İzmir - Türkiye'nin önemli doğal zenginliklerinden olan su kuşu varlığı, Doğa Derneği tarafından gerçekleştirilen kış ortası su kuşu sayımıyla belirlendi. Bu yıl toplam 1 milyon 259 bin 993 su kuşu tespit edildi.
"Kış Ortası Su Kuşu Sayımı"nın bu yılki bölümü, Hollanda Tarım Doğa ve Gıda Kalite Bakanlığı desteğiyle 61 sulak alanda 3-28 Şubat günleri arasında gerçekleştirildi.
Önemli Kuş Alanları'nın düzenli olarak izlenmesi ve nesli tehlike altındaki kuş türlerinin korunması amacıyla Türkiye'deki kuş gözlem topluluklarıyla işbirliği yapılarak gerçekleştirilen sayımlarda, bu yıl toplam 1 milyon 259 bin 993 su kuşu tespit edildi.
Sayım sonuçlarında 61 tür ile Gediz Deltası en fazla türün, Aydın Bafa Gölü de 121 bin 828 ile en fazla su kuşunun bulunduğu sulak alan olarak ön plana çıktı.
Sayımlarda tür sayısı bakımından Gediz Deltası'nın ardından 56 tür ile Samsun Kızılırmak Deltası ve 44 tür ile Aydın Büyük Menderes Deltası en fazla türün konakladığı alanlar olarak tespit edildi. Bafa Gölü'nün ardından Burdur Gölü, Muğla Köyceğiz Gölü, Malatya Karakaya Barajı en fazla kuş bulunan alanlar oldu.
Doğa Derneği'nden Önder Cırık, yaptığı açıklamada, dünyada her yıl ortalama 175 tür ve 20 milyon su kuşunun düzenli olarak sayıldığını ve bu sayede su kuşlarının hareketi açısından uzun dönemli bakış açısı elde edilebilmesinin yanı sıra iklim değişiklikleri gibi farklı konularda da önemli bilgilere ulaşılabildiğini bildirdi.
Su kuşlarının göçmen kuşlar olması nedeniyle hareketlerinin iklim değişiklikleri konusunda önemli ipuçları verdiğini ifade eden Cırık, şunları kaydetti: "Önceki senelerde Türkiye'deki sulak alanlarda oldukça fazla sayıda Sibirya Kazları görülürken, bu yıl görülemedi. Bu kuzey yarım kürede küresel bir ısınma olduğunu gösteriyor. Aynı şekilde, tel kuyruk adındaki Baltık Denizi'nde görülen ördek türünden Karadeniz'deki sayımlarda bir tane görüldü. Bu da bu kışın çok çetin geçtiğini gösteriyor."
Cırık, bu yılki su kuşu sayımlarının dünyada yayılım gösteren "kuş gribi" açısından ayrı bir önem taşıdığına da dikkati çekerek, bu konuda riskli bölgelerin belirlenebildiğini ifade etti. Ayrıca, sayım çalışmaları sırasında görülen ölü kuşların yetkililere bildirilmesiyle hastalığın erken belirlenmesine olanak sağlandığını ifade etti.