Türkiye'ye rekor dava

Türkiye tarihinde gelmiş geçmiş en büyük tazminat davası olarak kayıtlara geçmeye hazırlanan 10 milyar dolarlık ÇEAŞ ve Kepez davaları, önümüzdeki ay Dünya Bankası bünyesinde görülmeye başlanacak. <?xml:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:office:office" /?>

Davanın yıl sonuna kadar sonuçlanması beklenirken, davayı açan Güney Kıbrıslı yatırım şirketi Libananco Holdings Co. Ltd'nin ABD'li avukatı Sutart Newberger, Kepez ve ÇEAŞ'ta hisseleri bulunan başka yabancı yatırımcıların da Türk hükümetini dava etmeye hazırlandığını iddia etti.

Eskiden Uzan ailesine ait olan; ancak daha sonra hisseleri halka satılan ÇEAŞ ve Kepez hidroelektrik santrallerinin en büyük hissedarı Kıbrıs merkezli Libananco Şirketi, Türk hükümetini "fabrikaların hisselerine el koymak" suçuyla dava etti. Uluslararası alanda hem ekonomik hem siyasi açıdan Türk hükümetinin başını ağrıtması beklenen dava, Libananco'nun ABD'li avukatı Stuart Newberger'a göre şimdiden kazanılmış durumda.

Reklam
Reklam

İHA'ya özel açıklamalarda bulunan Newberger, "Türkiye'nin hiçbir savunma noktası yok. Eninde sonunda 10 milyar doları ödeyecek" iddiasında bulundu. Dünyanın önde gelen hukuk firmalarından "Crowell ve Moring'in en agresif avukatlarından biri" olarak tanınan Newberger, Türk hükümetinin Washington'da kendisini savunacak hukuk firmalarıyla görüşmeye başladığını da söyledi. Türkiye'nin bu çok ciddi davada çok deneyimli bir avukat ekibine ihtiyaç duyduğunu söyleyen Newberger, "Davanın tartışılacak yanı yok. Erdoğan ve beraberindekiler Uzan ailesini siyaset sahnesinden silmek için böyle bir girişimde bulundular; ancak kendi kendilerini ayaklarından vurmuş oldular" görüşünü ileri sürdü.

Güney Kıbrıslı yatırım şirketi Libananco Holdings Co. Ltd, 2003 yılında kamuya devredilen elektrik üretim ve dağıtım şirketleri Çukurova Elektrik (ÇEAŞ) ve Kepez'in üçte iki hissesini satın almıştı. Toplam değerleri yaklaşık 16 milyar doları bulan ÇEAŞ ve Kepez'e Erdoğan hükümeti aynı yıl el koyduğunu açıklamıştı. Hisselerin karşılığını alamayan Libananco, Türk devleti aleyhine 10 milyar dolarlık tazminat davası açmasının yanı sıra Türkiye ve Kıbrıs Rum hükümetinin üyesi olduğu Uluslararası Enerji Tüzüğü Paktı'na göre, Dünya Bankası'nın "Ankara'nın Güney Kıbrıs'ı tanıdığı" yorumunu da hükme bağlayabileceğini iddia ediyor. Kıbrıs Rum hükümetinin 1998 yılında imzaladığı Enerji Tüzüğü Paktı'nı, Türkiye'de 2001 yılında imzalamıştı.

Reklam
Reklam

Avukat Newberger'ın iddiasına göre, "iki ülkenin de üyesi olduğu pakt, Türkiye'nin Kıbrıs Rum hükümetini yıllar önce resmen tanımış olduğunun da bir kanıtı" sayılıyor. Newberger, Türkiye'nin ÇEAŞ ve Kepez'in hisselerine el koyarak enerji sektöründeki yabancı yatırımcının korunmasıyla ilgili düzenlemeler getiren Enerji Tüzüğü Paktı'na aykırı hareket ettiğini iddia ediyor ve davanın görüleceği Dünya Bankası bünyesindeki Uluslararası Yatırım Uyuşmazlıklarının Çözümü Merkezi'nin "Türkiye aleyhinde karar almasına kesin gözüyle bakıyor."

Türkiye, aynı şekilde Motorola davasında da 1 milyar dolar tazminat ödemeye mahkum edilmişti. Yıl sonuna kadar karara bağlanması beklenen Kepez ve ÇEAŞ davalarını kaybettiği takdirde Türkiye tarihinin en yüklü tazminatı ödemeye mahkum edilecek.

Libananco'nun açtığı ve üzerinde 15 avukatın çalıştığı davaya karşı şimdilik ses çıkarmamakta direnen Türk hükümetinin, Washington'da ısrarlı şekilde Türkiye'yi savunacak hukuk firması arayışı içinde olduğunu belirten Newberger, Kepez ve ÇEAŞ'ta hisseleri bulunan başka yabancı yatırımcıların da Türk hükümetini dava etmeye hazırlandığını öne sürdü.

Reklam
Reklam