'Türkiye'de kültürel ve çevresel iflas riski'

Guardian gazetesi, Türkiye'yi küresel bir ekonomik güç haline getirmek için başlatılan binlerce baraj ve hidroelektrik santrali projesine eleştirel gözle bakan bir analize yer veriyor.

Guardian gazetesi, dünya haberleri sayfalarında Türkiye'deki enerji projelerine eleştirel bir gözle bakan bir haber-analize yer veriyor.

Haberde AKP hükümetinin "cumhuriyetin yüzüncü yılı olan 2023'te Türkiye'yi küresel bir ekonomik güç haline getirmek amacıyla ülkenin tüm büyük nehirlerinde binlerce baraj ve hidroelektrik santrali projesi inşa ettiği" belirtiliyor.

Haberde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gündeme getirdiği nükleer santraller ve İstanbul için açıkladığı "çılgın proje"den de bahsediliyor.

Reklam
Reklam

Ancak, Türkiye'de çevrecileri asıl kaygılandıranın Erdoğan'ın suların boşa akmayacağı ve gelecek 12 yılda hidroelektrik potansiyelin yüzde 100 oranında kullanılacağı yönündeki sözleri olduğu belirtiliyor.

'İnşaat şirketlerine olağanüstü yetkiler'

Gazete bu süreçte 2023'e dek 4 bin hidroelektrik santral hedefine ulaşılması için özel şirketlere köyleri boşaltmak, özel araziye el koymak, hazineye ait ormanları kesmek ve inşaat kısıtlamalarından azade olmak gibi sıradışı yetkiler verildiğini yazıyor.

Ilısu ve Beyhan barajlarına karşı dile getirilen itirazlardan da bahseden Guardian, şöyle devam ediyor;

"Ilımlı İslamcı AK Parti'nin neo liberal reformlarının ülkeye büyük büyüme oranları getirdiği söylenirken, zengin ve yoksullar arasındaki uçurum çarpıcı şekilde açıldı ve yolsuzluk arttı. Türk hükümeti, 10 yıldır süren büyümeyi devam ettirmek için acele harekete geçmesi gerektiğini söylüyor.

"Türkiye'nin küresel ekonomik durgunluğa rağmen yüzde 7'lik büyüme kaydedeceği tahmin ediliyor.

"Ancak enerji, Anadolu kaplanının zayıf yönü.

Reklam
Reklam

"Türkiye, kendisini Rusya, Orta Asya ve İran'dan Avrupa'ya uzanan gaz hatlarının kavşak noktası haline getirdi.

"Ancak Türkiye Tahran ve Moskova'nın daha çok insafına kaldı. İran dört yıl önce gazı kesip, İstanbul'da fiyatlar tavan yaptığında bu gerçek görülmüştü."