İSTANBUL (İHA) - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal, Lübnan ve Afganistan'a gidildiğinde yeni çatışmalarla karşı karşıya kalınabileceğini belirterek, "Türkiye, sonu olmayan bir sürece doğru itilmektedir" dedi.
Deniz Baykal, Avcılar Haramidere'de bulunan Energy Isı Market'in açılış törenine katıldı. Törende basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Baykal, NATO'nun, ittifak üyelerinden, Afganistan'a takviye muharip kuvvet göndermelerine ilişkin talepte bulunmasıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Baykal, "Resmi bir teklif aşamasına gelmemiş olsa bile, bölgenin sıcak çatışma alanları vardır. Bölgedeki şu anki asker gücü yetersiz hale düşmüştür. Ek asker ihtiyacının kendisini ortaya koymaya başladığını görüyoruz. Asker sayısı bölgede artırılmaktadır ve o bölgede büyük çatışmalar yaşandı, 200 kadar Taliban öldürüldü, 14 İngiliz askeri öldürüldü.
Bu da, bölgede istikrarın gerçekçi olmadığını göstermektedir" dedi. Afganistan karışmaya başladığını ifade eden Baykal, "Afganistan'da NATO varlığı sınırlı bir güçteyken, artık daha da geniş bir güçte ve sınırda görev yapacak. Ayrıca Taliban da burada gücünü ve etkinliğini sürdürüyor. Afganistan'da çatışma yoğunluğu artıyor. Bu çerçevede Türk askeri bazı çevrelerce dile getirilmeye başlandı. Henüz ortada resmi bir teklif olmaya bilir ancak bu bir süreçtir. Bu süreç daha sonra resmi teklife dönüşecektir.
Bu süreçten önce de Türkiye'nin Lübnan'a asker gönderme tartışması ortaya çıkmıştır. Kamuoyunun karşı çıkmasına ve tartışmalar yaşanmasına rağmen biz Lübnan'a asker gönderilmesi yönündeki kararı engelleyemedik. Hükümet o konuda sürüklendi. Gerçekleri gördüğü halde sürüklendi. Bu aşamada Türkiye'nin Lübnan'da bir askeri güç olarak kullanılması, Türk milleti tarafından anlayışla karşılanması imkansız hale gelmiştir. Bu aşamada Afganistan ya da başka bir bölgeye asker gönderilmesi talebini ortaya koymak, bunun gereklerini yerine getirmek kolay gözükmemektedir" diye konuştu.
Deniz Baykal, Türkiye'nin kendi içinde terör sorunuyla uğraştığını belirterek, "Lübnan ve Afganistan'a gidildiğinde yeni çatışmalarla karşı karşıya kalınabilecektir. Türkiye, sonu olmayan bir sürece doğru itilmektedir. Bizim içerideki terör sorunumuzun ne kadar ciddi olduğu her geçen gün daha da iyi anlaşılmaktadır. Bunu iyi düşünüp değerlendirmek gerekir" açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanlığı konusunda da açıklamalarda bulunan Baykal, şunları söyledi: "Sayın Başbakan'ın bu konuda bir tereddütü yoktur. Cumhurbaşkanı uzlaşmayla seçilmelidir. Belki seçilir. Burada hiç tereddüt yok ki, Başbakan, cumhurbaşkanı adayıdır, her geçen gün bu daha da ortaya çıkmaktadır. Bazı çevreler cumhurbaşkanının uzlaşmayla seçilebileceğini ve bu seçimin gerginlik veya sıkıntıya sebep olmadan çözülebileceğini düşünüyor. Ancak bu mümkün gözükmüyor. Başbakan, cumhurbaşkanı adayıdır, karşısında da başka bir aday yoktur ve çıkamaz.
Başbakan mayıs ayında cumhurbaşkanı seçilecektir, şafak sayıyor. Amacı 9 Mayıs tarihine kadar kendi adaylığını gizli bir şekilde yürütmektir. Başbakan, cumhurbaşkanlığı adaylığı söz konusu değilmiş gibi gösterse de aday olacaktır. Kendisinin aday olmadığını göstererek bir teslimiyet ortamı yaratmaktadır. Sonuna gelindiğinde ise, bir emrivakiyle cumhurbaşkanlığı gerçekleşecektir. Buna herkes alet olmaktadır. Başbakan bunu niye saklıyor, şimdiden bunu çıkıp söyleyebilir. Neden söylemiyor? Çünkü Başbakan'ın aday olması Türkiye'yi kutuplaştırıcak ve gerginliğe sürükleyecek, bunu herkes biliyor. Nasıl başbakanlık yaptıysa, öyle cumhurbaşkanlığı yapacaktır. Başbakan, bütün devlet kurumlarıyla kavgalıdır. Bu yüzden Başbakan'ın cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra telaş yapacaklar, şimdiden telaşlansınlar çünkü Başbakan, cumhurbaşkanı olacaktır. Sonradan telaş yapmanın bir anlamı yoktur. Başbakan bu işi telaşa getirmeden yapacaktır".