Uçan dairenin patentini aldı, yapımı için destek bekliyor

Denizli’de teknik lise makine bölümü mezunu emekli bir mali müşavir, kendi icat ettiği uçan daireyi hayata geçirmek için destek bekliyor. Arif Orhan, “Uçan Daire Taşıtı (Ufomobil)” adını verdiği araca, Türk Patent Enstitüsü (TPE)'nden incelemesiz patent de almış.
Çizimini kendi yaptığı aracın Avusturya Patent Enstitüsü tarafından incelendiğini ve benzeri bulunmadığının tespit edildiğini belirten Orhan, üretilmesi halinde uçak ve helikoptere göre birçok avantajı olacağını, yük ve yolcu taşımada, ayrıca savaşta da kullanılabileceğini iddia ediyor. Kendi imkânı olmadığı için aracın prototip imalatını yapamadığını ifade eden Orhan, “Benim tasarladığım Ufomobil, dört kişilikten başlamak üzere 50 kişi kapasiteye kadar yapılabilir. Dört pervanesi olacak, hız kontrollu elektrik motorlarıyla çalışacak. Görüş açısı 360 derece olan aracın, yüksek hızı ve manevra kabiliyeti olacak. Manyetik güç kaynağıyla uzayda ve her ortamda çalışabilecek olan araç, joystik manivela sistemiyle kumanda edilecek. Paraşüt sistemiyle de arıza halinde alternatif iniş yapılabilecek.” diyor.
Ufomobil’in havaalanı ve pist gerektirmeyen yeni nesil ulaşım, nakliye ve askeri amaçla araç olarak da kullanılabileceğini söyleyen Orhan, “Kullanımı, uçak ve helikoptere göre çok kolaydır, özel ve uzun eğitim gerektirmez. Joystik manivelayla yerden yüksekliği ve yönü, kolay ve seri bir şekilde ayarlanabilmektedir. Askeri amaçlı kullanımlarda dört tarafına silah monte edilebilmekte ve dört cepheden de müdahale imkanı sağlamaktadır. Kokpiti üzerine monte edilecek paraşüt, arıza anında bir düğme basılıp gaz püskürtmeyle patlatılarak hava yastığı gibi açılacak, hem araç hem de yolcular güvenle iniş yapabilecektir. Bu özellik, uçan araçlar için bir ilktir.” şeklinde konuşuyor.
Ufomobil’in katma değeri yüksek bir ürün olacağını, seri üretime geçildiğinde 100 bin liralık maliyete karşılık 1 milyon liralık satış fiyatıyla yüksek kâr marjlı olacağını öne süren Arif Orhan, “Böylece istihdam ve büyük vergi geliri sağlayacaktır. İleride manyetik jeneratörle çalıştığında, sıfır ulaşım maliyetiyle insanlar sınırsız ulaşım özgürlüğüne kavuşabilecektir. Bu araçla Türkiye, teknoloji üreten bir ülke haline gelecek, cazibe merkezi olabilecektir. Sanayileşmiş ülkelerle aramızdaki gelişmişlik makası kapanacak, Türkiye hakettiği yere hızla ulaşma yoluna girecektir.” diyor.
Ufomobille şehirlerdeki trafik çilesinin ortadan kalkacağını, yol ve benzeri altyapı yatırımları ihtiyacın azalacağını da öne süren Orhan, şunları kaydediyor: “Ulaşım maliyeti otomobilden daha az olacak. Zamanla bütün binaların çatıları, uçan daire park yeri olarak düzenlenecek. İnsanlar, sokağa adım bile atmadan seyahat edebilecek. Bu araçlar çoğaldıkça kurallar oluşacak, her yön için ayrı yükseklikte yollar kullanılarak havada keşmekeş olmayacak. Otomatik manyetik alan radar sistemiyle havada birbirlerine 100 metreden daha fazla yakınlaşamayacaklar. Kişilerin havaalanına naklı için zaman ve para kaybı olmayacak. Navigasyon cihazı takılacak, gidilecek yerin koordinatları girildiğinde otomatik pilotla yolculuk kolaylaşacak. Kaptan devre dışı kaldığında, yerden kumanda edilerek yönlendirilebilecek ve indirilebilecek. Özel bröveli profesyonel pilota gerek duyulmadan, sahibi tarafından kullanılabilecek. Manyetik motorlu jeneratörle çalışacak, böylece atmosfer dışına çıkarak kıtalararası yolculuklar 1 saate kadar inecek.