TÜSİAD: Gezi olayları fırsattır

TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz, Gezi Parkı olaylarını değerlendirdi

TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz, Gezi Parkı olaylarını değerlendirirken, bu süreci iyi anlamanın demokratikleşme yolunda önemli bir katkı sağlayacağını düşündüğünü belirterek, "Çoğulculuk ve katılımcılığın hakim kılınmaması durumunda bireylerin onurlarının zedelendiğini hissettiklerini görüyoruz. Gençlerin demokrasi refleksi, Türkiye’nin geleceğinin de güvencesidir" dedi.

Elazığ’da TÜRKONFED 36’ıncı Girişim ve İş Dünyası Konseyi’nin ’TRB1 Bölgesinde Kalkınma ve Yatırım Ortamı’ konulu toplantı düzenlendi. Toplantıya, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Ak Parti Elazığ milletvekilleri Zülfü Demirbağ, Faruk Septioğlu, Şuay Alpay, Vali Muammer Erol, Belediye Başkanı Süleyman Selmanoğlu, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Onatça, FIRATSİFED Yönetim Kurulu Başkanı Yahya Alper Bektaş, ELİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yasemin Açık ile iş dünyası katıldı.

Reklam
Reklam

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Gezi Parkı olaylarına değindi. Bu süreci iyi anlamanın demokratikleşme yolunda önemli bir katkı sağlayacağını düşündüğünü belirten Yılmaz, "Çoğulculuk ve katılımcılığın hakim kılınmaması durumunda bireylerin onurlarının zedelendiğini hissettiklerini görüyoruz. Her ne kadar eksikliklerini tespit ediyor olsak da, önemli bir demokrasi kültürünün ülkemizde yerleşmiş olduğunu da görmekten sanırım hepimiz memnunuz. Bu talebi belirgin bir şekilde ortaya koyan gençleri de takdir etmek gerekir diye düşünüyorum. Onların demokrasi refleksi Türkiye’nin geleceğinin de güvencesidir. Kaygılara neden olan eksikliklerin yanı sıra siyasetin üslubunu da daha yumuşak bir üsluba geçirmekte yarar var. Güven, uzlaşma ve barışı tesis edecek bir üslubu kurmalıyız, hakim kılmalıyız. Çatışmacı üslup güveni zedelemektedir. Türkiye’nin sorunlarını çözmek için de güven ortamına ihtiyacımız var" dedi.

"GEZİ OLAYLARI DEMOKRASİ İTİBARINI ARTTIRMA FIRSATIDIR"

Türkiye ekonomisinde çok önemli gelişmeler sağlandığını vurgulayan Yılmaz, demokrasi alanında da aynısının yapılmasını istedi. Türkiye’nin demokrasi alanında da itibarını artıracak önlemleri alınmasını isteyen TÜSİAD Başkanı Yılmaz şöyle devam etti: "Şimdi yapılması gereken bu temel hak ve hürriyet talebini bir kazanıma dönüştürmektir. Önümüzde devlet birey ilişkilerini bireyin özgürlükleri lehine geliştirmesi beklenen yeni ve sivil bir anayasa süreci bulunmaktadır. Çoğulculuk ve katılımcılık yönündeki bu beklentilerin yeni anayasa ile karşılanması mümkündür. Sözlerime son verirken, ihtiyacımız olanın, ön yargılarımızı bir tarafa bırakıp daha fazla konuşmak olduğunun altını çizmek istiyorum. 30 yılı aşkın süredir yaşadığımız terörü silahla sonlandıramadık. Konuşarak sonlandırıyoruz. Demokrasi meselesini mi çözemeyeceğiz, niye konuşmuyoruz? Konuşalım. Daha yumuşak bir üslupla konuşalım. Birbirimizi anlayalım. Birbirimizi dinleyelim. Türkiye’nin bütün sorunlarını çözebiliriz. Türkiye’nin ihtiyacı olan, bütün sorunlarını çözecek güven ortamını ancak böyle sağlayabiliriz diye düşünüyorum."

