Türkiye Kamu Sen Nevşehir Temsilcisi Çetin’in 1 Mayıs Mesajı

Türkiye Kamu Sen Nevşehir İl Temsilcisi Turgay Çetin, sendika olarak 1 Mayıs Emek ve Dayanışma...

Türkiye Kamu Sen Nevşehir İl Temsilcisi Turgay Çetin, sendika olarak 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününde insan onuruna yaraşır bir hayat, adil bir gelir dağılımı, hakça bir paylaşım ve güvenceli bir çalışma hayatı istediklerini söyledi.

Çetin, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türkiye Kamu-Sen olarak başta memurlar olmak üzere bu ülkenin işçileri, işsizleri, emeklileri, yoksulları, kadınları ve gençleri için mücadele verdiklerini belirterek Türk milleti olarak barış içinde, özgürce yaşamak için, demokrasi için, ekmek için, daha güzel bir dünyada, baskısız, insan onuruna yaraşır bir hayat için bu birlikteliği oluşturduklarını ifade etti.

Reklam
Reklam

En temel insani ve demokratik haklar için, sosyal adalet ve eşitlik için eylemler gerçekleştirdiklerini kaydeden Çetin: “Ne yazık ki, güvencesiz ve kuralsız çalışmanın yaygınlaştığı, yoksulluğun insanların kaderi olarak sunulduğu, çaresizliğin ve biat kültürünün pompalandığı bir dönemi yaşıyoruz. Çalışanların yaklaşık yarısı kayıt dışında, sosyal korumadan ve sosyal güvenlik hakkından mahrum bir hayata mahkûm ediliyor. Ulusal İstihdam Stratejisinin çalışanlara karşı olan yaklaşımlarıyla, çalışanlarımızın kıdem tazminatına göz dikiliyor, asgari ücret bölgeselleştirilmek, esnek ve kuralsız çalışma biçimleri yaygınlaştırılmak isteniyor. Memurlarımız iş güvenceleri ellerinden alınarak, zorunlu rotasyon yöntemiyle ve performansa dayalı ücret sistemiyle baskıya maruz kalacakları bir sisteme zorlanıyorlar” dedi.

Bundan 10 yıl önce kamuda 10 bin dolayında olan taşeron işçisi sayısının, 500 binlere ulaştığını, sendikasızlaştırmanın yaygınlaştığını, sendikal örgütlenmenin önüne engeller çıkarıldığını söyleyen Çetin, hiçbir baskının kendilerini yıldıramayacağını ve yollarından döndüremeyeceğini vurguladı. Tüm çalışanların grevli toplu sözleşmeli sendikal haklara sahip olduğu bir Türkiye için, sosyal devlet için direneceklerini ve çoğulcu demokrasinin sınırlarını genişletmek, gerçek anlamda sendikal haklara kavuşmak, sosyal devlet ilkesini hayata geçirmek için direneceklerini belirten Çetin, “İnsan onuruna yaraşır iş herkesin hakkıdır. İstihdamın korunması, geliştirilmesi ve işsizliğin önlenmesi, güvenli bir gelecek, huzurlu bir toplum oluşturulmasının olmazsa olmazıdır. Türkiye Kamu-Sen olarak 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününde insan onuruna yaraşır bir hayat, adil bir gelir dağılımı, hakça bir paylaşım, güvenceli bir çalışma hayatı istiyoruz. Taşeronlaşmanın son bulmasını, esnek, güvencesiz, sözleşmeli personel istihdamının kaldırılmasını, asıl işin taşeronlara yaptırılması uygulamasından vazgeçilmesini istiyoruz. Dar ve sabit gelirlinin üzerine bir karabasan gibi çöken vergi adaletsizliğinin son bulmasını istiyoruz. “Çalışanların, emeklilerin açlık sınırının altında ücret almasına bir son verilsin” diyoruz” diye konuştu.

Reklam
Reklam

“1 MAYIS HESAPLAŞMA DEĞİL ÇÖZÜMLERİN BULUNDUĞU GÜN OLMALIDIR”

1 Mayıs’IN, bir hesaplaşma günü değil, çalışanların sorunlarının gündeme taşındığı ve çözümlerin bulunduğu gün olması gerektiğini dile getiren Çetin, 1 Mayıs’ın, gerginliklerin yaşandığı bir gün olmaktan çıkarılıp, bir bayram havası içinde kutlanan, daha uzun bir zamana yayılan, tüm çalışanların sorunlarının gündeme taşındığı ve çözüme kavuşturulduğu bir süreç olmasını arzu ettiklerini söyledi. Ancak bu şekilde 1 Mayıs tarihinin, tüm çalışanlar açısından daha anlamlı hale gelebileceğini ve tüm sendikaların asgari müştereklerde, fikir birliği sağlayabileceğini kaydeden Çetin sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ne yazık ki bugün, çalışanlara karşı uygulanan hukuksuzluk vardır. Bugün, kamu görevlilerine verdiği sözleri unutanlar, attıkları imzaya sahip çıkamayanlar vardır. Bugün karın tokluğuna çalışacak bir iş arayan milyonlarca işsizimiz vardır. Üniversiteyi bitirmiş ama çaresizlik içinde kıvranan milyonlarca gencimiz vardır. Yüz binlerce okulda milyonlarca öğrenci öğretmen beklerken; ataması yapılmayan yüz binlerce öğretmenimiz vardır. Görevi başında, vatandaşlarımızı hayatta tutmaya çalışırken şiddete uğrayan, canını kaybeden doktorlarımız, hemşirelerimiz, sağlık çalışanlarımız vardır. Bugün en küçük ekonomik olumsuzlukta işten çıkarılan, sendika üyesi olduğu için sürülen, tehdit edilen, iş akdi feshedilen çalışanlar vardır. Bugün emeğinin karşılığını alamayan, alın terini akıtan ama kıymeti bilinmeyen çalışanlar vardır. Bugün daha iyi çalışma şartları için en temel ve demokratik haklardan olan sendika hakkını kullanan polislerimizin meslekten ihraç edildiği bir Türkiye gerçeği vardır. Bütün bu olumsuzlukların üstüne, bizleri birbirimize düşürmek isteyen, her fırsatta milletimiz içine nifak tohumları ekmek isteyenler vardır. Ancak biliyoruz ki, birliğimizi ve beraberliğimizi yenecek hiçbir güç yoktur. Bizler birlik oldukça, hiçbir güç, bizleri yok saymaya, haklarımızı gasp etmeye yetmeyecektir. Hak aramak kutsal bir mücadeledir. Bizler bu mücadeleyi yalnızca bir alanda değil; her alanda, her platformda veriyoruz.”

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: