Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Kuleba, Rusya'nın tırmandırdığı gerginliğin son yılların en ciddisi olduğunu belirtti.
Rusya'nın Donbas bölgesinde durumu sistemli bir şekilde kötüleştirdiğini belirten Kuleba, Moskova'ya askeri gerginliği durdurma çağrısında bulundu.
Kuleba, söz konusu krizin siyasi ile diplomatik şekilde çözülmesi gerektiğine dikkati çekti. Rusya'nın hareketlerinin durumu çıkmaza soktuğuna işaret eden Kuleba, tek çıkış yolunun diplomasi olduğunu vurguladı.
Ukrayna'nın krizin çözümünde siyasi ve diplomatik araçları öncelediğini belirten Kuleba, "Çünkü barış ve insan hayatı, Ukrayna devletinin temel değerleridir." ifadesini kullandı.
Ukrayna Genelkurmay Başkanı Ruslan Homçak, 30 Mart'ta Ukrayna Parlamentosunda yaptığı konuşmada, Rus Silahlı Kuvvetlerinin askeri tatbikat bahanesiyle Ukrayna sınırları yakınlarına birlik sevkiyatı yaptıklarını belirtmişti.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov da Rusya'nın kendi toprakları içerisinde silahlı kuvvetlerini kendi takdirine bağlı olarak hareket ettirdiğini ve bunun hiç kimse için tehdit içermediğini ifade etmişti.
Ukrayna'nın doğusundaki Donbas bölgesinde sözde bağımsızlığını ilan eden Rusya yanlısı ayrılıkçılarla Kiev yönetimi arasında 2014'ten bu yana 13 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği çatışmalar devam ediyor.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna'nın Donbas bölgesinde yeni bir savaşı başlatma yönündeki girişimlerin ülkeyi yok edeceğini söyledi. Lavrov, Pervıy Kanal'a verdiği röportajda, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Ukrayna'daki Donbas krizine değinen Lavrov, "Askerlerin birçoğu, sıcak bir çatışmanın başlatılması yönünde yapılan herhangi bir eylemin ne kadar zararlı olduğunun farkındadır. ABD başta olmak üzere Batı'nın kışkırtacağı siyasetçilerin, askerleri kışkırtmayacağını umuyorum." dedi.
Lavrov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in söz konusu krizle ilgili açıklamalarından örnek vererek "Donbas'ta yeni bir savaş başlatmaya çalışanlar, Ukrayna'yı yok edecek. Bunu Putin kısa süre önce söyledi ve bu hala geçerlidir." ifadesini kullandı.
ABD Başkanı Joe Biden'ın, Putin'i "katil" olarak nitelendirdiğini ve ABD seçimlerine müdahale ettiği gerekçesiyle "bedel ödeyecek" şeklinde daha önce açıklama yaptığını anımsatan Lavrov, "Biden'ın ABC televizyon kanalına konuştukları, çirkin ve benzeri görülmemiş bir söylemdir." diye konuştu.
Lavrov, "Biden iktidara geldi ve Rusya'ya yönelik yaptırım uygulamaya, sert söylem kullanmaya, her alanda baskı kurmaya başladı. Bu yıllardır devam ediyor." dedi. Putin'in Biden'a "diplomatik" ve "nazik" şekilde tepki verdiğini ve canlı yayında görüşme teklif ettiğini anımsatan Lavrov, "Maalesef, canlı yayında konuşma teklifine cevap gelmedi." ifadelerini kullandı.
Rusya'nın Washington Büyükelçisinin Moskova'ya istişareler için çağrıldığına da dikkati çeken Lavrov, Büyükelçinin ABD'ye ne zaman döneceğine dair Putin'in karar vereceğini vurguladı.
Rusya ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki ilişkilere değinen Lavrov, AB ile ilişkileri canlandırmaya hazır olduklarını ve AB'ye tedarik ettikleri enerji kaynaklarını siyasi baskı aracı olarak kullanmayacaklarını söyledi.
AB'yi bölme niyetinde olmadıklarını belirten Lavrov, "AB’nin güçlü ve bağımsız olmasından yanayız." ifadelerini kullandı.
Lavrov, AB'nin "kötü niyetli" eylemlerine de cevap vereceklerini vurguladı.
AB Liderler Zirvesi'nin geçen hafta düzenlendiğini anımsatan Lavrov, AB'nin ABD'ye bağlılık konusunda "yemin" ettiğini dile getirdi.
Lavrov, "Biden'ın katıldığı zirvede yapılan açıklamaların benzeri görülmemiştir. Böyle bir bağlılık yemini hatırlamıyorum." dedi.
ABD ve AB'nin Orta Asya'daki siyasetini değerlendiren Lavrov, şunları kaydetti:
"ABD ve AB'nin Orta Asya ile ekonomik bağlarının hacmi, bizim kurduğumuz ilişkilerle kıyaslanamaz. Ancak Batı'nın hedefi, müttefiklerimiz ve stratejik ortaklarımızla olan bağları mümkün mertebe zayıflatmaktır. Bu çok net bir hedeftir."
(AA)