TÜSİAD Başkanı: Hrant Dink davasından çıkan karar vicdanları sızlattı

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanıı Ümit Boyner, Hrant Dink davasında mahkeme kararlarının duyarlı...

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanıı Ümit Boyner, Hrant Dink davasında mahkeme kararlarının duyarlı kamuoyunu şoka soktuğunu, vicdanları sızlattığını vurguladı. Boyner, ''Bu davanın akışında önümüze çıkan şey en somut haliyle Türkiye'de adalete olan inancın sarsılması, hukuk anlayışımızın zaaflarıdır.'' dedi.

TÜSİAD 42. Olağan Genel Kurulu’nda Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesi ile ilgili davadan çıkan kararları değerlendiren Boyner, şu görüşleri dile getirdi:

Reklam
Reklam

''Aradan geçen zaman zarfında örtbas etme çabaları ortaya çıkarılmasına, elde bulunan delillere ve ortaya çıkan bağlantılara rağmen bu cinayetin gerisindeki asıl sorumlulara erişmek mümkün olmadı. İki gün önce açıklanan mahkeme kararları ise duyarlı kamuoyunu şoka soktu, vicdanları sızlattı. Bir yandan bu kararlara doğru ilerlenirken, diğer yandan cinayetin arka plan bağlantılarını kimi görevlilerin cinayetin işlenmesinde ya da önlenmemesinde sorumluluklarını ortaya çıkaran bir gazeteci, deşifre ettiğini sandığı yasa dışı örgütlenmenin parçası olduğu iddiasıyla tutuklandı.''

Boyner, Dink davasının, bir gazetecinin öldürülmesinden daha büyük anlamlar taşıdığını ifade etti. Boyner, Hrant Dink’in avukatlarının her aşamada hakikate varmak için dişleriyle, tırnaklarıyla mücadele etmek durumunda bırakıldığından; getirdikleri taleplerin geri çevrildiğinden dert yandı.

Davanın hukuka güveni sarstığını belirten Ümit Boyner, sözlerine şöyle devam etti:

“Dink cinayetine ve onun davasının seyrine dönüp göz ucuyla bakmamış olanlar bile, kamuoyunda dikkat çeken başka birçok davada adalet mekanizmasının işleyişini sorgulamak durumunda kaldılar. Masumiyet karinesi, delillerin güçlü dayanakları bulunması, tutukluluğun istisnai bir hal sayılması konularında şikayetler çığ gibi büyüdü. Bir zamanlar 'Olur böyle şeyler, kurunun yanında yaş da yanabilir' diye düşünenler ateş ocağa düştüğünde, yargıda usulün önemini daha iyi kavramak mecburiyetinde kaldılar. Bu olgular ışığında hukukun üstünlüğü, yargının işleyişi ve adalet duygusunun zedelenmemesi konularında ciddi adımlar atmamız gerektiğine inanıyorum. Kıssadan hisse, çok sıradan da gelse hukukun hepimize gerekli olduğudur. Eğer Türkiye kendi büyük iddialarının altında ezilmeyecekse, o zaman önündeki belki de en önemli hedef tam anlamıyla bir hukuk devleti olmayı başarmaktır.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz