ANKARA (İHA) - Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilciliği, Türkmenlerin seçim yapısı ve düzeniyle oynandığı takdirde, sadece Irak'ta değil, ülke dışında da seçimlere katılma kararını yeniden gözden geçireceklerini bildirdi.
Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilciliği'nden yapılan yazılı açıklamada, Irak'ta seçimlere 18 gün kala özellikle Kerkük'ü bir Kürt şehri, daha sonra da Kürdistan'ın başkenti yapma girişimlerinin sürdüğü belirtildi. IKDP ve IKYB yöneticilerinin, seçimleri erteletemeyince bu kez Kerkük'ün demografik yapısını bozmaya yönelik faaliyetlerini hızlandırdığının ifade edildiği açıklamada, "Geçtiğimiz yıl, 150 bin Kürtün dünya kamuoyunun gözleri önünde, kuzeyden ve komşu ülkelerden getirilerek Kerkük ve çevresine yerleştirilmesinden sonra, şimdi de 72 bin Kürtün seçmen kütüğüne yazdırılmasıyla karşı karşıyayız" denildi. Irak Bağımsız Seçim Komisyonu'nun kendi belirlediği ve ülke genelinde uygulamaya koyduğu seçim takviminin hilafına, Kerkük'te seçmen kayıt süresini seçimlere 18 gün kala uzatmaya kalkışmasının bir çelişki olduğunun vurgulandığı açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Irak Bağımsız Seçim Komisyonu'nun iki 'şımarık' Kürt partisinin isteklerine boyun eğerek, Kerkük'te oynanmak istenen oyunlara alet olmasını hem yadırgıyor hem de kabullenemiyoruz. Nitekim aralarında Irak'ta Başbakanı Iyad Allavi'nin partisiyle Irak Türkmen Cephesi'nin de yer aldığı 19 kuruluşun, önceki gün yayınladıkları ortak bildiride bu konuya değinmeleri ve tavır koymaları çok anlamlıdır. Bizler seçimlerden önce ve sonra yapılacak bütün ihlalleri izliyoruz ve izlemeye devam edeceğiz. Çünkü sahte seçmen ve oylarının vebali büyük olacaktır. Biz buna ortak olamayız."
Seçim yapısı ve düzeniyle daha fazla oynandığı takdirde, Türkmenlerin sadece Irak'ta değil, ülke dışında da seçimlere katılma kararını yeniden gözden geçireceklerinin ifade edildiği açıklamada, Irak Türkmen Cephesi Genel Merkezi'nin silahlı saldırıya uğramasının da kınandığı kaydedildi. Açıklamada, "Türkmenleri susturmaya ve sindirmeye yönelik davranışların silahlı saldırılara dönüşmesi, barışa ve istikrara hizmet etmeyecektir. Türkmenler, bu saldırganlara uymayacak; ama pabuç da bırakmayacaktır" denildi.