İSTANBUL (AA) - İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Milletlerarası Hukuk ve Milletlerarası Münasebetler Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Bahadır Erdem, "Kadınların haklarının peşinde olmasının, haklarını ne düzene ne erkeklere yedirmemelerinin, haklarının bilincinde olmalarının baş şartı eğitimden geçiyor. Ancak eğitimle kadınlar haklarının farkında olacaklar ve bu farkındalıkla sahip oldukları haklarını kimseye yedirmeyecekler." dedi.
Aile Hukuku Derneği ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nin düzenlediği "Türkiye'de Kadının Adı Var" konferansı, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Konferans Salonu'nda gerçekleşti.
Konferansın açış konuşmasını yapan Erdem, milletlerarası sözleşmeler ve iç hukuktaki mevzuatın kadınları koruduğunu belirterek, "Ama iş fiiliyata gelince, iş aile içi ilişkilere gelince, iş kadının toplumdaki konumuna, ekonomik sosyal hukuki haklarının fiili kullanımı, idari ve adli kararlara gelince durum hiçbir zaman 'kadın hakları' isminin büyüklüğü ile uyuşmuyor." ifadelerini kullandı.
Kadınların tarih boyunca hakları için mücadele ettiğini dile getiren Erdem, "Ancak hiç şüphesiz ki Türkiye Cumhuriyeti'nin kadın vatandaşları erkeklerle eşit haklara Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu cumhuriyet ile sahip oluyorlar." dedi.
Eğitimin önemine değinen Erdem, "Kadınların haklarının peşinde olmasının, haklarını ne düzene ne erkeklere yedirmemelerinin, haklarının bilincinde olmalarının baş şartı ise eğitimden geçiyor. Ancak eğitimle kadınlar haklarının farkında olacaklar ve bu farkındalıkla sahip oldukları haklarını kimseye yedirmeyecekler. İşte bu nedenle kız çocuklarının okutulmasının, çağdaş bilimin ışığında laik hukuk kuralları içinde yetiştirilmesinin çok önemli olduğuna inanıyorum." dedi.
Açılış konuşmasının ardından "İş Dünyasında Kadının Adı Var" başlıklı oturum gerçekleşti.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel, kadının en büyük gücünün eğitim ve ücretli olarak çalışması olduğunu söyledi.
Çelikel, kadının özgür bir birey olarak görülmesi gerektiğini dile getirdi.
Eski TÜSİAD başkanı Cansen Başaran Symes ise iş hayatıyla ilgili deneyimlerini anlatırken şunları söyledi:
"Benim kariyerim, hep şöyle gelişti; en genç, en tecrübeli kadın. Bunun da verdiği ayrıcalıklı ve özgüven benim kendi gelişimimde önemli oldu. 1983 yılında 23 yaşında Danimarka'ya gittim. Dünyada seçimle ilgili de çok farklı gerçekleri gördüm. Türkiye'de işletme ve ekonomi dalını hiç düşünmeden seçmiş kadınlarımız var. Hep yetenek ve bilgiyi yönetmek üzere bir kariyer yaptım. Hiçbir zaman yetenek havuzunda, kadın yetenek bulmakta zorlanmadım. Dolayısıyla eşitlikte cinsiyete değil yeteneğe odaklanmak gerektiğini düşünen taraftayım.Yeteneğe odaklandığınız zaman, zaten otomatikman eşitlik oluyor. Çünkü müthiş yetenekli çalışkan kadınlarımız var."
Konferansta, "Basında Kadının Adı Var", "Sanatta Kadının Adı Var", Ekonomide Kadının Adı Var", "Sivil Toplum Örgütlerinde Kadının Adı Var" konulu oturumlar yapıldı.