Yaşamlarının yarısını ailelerinden uzakta ormanın derinliklerinde geçiren orman planlayıcıları, Türkiye’nin orman varlığını planlamak için ülkeyi köşe bucak geziyor. Su ve oksijen deposu ormanların gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılması için ülkenin dört bir yanına dağılan orman planlayıcıları, yaklaşık 100 yıldır Türkiye’nin orman varlığını şekillendiriyor. Ormanlar, birçok kişinin belki adını bile ilk kez duyduğu amenajmancıların (orman planlama bilimcileri) her yıl bilimsel çalışmalar sonucu elde edilen verilere göre hazırlanan eylem planları doğrultusunda şekillendiriliyor. Türkiye’nin yüzde 27'sini kaplayan ormanlardan yılda yaklaşık 20 milyon metreküp ürün elde ediliyor. Geçmişte odun üretimine dayalı anlayış, günümüzde yerini daha çevreci ve geniş boyutlu projelere bırakmış durumda. Ormanlardan nasıl yararlanılacağı amenajman çalışmalarıyla belirleniyor. Orman yangınları erozyon, aşırı kentleşme ve doğal kaynakların kirlenmesi orman planlayıcılarının önündeki en büyük engelleri oluşturuyor. Ormanların nasıl, ne zaman ve ne ölçüde kullanılacağı ve ormancılık faaliyetlerinden daha fazla nasıl verim alınması gerektiğinin cevabını arayan planlayıcılar, tüm bu soruların cevabını bulmak için yılın 3’te birini ormanlarla iç içe geçiriyor. Her biri Türkiye’nin farklı bölgelerinde özellikle yaz dönemlerinde aylarca arazi çalışması yürüten orman planlayıcıları, bir yandan hava fotoğrafları ve uydu görüntülerinin koordinatlarını çıkartıyor, diğer yandan örnekleme yöntemiyle ağaç sayımı yaparak çalıştıkları sahada orman varlığını ortaya çıkarmaya uğraşıyor. Amenajmancıların en çok üzüldüğü konu ise 10, 20 ve 30 yıl gibi uzun süre gerektiren orman planlamalarında birçoğunun yaşarken sonuçlarını göremeyecekleri uzunlukta planlar hazırlıyor olması. Geçmişi Osmanlı dönemine kadar uzanan orman planlama çalışmaları Türkiye’de ilk kez 1917 yılında Türk ve Avusturyalı uzmanlarca Adapazarı Hendek’te başlatıldı. 1960 yılına kadar güçlükle ilerleyen çalışmalar, bu tarihten sonra ivme kazanır. Orman planlama çalışmaları 10 yıl gibi kısa bir sürede tamamlanarak ormanların tamamının planlaması yapılır. Günümüzde teknolojinin nimetlerinden faydalanan planlayıcılar, amenajman planlarını hazırlarken uzaktan algılama, fotogrametri, biometri ve yersel metotları bir arada kullanıyor. İlk olarak hava fotoğraflarıyla belirlenen bölgeler haritalandırılıyor. Ardından amenajmancılar 5 ay süren planlama çalışması için yollara düşüyor. GPS cihazıyla belirlenen ölçüm noktalarını, gittikleri bölgelerde kolayca bulan orman başmühendisi, orman mühendisi ve ölçüm uzmanından oluşan ekipler, araçların gidemediği engebeli araziyi yürüyerek aşıyor. Sabahın ilk ışıklarıyla pusula, GPS cihazı, balta, 25 metre uzunluğunda ip, kumpas, boy ölçer ve artım burgusundan oluşan aletlerle işe koyulan ekipler, önce ölçüm yapılacak alanın merkezini buluyor. Daha sonra iple sınırlanan daire şeklindeki alanı belirliyor. Daire içinde kalan ağaçlar tek, tek numaralandırarak ölçümler yapılıyor. Ölçümlerde ağaçların türü, çapı, sayısı, yaşı, toprak yapısı gibi veriler envanter karnesine işlenerek gelecek yıllarda bu ormanlardan nasıl yararlanılacağına karar veriliyor.MESLEĞİNDE 33 YILI GERİDE BIRAKTI1980 yılında girdiği amenajman çalışmalarında 33. yılı geride bırakan 63 yaşındaki Orman Başmühendis Kadir Meriç, mesleği sayesinde Türkiye’nin her bölgesini görme fırsatı yakalamış. Yılın belli bir bölümünü eşinden ve çocuklarından uzakta arazide geçiren Meriç’in, bu yılki durağı ise Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi. 14 kişilik ekibiyle 3 ay önce Pazarcık ilçesine gelerek ev kiralayan Meriç, ilçenin ormanlarının amenajman planlarını çıkartacak. Türkiye’nin orman varlığıyla ilgili bilgiler veren Meriç, ormanların bulunduğu yer, taşıdığı orman yapısı, ağaç türü ve konumu itibariyle birçok görevi yerine getirdiğini ifade etti. Meriç, Türkiye’de ormanların 22 milyon hektarlık bir alanı kapladığını, bu ormanların 11 milyon hektarının yüzde 10’dan daha az kapalılıkta, bozuk orman karakterinde olduğunu belirtti. Amenajman çalışmalarının belirlenen orman fonksiyonuna göre kısa, orta ve uzun vadeli olarak planlandığını söyleyen Meriç, “Biz ormanın aktüel durumunu çıkarmaya çalışıyoruz. Ne kadar alanda, hangi miktarda ağaç türü var bunları ortaya koymaya çalışıyoruz. Planlanacak alanların büyüklüğüne bağlı olarak çalışmalarımız 5 ay kadar sürüyor.” dedi.1962 yılından beri Türkiye’nin düzenli olarak orman planlamasının yapıldığını hatırlatan Meriç, “2004 yılından itibaren Orman Genel Müdürlüğü Türkiye’nin coğrafi bilgi sistemini kurdu. Pazarcık'ta bu çalışma 50 yıl içerisinde 5. kez yapılıyor. Amenajman planlarının yapımında mevcut durumu belirlemek için alan envanteri hazırlıyoruz. Arazide belirlenen noktalardan deneme alanları alıyoruz. Ormanın kapaklılık durumuna göre 400, 600 ve 800 metre kare alanlarda ölçümler yapıyoruz.” diye konuştu.Mesleğinin iyi ve kötü yanlarında anlatan Meriç şöyle konuştu: “Türkiye’nin her bölgesinde planlama yaptım. Çalışmadığım bir Kahramanmaraş kalmıştı, bu sezon da buradayız. Bu fırsatı mesleğim sayesinde yakaladım. Ama bir de bunun kötü yanı var. Çocuklarımıza, ailemize hasret kalıyoruz. Yılın yaklaşık 5 ayı evden uzakta dağlarda geçiyor. Aile bakımından iyi bir yaşam ortamı oluşturabilirsiniz, belki bu sorun da ortadan kalabilir. Ama her zaman bu mümkün olmuyor.” Kahramanmaraş Orman İşletme Müdürlüğü, Pazarcık İşletme Şefi Metin Eğik, ilçede süresi dolan amenajman planlarının yenileme çalışmalarının yapıldığını kaydetti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz