Uhım Genel Sekreteri Başar'dan "paris’teki Cinayetler" Değerlendirmesi

Uluslararası Hak İzleme Merkezi (UHIM) Genel Sekreteri Veysel Başar, Paris’te 3 PKK’lı kadının öldürülmesine ilişkin, “Mutlaka bu olayı gerçekleştiren failler bulunmalı, ülkemize ve dünya kamuoyuna bunlar açıklanmalıdır” dedi.

UHİM, tarihi Üsküdar Balaban Tekkesi'nde "Avrupa’da Yükselen Ayrımcılık Sorunu" konulu basın toplantısı düzenledi. Toplantıda bir konuşma yapan UHIM Genel Sekreteri Veysel Başar, “Bugün Avrupa’da bulunan başta Türk ve diğer Müslümanlar olmak üzere farklı dil, din, ve etnik kökene mensup insanlar, hayatın her alanında ayrımcılığa, baskı ve şiddete maruz kalmakta. Bu uygulamalar giderek yükselen bir ivme ile devam etmektedir. Bu yoğun yabancı düşmanlığı, yalnızca kıtaya yeni gelen kitleler üzerinde değil, nesillerdir orada bulunan ve yaşadıkları ülkenin vatandaşı olan, o ülke ile kültürel, siyasal, ekonomik entegrasyonunu gerçekleştirmiş milyonlarca insan üzerinde aynen uygulanmaktadır. Bu tablo, ayrımcılık ve islamofobinin yalnızca fikri planda kalmadığını, Avrupa’da insan hayatını ilgilendiren hemen her alanda hak ihlali uygulamalarının gerçekleştiğini göstermektedir” ifadelerini kullandı.

Avrupa'da yaşanan ihlallere değinen Başar, “Örgütlenme gibi temel özgürlüklerin kısıtlanması, ırkçılık ve yabancı düşmanlığı, islamafobik uygulamalar, fikri takip ve fişlemeler ile hukuk sisteminin tek taraflı işletilmesi gibi daha pek çok aslanda yaşanan ihlaller, Avrupa’da yoğun olarak görülmektedir" dedi. UHIM olarak kapsamlı bir proje başlattıklarını ifade eden Başar, Avrupa’da nefret, islamafobi ve ırkçılık suçları ile ilgili saha çalışmaları yapıp elde edilecek veriler ışığında kapsamlı bir rapor hazırlayacaklarını söyledi.

PARİS'TEKİ CİNAYETLER

Toplantının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Veysel Başar, 3 PKK’lı kadının öldürülmesine ilişkin bir soru üzerine şunları söyledi;

“Bir defa dünyanın neresinde olursa olsun, hukuk dışına çıkan bütün uygulamaların karşısında olduğunu ifade etmek durumundayım. Paris’te öldürülen insanlar da Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşlarıdır ve bir yargılama süreci sonuçlanmamış insanlardır."

"Bu insanlar, ülkemizin vatandaşıdır" diye devam eden Başar, "Dolayısıyla onların hukuk, bizim ülkemizin hukukunun korunması açısından son derece önemlidir. Bu hadiselerin aydınlatılmasında birinci dereceden sorumluluk, olayın vuku bulduğu ülke olması hasebiyle Fransa’da olmakla beraber; bu hadisenin takibi açısından birinci dereceden sorumluluk ülkemize aittir. Mutlaka bu olayı gerçekleştiren failler bulunmalı, ülkemize ve dünya kamuoyuna bunlar açıklanmalıdır” ifadelerini kullandı.