Son olarak Amerika’nın Sesi, “Türkiye, İran nükleer sorununda arabuluculuk olarak ince bir çizgide yürüyor” yorumunu yaparken İran ile kriz çözümlenmezse Türkiye’nin “Tarihsel müttefikleri olan Avrupa ve ABD ile Tahran’da yeni bulduğu dostlar arasında bir tercih yapmak gibi zor bir durumla karşı karşıya kalacağı”nı öne sürdü.
ABD Yönetimince finanse edilen, Amerika’nın Sesi (VOA), İran’ın nükleer programı sorunun çözümlenmesi için Türkiye’nin yaptığı çabalarına dikkat çektiği haber analizinde “Türkiye, İran nükleer sorununda arabuluculuk olarak ince bir çizgide yürüyor” başlığını kullandı.
Türkiye’nin, Batı ile İran arasındaki gerginlikleri azatlamak amacıyla nükleer yakıt takası konusunda İran’ın uranyumunu depolamaya hazır olduğunu söylediğini kaydeden Amerika’nın Sesi, “Ancak İran ile kavga durumunda Türkiye’nin hangi tarafta yer alacağı konusuna ilişkin soru sorulmaya başlandı” diye yazdı.
Haberde Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun, bu hafta Tahran’a yaptığı ziyaretinin, Türkiye’nin, İran’ın nükleer programına ilişkin derinleşen krizi çözmeye yönelik son girişimi olduğuna dikkat çekildi.
-İRAN'LA PKK’YA KARŞI İŞBİRLİĞİ-
Türkiye’nin İran ile sorunun diplomatik yollardan çözümlenmesi yönündeki yaklaşımının nedenlerinin de değerlendirildiği haberde iki ülke arasında ekonomik bağlar ve PKK’ya karşı yapılan işbirliğine Ankara’da verilen öneme vurgu yapıldı. Haberde şöyle denildi:
“ABD’nin liderliğinde Irak’a karşı yürütülen iki savaş, Türkiye’nin nüfusu çoğunlukta Kürt olduğu, Irak’ın sınırındaki Güneydoğu bölgesinin ekonomisi için yıkıcı oldu. Bu yıkıcı etkilerin, daha geniş Kürt hakları için son 25 yıldır Türk devleti ile mücadele eden isyancı Kürdistan İşçi Partisi’nin (PKK) militan bulmasına katkısı oldu.”
Amerika’nın Sesi, Tahran’ın, Ankara ile PKK ile mücadele konusunda hem askeri, hem de istihbarat alanında işbirliğini yaptığına dikkat çektiği haberinde Türk analistlerinin, TSK’nın da İran ile karşı karşıya gelmek istemediğini belli ettiği yönündeki görüşlerini de yansıttı. Haberde şöyle devam edildi:
“Gözlemciler, Türk hükümetinin İslamcı köklerinin de İran ile karşı karşıya gelmekten kaçınma çabalarının arkasında itici bir güç olarak da görüldüğünü söylüyorlar.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinejad ile yakın bir ilişkiyi tesis etti. Geçen yıldaki tartışmalı seçim zaferinden sonra İranlı Cumhurbaşkanını kutlayan ilk liderlerden biri oldu.”
-“İRAN’LA PETROL SANAYİ MODERNEŞTİRME ANLAŞMASINI İMZALANDI”-
İki ülkenin ekonomik ilişkilerin derinleştiğini, bu ayın başlarında Türkiye’nin, İran ile bu ülkenin petrol ve gaz sanayinin modernleştirilmesi için milyarlarca dolar tutarında beş yıllık bir anlaşmayı imzaladığını kaydeden Amerika’nın Sesi, haberine nokta koyarken bu yorumu da yaptı:
“Diğer uluslar arası çabalar ile birlikte Ankara’nın girişimlerinin, İran konusundaki krizi çözmeye başarmazsa eğer, tarihsel müttefikleri olan Avrupa ve ABD ile Tahran’da yeni bulduğu dostlar arasında bir tercih yapmak gibi zor bir durumla karşı karşıya kalacak.”(ANKA)