Uğur Kurt'un annesine, 'saat koparmak'tan altı buçuk yıl isteniyor

Uğur Kurt 'un annesi Güllünaz Kurt hakkında sanık polis memurunun avukatının yaptığı "Bana yumruk attı ve saatimi kopardı" şikayeti nedeniyle dava açıldı.

Kurt'un ifadesi bile alınmadan hakkında iddianame düzenlendi.

İstanbul’da cemevi avlusunda cenaze için beklerken polisin kurşunuyla ölen Uğur Kurt ’un annesi Güllünaz Kurt hakkında, sanık polis memurunun avukatı tarafından yapılan “Bana yumruk attı ve saatimi kopardı”şeklindeki şikayeti üzerine “yaralama ve hakaret” suçundan dava açıldı. Altı buçuk yıla kadar hapsi istenen anne Güllünüz Kurt’un ifadesinin bile alınmadan iddianame düzenlendiği ortaya çıktı.

Radikal'den İsmail Saymaz'ın haberine göre, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, 3 Aralık 2015’te görülen duruşmada, Kurt Ailesi ile polis S.K. ve avukatı Tolga Yurdakul arasında arbede yaşanmıştı. Yurdakul, duruşmadan sonra 58 yaşındaki anne Kurt’tan şikayetçi olmuştu. Müvekkilini kurtarmak isterken anne Kurt’tan yumruk yediğini ve saatinin koptuğunu öne sürmüştü.

Reklam
Reklam

Bunun üzerine savcılık ifade bile almaya gerek görmeden Kurt hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 86/3-c maddesi gereğince “kamu görevi sırasında hakaret” suçundan dört buçuk yıla, “kamu görevi sırasında yaralama” suçundan da bir yıldan iki yıla kadar olmak üzere, toplamda altı buçuk yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenlenerek, İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Polis S.K. ise şikayette bulunmadığı için takipsizlik verildi.

Yurdakul, İzmir’de dur ihtarına uymadığı için sıkılan kurşunla Baran Tursun’un öldürülmesi ve Fevziye Cengiz adlı kadının dövülmesine ilişkin davalarda da sanık polislerin avukatlığını yapmıştı. Baran Tursan Davası’nda baba Mehmet Tursun’u, kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle mahkum ettirmişti.

İstanbul’da cemevi avlusunda cenaze için beklerken polisin kurşunuyla ölen Uğur Kurt ’un annesi Güllünaz Kurt hakkında, sanık polis memurunun avukatı tarafından yapılan “Bana yumruk attı ve saatimi kopardı”şeklindeki şikayeti üzerine “yaralama ve hakaret” suçundan dava açıldı. Altı buçuk yıla kadar hapsi istenen anne Güllünüz Kurt’un ifadesinin bile alınmadan iddianame düzenlendiği ortaya çıktı.

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, 3 Aralık 2015’te görülen duruşmada, Kurt Ailesi ile polis S.K. ve avukatı Tolga Yurdakul arasında arbede yaşanmıştı. Yurdakul, duruşmadan sonra 58 yaşındaki anne Kurt’tan şikayetçi olmuştu. Müvekkilini kurtarmak isterken anne Kurt’tan yumruk yediğini ve saatinin koptuğunu öne sürmüştü.

Reklam
Reklam

Bunun üzerine savcılık ifade bile almaya gerek görmeden Kurt hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 86/3-c maddesi gereğince “kamu görevi sırasında hakaret” suçundan dört buçuk yıla, “kamu görevi sırasında yaralama” suçundan da bir yıldan iki yıla kadar olmak üzere, toplamda altı buçuk yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenlenerek, İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Polis S.K. ise şikayette bulunmadığı için takipsizlik verildi.

Yurdakul, İzmir’de dur ihtarına uymadığı için sıkılan kurşunla Baran Tursun’un öldürülmesi ve Fevziye Cengiz adlı kadının dövülmesine ilişkin davalarda da sanık polislerin avukatlığını yapmıştı. Baran Tursan Davası’nda baba Mehmet Tursun’u, kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle mahkum ettirmişti.

AVUKAT GİLMORE: BUNU TAKTİK YAPTI

Kurt Ailesi’nin avukatı Aslı Kazan Gilmore, Yurdakul için “Avukatın bu yöntemi bir savunma taktiğine ve mesleki pratiğe dönüştüğünü düşünüyorum. Tüm dosyalarda katılan tarafı tahrik ederek, duruşma salonunda olay çıkmasına neden oluyor. Sonra şikayet edip katılanları sanık durumuna düşürüyor” şeklinde konuştu. İddianameye itiraz ettiklerini kaydeden Gilmore, “Olayın gerçekleşip gerçekleşmediği dahi araştırılmadı ve annenin ifadesi bile alınmadı. Savcılık delil toplamadan, tanıkları dinlemeden, şüphelinin ifadesini almadan, akıl almaz bir iddianame düzenledi. Oysa şikayet tutanağından şüphelinin kimliği bile anlaşılmıyor. Bir kere Yurdakul, Kurt’un eşi Narin’den şikayetçi olmuş fakat savcılık, anne hakkında dava açmıştır” dedi

Kurt Ailesi’nin avukatı Aslı Kazan Gilmore, Yurdakul için “Avukatın bu yöntemi bir savunma taktiğine ve mesleki pratiğe dönüştüğünü düşünüyorum. Tüm dosyalarda katılan tarafı tahrik ederek, duruşma salonunda olay çıkmasına neden oluyor. Sonra şikayet edip katılanları sanık durumuna düşürüyor” şeklinde konuştu. İddianameye itiraz ettiklerini kaydeden Gilmore, “Olayın gerçekleşip gerçekleşmediği dahi araştırılmadı ve annenin ifadesi bile alınmadı. Savcılık delil toplamadan, tanıkları dinlemeden, şüphelinin ifadesini almadan, akıl almaz bir iddianame düzenledi. Oysa şikayet tutanağından şüphelinin kimliği bile anlaşılmıyor. Bir kere Yurdakul, Kurt’un eşi Narin’den şikayetçi olmuş fakat savcılık, anne hakkında dava açmıştır” dedi

Reklam
Reklam