Ateşi kimin açtığı anlaşılamadı, taraflar birbirini keskin silaha başvurmakla suçladı. Eylemciler, 67 polisi rehin aldı. ABD ve AB’den Ukrayna’ya ilk yaptırım kararı geldi.
KASIM ayında Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç yönetiminin AB ile yapılması planlanan ortaklık anlaşmasını iptal etmesiyle patlayan gösteriler nedeniyle diken üzerindeki Ukrayna’nın başkenti Kiev tarihinin en kanlı toplumsal olayıyla karşı karşıya. Son iki günde yoğunlaşan çatışmalarda ölenlerin sayısı 90’a yaklaştı. 28 kişinin öldüğü 275’ten fazla kişinin ise yaralandığı ilk günkü çatışmaların ardından taraflar arasında sağlanan ateşkes kısa ömürlü oldu. Polis ile göstericiler arasında göz yaşartıcı gazlı, molotof kokteylli, taşlı-sopalı çatışmalara dün de gerçek kurşunlar karıştı. İçişleri Bakanlığı, 67 polisin rehin alındığını açıkladı. Dün sabaha karşı Maidan’da önce silah sesleri duyuldu ardından, polisle göstericiler arasında çatışmalar şiddetlendi. Muhalifler, dünkü çatışmalarda 60’dan fazla direnişçinin öldüğünü öne sürdü. sağlık bakanlığı ise 3 günde 75 kişinin öldüğünü duyurdu. Göstericilerin geçici sağlıkmerkezi olarak kullandığı Ukrayna Oteli’nin lobisine dün 10 kadar ceset getirildi. Buna karşılık ateşi kimin açtığı netlik kazanmadı. Ukrayna İçişleri Bakanlığı ölümlere Maidan’ın çevresindeki binalara konuşlanmış muhalif keskin nişancıların ateşinin yol açtığını iddia etti. Ukrayna televizyonunda yayınlanan bazı görüntülerde Berkut çevik kuvvet polislerinin 7,62 kalibrelik Kalaşnikov otomatik tüfeklerle ateş açtığı görüldü.
Polisler teslim oldu
Eylemciler polisi meydandan püskürtürken geride onlarca ceset kaldığı görüldü. Bazı göstericilerin yakaladığı polisleri rehin aldığı ve bilinmeyen bir yere götürdüğü bildiriliyor. “Berkut” güvenlik güçleri, komutanları ortalardan kaybolunca, direnişçilere teslim olmaya başladı. İçişleri Bakanlığı, 67 polisin rehin alındığını doğruladı. Bakanlık, “Polisler rehineleri kurtarmak için silah kullanma hakkına sahip” açıklaması yaptı. Polis, Kiev’deki eylemlere destek vermek için çevre kentlerden gelenleri engellemek için tren seferlerini iptal etti, otobüslerle gelenleri engellemek için başkente giden bütün yollara barikat kurdu.
Aşırı sağcı grubun işi mi
Ateşkesin kimin tarafından bozulduğu netlik kazanmadı. Aşırı milliyetçi “Sağ Cephe”nin ateşkesi kabul etmediği biliniyor. “Trizub”, “Vatansever Ukrayna”, “Beyaz Balyoz”, “Nasyonal Sosyal Birlik” ile “Una Unso” partileri birleşerek oluşturduğu Sağ Cephe’nin lideri Dmitriy Yaroş sabaha karşı Maidan kürsüsüne çıkarak, “Biz kimseyle ateşkes imzalamadık. Bu yüzden biz sağ cephe olarak düşmanın toparlanmasına izin vermemek için ateşkese karşı saldırıya geçiyoruz” dedi.
Sarayda panik
Bağımsızlık Meydanı’ndan yükselen silah sesleri ve siyah duman birkaç metre ötedeki Devlet Başkanlığı Sarayı’nda paniğe neden oldu. Yanukoviç hükümeti yetkileri ile krize bir çözüm bulmak için Almanya ve Fransa dışişleri bakanları ile birlikte toplantı yapan Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski, Twitter’da yayınladığı mesajda, “Başkanlık Sarayı’nda siyah duman, patlamalar ve silah sesleri... Ukraynalı yetkililer panik içinde” diyerek durumu tasvir etti. Görüşmelerde Yanukoviç’in “Yazılı ateşkes ve yol haritası anlaşması” önerisi getirdiği ileri sürüldü.
Belediye başkanı onu terk etti
Göstericilerin talebi üzerine önceki gece Genelkurmay Başkanı Vladimir Zaman’ı görevden alan Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç, dün en önemli müttefiklerinden birini kaybetti. Kiev Belediye Başkanı Volodimir Makiyenko, Yanukoviç’in Bölgeler Partisi’nden ayrıldı. Doğrudan Yanukoviç tarafından bu göreve atanan Makiyenko, “Hiçbir şey insan hayatından daha üstün değildir” diyerek dolaylı olarak Kiev’de yaşananlardan Yanukoviç yönetimini sorumlu tuttu. Makiyenko, “Kiev için göreve hazırım” diyerek Yanukoviç’in kendisini görevden alması halinde seçimlerde aday olma sinyali verdi.
Medvedev: Paspasa döndüler
Kiev’de yaşananlar karşısında Rusya’dan da sert bir açıklama geldi. Ukrayna yönetiminin kararlı davranamadığı imasını içeren açıklama Rusya Başbakanı Dmitriy Medvedev tarafından yapıldı. Moskova’da kabine toplantısında komşu ülke Ukrayna’daki duruma değinen Medvedev, “Rusya’nın Ukrayna yönetimine yardım eli uzatabilmesi için oradaki devlet yöneticilerinin daha kararlı tavır ortaya koyması gerekli. Ukrayna yönetimi şu anda kapı önündeki paspasa dönmüş vaziyette. Gelen geçen ayaklarını siliyor” dedi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise Ukrayna’da yaşananın bir ‘darbe girişimi’ olduğunu iddia etti ve Batılı ülkeleri suçladı. Lavrov, AB ve ABD’nin yaptırım tehditlerini ise “zorbalık” olarak yorumladı.
Kırım’dan ültimatom
Ukrayna’daki olaylar biraz daha iç savaşı andırmaya başlarken, Rusya’nın başkenti Moskova’ya temaslarda bulunmak için gelen Kırım Parlamentosu Başkanı Vladimir Konstantinov, “Ülke parçalanırsa Kırım yarımadası Ukrayna’dan bağımsızlık ilanedebilir” açıklamasını yaptı. Rusya’nın İnterfaks ajansına durumu değerlendiren Konstantinov, “Kiev’de kötü gidişat devam eder ve kent düşerse, bizim bağımsızlık ilan etmemiz de gündeme gelir. Kırım zaten 1954 yılında Rusya’dan Ukrayna’ya verildi. Referandumla bu anlaşmayı lağvederiz. Sonra da Ukrayna’dan bağımsızlık ilan edebiliriz” dedi.
ABD’den yaptırım
ABD ölenlerin sayısının artması üzerine sert uyarılar yayınladı ve yaptırım uygulamasını devreye soktu. ABD Başkanı Obama, Ukrayna yönetimini halkın barışçı gösterilerine karşı şiddet uygulamaması yönünde uyardı, “Yoksa sonuçları olur” dedi. ABD Dışişleri, şiddetten sorumlu görülen yaklaşık 20 Ukraynalı yönetici için süresi belirsiz vize yasağı getirildiğini açıkladı. AB dışişleri bakanları ise Brüksel’deki toplantıda ülkedeki olaylarda sorumluluğu olan yöneticilere seyahat yasağı ve hesaplarının dondurulması kararı aldı.
67 polis rehin düştü
Ukrayna İçişleri Bakanlığı, 67 polisin direnişçiler tarafından rehin alındığını açıkladı. Bakanlık, rehinelerin kurtarılması için silah kullanılabileceğini açıkladı.