Reklam
Reklam

GEZİ OLAYLARINDAN EKONOMİ DE YARA ALDI

TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Onatça, ülke olarak son derece kritik ve tarihi bir dönemeçten geçildiğini söyledi. Onatça, "Son 10 gündür yaşananlar ülke gündemini tek maddelik hale getirdi. Ve biz iş dünyası temsilcileri olarak sadece siyasetin değil, ekonominin de bu süreçte büyük yara aldığını görüyoruz. Ama bunların hiçbirisi insan özgürlüğünden ve onurundan daha değerli değil" dedi. Onatça hükümetin Taksim Meydanı projelerinden vazgeçmesinin zafiyet değil aksine erdem olacağını söyledi.

GEZİ PARKI’NDA YENİ BİR KENTLİ KİMLİĞİ OLUŞUYOR

Olayın şiddet boyutu bir tarafa Gezi Parkı’ndaki gençler arasında yeni bir kentli kimliğinin oluştuğunu gördüklerini anlatan Onatça, "Hiç şüphesiz bu kimliğin oluşmasında son 10 yıldaki reformlar etkili oldu. Çevre ve toplumsal konularda duyarlı, dayanışmacı, bireysel tercihlere saygılı bu yeni kimliğin Türkiye’nin demokratikleşme ve kalkınma sürecinde yeni bir eşiği de müjdeleyebileceğini düşünüyoruz. İleride Türkiye tarihini yazacak olanlar, bu dönemi Gezi Parkı olayları öncesi ve sonrası olarak ikiye ayıracak. Bu yeni dönem, ya 90’lardan çok tanıdık olduğumuz bir siyasi ve ekonomik istikrarsızlık döneminin tekrarı olacak, ya da yüksek gelirli ileri demokrasi dönemi olacak. Tarihi şimdi bizler şekillendiriyoruz. Aydınlık ve karanlığı ayıran çizgiyi aşacak olan bizleriz. İktidarı ve muhalefetiyle, iş dünyası ve işçi sendikalarıyla, gençlik hareketi ve tüm STK’larıyla ülkemizi aydınlık bir geleceğe çıkartmak hepimizin müşterek sorumluluğudur" diye konuştu.

Reklam
Reklam

BAKAN YILMAZ: GEZİ’DEN İSTİKRARSIZLAŞTIRMA GİRİŞİMLERİNE İZİN VERMEYİZ

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, toplantıda siyasi tonu oldukça yüksek bir konuşma dinlediklerini belirtti. Demokrasinin bir tartışma rejimi olduğunu belirten Bakan Yılmaz, zorlamaların demokratik kültürde yeri olmadığını söyledi. Yılmaz, "Kim yaparsa yapsın, hangi romantik gerekçelerle meşrulaştırmaya çalışırsa çalışsın şiddet bu ülkeye zarar veriyor. Bu ülkenin ekonomisine demokrasisine, siyasi kültürüne birliğine beraberliğine dünyada geldiği yere zarar veriyor" dedi.

Bakan Yılmaz, herkesin ifade hürriyetine saygılı olduklarını, ancak Türkiye’nin imajını yıpratma, zayıflatma çabası bulunduğunu belirtti. Türkiye’de hükümetin yaptığı çalışmaları anlatan Bakan Yılmaz, "Özellikle iş dünyasının bu konularda daha hassas olması gerekir. İş dünyası demokratikleşmeyi, gerçek anlamda demokratikleşmeyi desteklemek durumunda. İstikrarsızlaşma girişimlerini demokratikleşme olarak hiçbirimiz göremeyiz ve sunamayız. Masum bazı vatandaşlarımızın taleplerini de buna perde yapıp Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak isteyenlere bu hükümet izin vermez. Emellerine asla ulaşamayacaklar. Türkiye’nin istikrara, güvene ihtiyacı var" diye konuştu.

Reklam
Reklam