YUNUS OKUR - Türkiye'nin ponza rezervinin yüzde 60'ını karşılayan Bitlis, ponzanın nimetlerinden faydalanamıyor. Silah, inşaat, tekstil, tarım ve boya sanayi gibi birçok farklı kullanım alanı olan ponza, Bitlis'e yeterli ekonomik girdiyi sağlamıyor. Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Antropoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Galip Akın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zengin bir rezerve sahip olunmasına rağmen ponzanın çıkarılmasında, ihraç edilmesinde ve ülkede kullanılmasında birçok sorun yaşandığını söyledi. Halk arasında sünger, topuk veya hışır taşı olarak bilinen ponzanın, dünyada yaklaşık 18 milyar, Türkiye'de ise 7,4 milyar metreküp rezervi bulunduğunu vurgulayan Akın, şöyle konuştu: "Ülkedeki ponza rezervinin yüzde 60'ı Tatvan ve Ahlat ilçelerinde bulunuyor ancak bu yeterince değerlendirilmiyor. Ponza, Nemrut ve Süphan volkanlarının püskürdüğü alanlarda bulunuyor. Ponza ocağı sahiplerinin ticari olarak bu madenden yararlanması için birlikte hareket etmesi ve rekabete girmeden fiyat belirlemesi gerekiyor. Bundan sağlanacak çok büyük parasal girdiler sadece Bitlis'in değil, ülkenin ekonomisine de büyük katkı sunacak." -"Ponza işsizliği de önler" Ponzanın, bölgede planlı şekilde çıkarılmasıyla yöredeki işsizliğe de büyük katkı sağlayacağını bildiren Akın, ponza üreten şirketlerin, aralarında anlaşması, rekabete girmemesi, belirledikleri ücretin altına düşmemesi, iç ve dış pazarda fiyat kırmaması gerektiğini ifade etti. Akın, fiyat düşüklüğü nedeniyle şirketlerin ponza ihraç edecek parayı bile kazanamadığına değinerek, şunları kaydetti: "Ocak sahiplerinin teknolojik malzemeler kullanması çok önemli. Ponza gönderilirken sadece karayolu değil, demiryolunun da kullanılması ve nakliyenin ucuza mal edilmesi gerekiyor. Ponza, Van Gölü'nden feribotla İran'a ve diğer ülkelere aktarılabilir. Ayrıca şirketlerin araştırma yaparak ponzanın kullanım alanlarını artırması gerekiyor. Daha iyi ve güzel araştırmalarla ponza, Bitlis ve Van havzasına büyük katkı sağlayacak." -"200 yıllık ihtiyacı karşılayabilir" Ülkedeki ponza yataklarının en az 200 yıllık ihtiyacı karşılayabileceğine dikkati çeken Akın, ponza konusunda en büyük avantajın ise Bitlis yöresinde olduğunu ifade etti. Akın, Türkiye'nin yüzde 96'sının deprem kuşağında yer aldığını anımsatarak, çimento ile karıştırılan ponzanın betonun elastikliğini artırdığını ve kırılganlığı ortadan kaldırdığını dile getirdi. Ponzanın depremde binaların yıkılmasını önleyebilecek nitelikte olduğunu anlatan Akın, bu madenin suda yüzecek derecede hafif olduğunu ve 50'den fazla önemli kullanım alanı bulunduğunu kaydetti. Akın, bina yapımında betonun ağırlığını destekleyebilecek nitelikte demir kullanıldığına işaret ederek, şöyle dedi: "Betonun içine ponza konulursa demirden yüzde 17 civarında tasarruf sağlanır. Yani beton daha ucuza mal edilebilir. Bu taş çok önemli. Silah, boya, inşaat, tekstil, tarım gibi çeşitli sektörlerde kullanılıyor. Ponza, arabaların ses izolasyonunda, buzlanmalarda, asfaltlarda, kotların yumuşatılmasında, oto lastik ve diş macunu yapımında kullanılıyor. Bu nedenle ponzayla ilgili sorunların mutlaka çözülmesi gerekiyor. Yunanistan'da turistler için ponzadan takılar yapılıyor. Bunun maliyeti düşük ancak satış fiyatı yüksek."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz