Ankara (AA) - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, "Anayasa ve yasalar ne derse o çerçevede Türkiye idare edilir ve idare edilecektir" dedi.
Şahin, NTV'ye yaptığı açıklamada, Danıştaya yapılan saldırının laik-anti laik çatışması yaratmayı amaçladığını, "bu eylemden hareketle zamansız demeçler veren siyasilerin amacının da bu olduğunu" söyledi.
Bakan Şahin, "Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün, halkın gösterdiği tepkinin devamlı olması yönündeki açıklamalarını nasıl yorumluyorsunuz?" sorusu üzerine Şahin, Özkök'ün bu açıklamayı "19 Mayıs kutlamaları sırasında ayaküstü yaptığını" ifade etti. Şahin, şöyle konuştu:
"Sayın Özkök'ü yakinen tanıyorum. Çünkü Milli Güvenlik Kurulu'nda yaklaşık 3 yıldır birlikte çalışıyoruz. Genelkurmay Başkanımızın bu açıklamaları, Türkiye'de teröre ve kanun dışı eylemlere karşı halkın duyarlılığına destek anlamında söylemiş olduğunu düşünüyorum, en azından düşünmek istiyorum.
Hükümete karşı bu eylemler devam etsin şeklinde bir değerlendirme yapacağı ihtimalini düşünmüyorum, düşünemiyorum, Çünkü yakinen tanıdığım kadarıyla sayın Özkök, son derece demokrat biridir.
Türkiye'de işbaşında bulunan meşru bir siyasi iktidarın olduğunu ve Türkiye'yi onunla birlikte şu anda Anayasal görevler çerçevesinde yönettiğimizi bilir. Nitekim bu konuda da daha önce çok çeşitli açıklamalar yapmışlardır."
Bakan Şahin, "Sayın Başbakanımız veya bir başkası farklı şekilde değerlendirebilir. Tabii ben Sayın Genelkurmay Başkanımızın gerçek niyetinin ne olduğunu bilemem ama kendisini tanıdığım kadarıyla böyle düşünmüş olabileceğini tahmin ediyorum" diye konuştu.
Şahin, "Önümüzdeki sene cumhurbaşkanlığı seçimi var. Siyasi ortam gerilip hükümet bir erken seçime zorlanmaya çalışılıyor. Tüm bunlar, cumhurbaşkanlığı tartışmalarıyla bir şekilde ilişkilendiriliyor, siz ilişkilendiriyor musunuz?" yönündeki soru üzerine eylemi yapanların veya bu eylemden yararlanmak isteyenlerin "böyle bir ilişki kurmuş, böyle bir amacı kendileri için öngörmüş olabileceğini" kaydeden Şahin şöyle devam etti:
"Kimse zorlama yoluna giderek Türkiye'ye, parlamentoya ve parlamentodan çıkan hükümete bir şey yaptıramaz. Suni bir takım oluşumlar yoluyla Türkiye'de Anayasa'nın çizmiş olduğu çerçeve dışında bir takım amaçları yakalamak için hareket edemez. Bununla şunu kast ediyorum; Cumhurbaşkanlığı makamının boşalması halinde bunun nasıl doldurulacağı Anayasa'da bellidir. Herkes bu Anayasal çerçevede düşünmek, zamanı gelince bu seçimin de yapılacağını içine sindirmek durumundadır."