Baluken, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, 15 Şubat'ta Öcalan'ın "uluslararası komplo" ile Türkiye'ye getirildiğini savundu. Uluslararası bir delegasyonun Türkiye'ye geldiğini ve Öcalan ile görüşmek amacıyla Adalet Bakanlığına başvuruda bulunduklarını belirten Baluken, bakanlığın başvuruya henüz olumlu yanıt vermediğini bildirdi. "Cizre'den Azez'e, Sur'dan Halep'e kadar AKP bir savaş hattı örmüştür" diyen Bakulen, AK Parti'nin Suriye'de savaşın tarafı olduğunu ileri sürdü. Baluken, Azez üzerinden ülkenin savaşa çekilmeye çalışıldığını savunarak, şunları söyledi:"Cerablus'ta kimin hamiliğini yapıyorsunuz? Son top atışlarıyla birlikte IŞİD, El-Nusra ve AKP ittifakının maskesi düşmüştür. Olası Rojava'ya yönelik müdahale, Kürtlerin statüsünü boğmaya yönelik müdahale, Türkiye açısından tam bir kıyamet senaryosudur. Suriye'de Türkiye'nin müdahil olacağı savaş, oradaki emperyal bataklığın içerisine Türkiye'nin tek bir saç teli görünmeyecek şekilde batması senaryosudur. Buna asla müsade etmeyeceğiz."
İdris Baluken, Suriye'de bulunan Kürtlerin veya kurdukları yapıların Türkiye'ye karşıtlık üzerine tek bir politika bile geliştirmediğini iddia etti. "Bu savaşta küresel güçlerin, yerel dinamiklerin ve hatta NATO'nun Türkiye'nin yanında olmayacağını" öne süren Baluken, "Olası bir savaş her şeyden önce Türkiye'nin Suriyeleşeceği bir iç savaşın başlaması demektir. Türkiye'nin Suriyeleşmesi ve Pakistanlaşması demektir. Başbakan çıkmış 'Azez düşmeyecek' diyor. Seni ne ilgilendiriyor? Azez düşmeyecek, beyefendi hepimizi savaşa sürecek. Sen daha birkaç ay önce de Kobani düşecek diyordun" dedi.
TBMM'de yaşananlara ilişkin bir bilgilendirmenin yapılmadığını savunan Baluken, bu konuda genel görüşme talebini TBMM Başkanlığına sunacaklarını belirtti.
Baluken, CHP'nin de ana muhalefet partisi misyonunu oynaması gerektiğini belirterek, "CHP'nin hem içeride hem dışarıdaki bu savaş sürecine eklemlenen, bu yedeklenmiş pozisyondan bir an önce çıkması gerektiğini düşünüyoruz" ifadesini kullandı.