ANKARA (İHA) - AB Genel Sekreter Yardımcısı Büyükelçi Volkan Bozkır, Çankaya Rotary Kulübü tarafından düzenlenen "Türkiye-AB İlişkilerinde Yeni Bir Dönemeç: Kopenhag Zirvesi" konulu panelde yapıtığı konuşmada, Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin, AB'ye üye ülkelerin devlet başkanları tarafından Kopenhag'da belirlenmesinin yadırganmaması gerektiğini belirtti. Bozkır, AB'ye tam üyelik rüyasının gerçekleşmesi için herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğini söyledi.
Shareton Oteli'nde düzenlenen panele katılarak bir konuşma yapan Bozkır, Türkiye-AB ilişkilerinde 43 yılın tamamlandığını hatırlatarak, bu sürenin, AB'ye üye olan ülkelerin birçoğunun üyelik süresinden fazla olduğuna işaret etti. Son dönemin, Türkiye'nin AB üyeliğine en fazla yaklaştığı dönem olduğunu belirten Bozkır, "Türkiye AB'ye bugün üye olsa, 60'lı ve 80'li yıllarda yaşadığı sıkıntıları yaşamayacak ve AB'ye üye olan birçok ülkeden daha başarılı olacak güce sahiptir" diye konuştu. Kopenhag Zirvesi'nin, Türkiye'nin geldiği çok önemli bir nokta olduğuna işaret eden Bozkır, süreci, 23-24 Ekim günlerinde Brüksel'de yapılacak ara zirvede ilerleme raporlarının değerlendirilmesi ve 28 Ekim'de Kopenhag'da AB üyesi ülke başkanlarının rapor hakkındaki nihai süreci belirlemesi olarak sıraladı.
İlerleme raporunda, Türkiye'deki Anayasal ve yasal değişiklikler ve reformların 'memnunluk verici' şeklinde nitelendirildiğini ifade eden Bozkır, "Raporda, Türkiye'nin uyum yasaları ve reform paketleri için Türk siyasetinde bir devrim olarak bahsediliyor" şeklinde konuştu. Buna rağmen, raporda Türkiye ile ilgili bazı sıkıntıların ve belirsizliklerin de dile getirildiğini belirten Bozkır, işkenceyle mücadele, AB'ye uyum reformlarının tam olarak yürürlülüğe girmesi, F tipi cezaevlerindeki düzenlemelerin gerçekleşmesi, dernek kanunlarındaki değişiklikler ve DGM'nin henüz Avrupa standartlarına eriştirilememesi gibi konuların da ele alındığını bildirdi. Rapordaki olumlu değerlendirmelerin 'destekleyici' ve 'memnuniyetler' olarak yer aldığını belirten Büyükelçi Bozkır, eksikliklerin ise 'saptamalar' şeklinde ele alındığının altını çizdi. Raporun bir belge niteliğinde kabul edilmesinin önemini vurgulayan Bozkır, raporun Türkiye'nin beklentilerine cevap verir nitelikte bir belge olmadığını da vurguladı.
"TAM ÜYELİK, DEVLET BAŞKANLARI TARAFINDAN BELİRLENİR" AB Genel Sekreter Yardımcısı Büyükelçi Volkan Bozkır, ilerleme raporunu hazırlayan komisyonun, Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği için tarih verme görevini, AB'ye üye ülkelerin devlet başkanlarına verdiğini söyledi. Bozkır, raporu bir sonuç belgesi olarak nitelendirmeyip, Kopenhag Zirvesi'ne kadar olan 2 aylık sürenin en iyi şekilde değerlendirilmesi gereğinin altını çizdi. Türkiye'nin Kopenhag Zirvesi'ne kadar bütün herşeyini seferber etmesi gerektiğini söyleyen Bozkır, "Türkiye tam saha pres uygulayıp bugünleri iyi değerlendirmelidir" dedi.
Katılım Ortaklığı Belgesi ile ilgili Türkiye'deki bazı kesimlerin tartışmalarını yersiz bulan büyükelçi, belgede Türkiye'ye öngörülen isteklerle, diğer aday ülkelere öngörülen isteklerden farksız ve tarafsız olduğunu savundu.
AB'ye uyum adı altında alınan kararların ve bu kararları uygulamaya koyacak yönetmeliklerin bir an önce yürürlülüğe girmesi gerektiğine işaret eden Büyükelçi Bozkır, özellikle Türkiye'nin işkence ve insan hakları konusundaki pürüzleri bir an önce gidermesi gerektiğini söyledi. Bozkır, "İşkence olaylarını sonuca bağlayıp, bu olaylara düşen gölgeyi kaldırdığımız takdirde çok önemli bazı hususları Avrupa'nın önüne getirebiliriz" dedi.
Türk kamuoyunun yüzde 75'inin AB'ye tam üyeliği desteklediğini savunan Bozkır, "Böyle bir arzunun gerçekleşmesi için, hepimize görev mükellefiyeti düşmektedir" dedi.
Konuşmasının ardından Rotary Kulübü üyelerinin sorularını yanıtlayan AB Genel Sekreter Yardımcısı Büyükelçi Volkan Bozkır, "Devlet başkanları, Türkiye'nin AB'ye tam üyelik süreci için verilecek tarihi 3 gün içinde nasıl verecek?" şeklindeki bir soruya cevaben şunları söyledi: "Böyle bir konuda kararın devlet başkanlarına verilmesinin yadırganacak bir durumu yoktur. Oyunu bırakmadan devam etmeliyiz. Türkiye imkansız denen herşeyi aştı. Ben iyimser bir yaklaşımla Kopenhag Zirvesi'nde Türkiye'ye tam üyelik müzakeresi için tarih verileceğine inanıyorum."