AFAD ile Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) tarafından hayata geçirilen 'Mülteci Kadınlar Sosyoekonomik ve Psikolojik Uyum Projesi' kapsamında AFAD Başkanı Halis Bilden, beraberinde Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Başkanı Sare Aydın Yılmaz ile birlikte Kahramanmaraş'ta çoğunluğu Suriyelilerden oluşan mültecilerin kaldığı geçici barınma merkezinde incelemelerde bulundu.
İlk olarak AFAD İl Müdürü Zafer Özcan'dan merkez hakkında bilgi alan Bilden ve Yılmaz, daha sonra Suriyeli aileleri ziyaret etti. Eşi ve 3 çocuğuyla birlikte İdlib'ten gelen Muzhir Sellum'un evini ziyaret eden Halis Bilden, aileyle bir süre sohbet etti. Herhangi bir ihtiyaçları olup olmadığının sorulması üzerine Sellum, Türkiye'de çok iyi bir şekilde ağırlandıklarını belirterek Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve konteyner kent yönetimine teşekkür etti.
Ardından halı sahaya geçen Halis Bilden ve Sare Aydın Yılmaz, saha dışında tezahürat yapan gençlere alkışlarla tempo tutu. Konteyner kentin sokaklarında gezen çocuklarla da yakından ilgilenip onlara çeşitli hediyeler veren Bilden ve beraberindekiler ziyaret ettikleri bir anasınıfında da öğrencilerle yakından ilgilenip onlarla birlikte resim yaptılar. KADEM Başkanı Yılmaz daha sonra çocuklara resim yapmaları için boya kalemi hediye etti.
'RESİ ERDOĞAN'IN SELAMI VAR'
Ardından barınma merkezinde kadınlara yönelik açılan kursları ziyaret eden Bilden ve Yılmaz, kursiyerlerle yakından ilgilenip onlarla sohbet etti. Atölyelere "Sizlere reis Recep Tayyip Erdoğan'ın selamını getirdim" diyerek giren KADEM başkanı Sare Aydın Yılmaz, halı tezgahında mülteci bir kadınla birlikte ilmik attı. Kadınların bir istekleri olup olmadığını soran Yılmaz, onlara Türkçe öğrenmeleri tavsiyesinde de bulundu.
"50 BİNDEN FAZLA SURİYELİ ÜLKESİNE DÖNDÜ"
İncelemelerin ardından değerlendirmelerde bulunup gazetecilerin sorularını yanıtlayan AFAD Başkanı Halis Bilden, 23 barınma merkezinde 260 bin civarında mültecinin kaldığını, Adana ve Osmaniye'deki barınma merkezlerinin tamamlandığını belirterek,"Bu iki kampı tahmin ediyorum 1 ay içerisinde devreye alacağız ve o zaman yüzde 60'ı konteyner kentlerde yaşamış olacaklar. Ve gitgide biz tüm misafirlerimizi daha yaşanabilir mekan diyebileceğimiz yerlere alacağız" dedi.
Fırat Kalkanı Harekatı sonrası Suriyelilerin ülkelerine dönmeye başladığını ifade eden Bilden şunları söyledi:
"Fırat Kalkanı Operasyonu başlatıldıktan sonra yaklaşık 2 bin kilometrekarelik bir alan güvenli hale geldi ve orada Suriyeliler ciddi bir şekilde ekonomik hayatlarını sürdürüyorlar. Arazilerin hepsin de ekimlerini yapmışlar ve şu an o bölge yemyeşil. Bu şu anlama geliyor; mutlaka kalan bölgelerin de bu anlamda belki dünyanın diğer ülkeleri tarafından koalisyon güçleri dediğimiz onlar tarafından ama mutlaka ülkemizin öncülüğünde oraların da çok hızlı bir şekilde DEAŞ ve DEAŞ benzeri terör örgütlerinden ivedi bir şekilde temizlenmesi lazım. Geri dönüşlere baktığımızda Çobanbeyli'de, Cerablus'ta, Azez'de insanların geri döndüğünü, baba insanların geri döndüğünü çok ciddi bir şekilde görüyoruz ve bunların hem eğitim, hem sağlık, hem diğer imkanları ÖSO'yla beraber Türkiye Cumhuriyeti tarafından karşılanıyor ve 50 bin üzerinde kişinin kendi ülkelerine döndüğünü görüyoruz, bunun devam edeceğini de çok rahatlıkla söyleyebilirim."
"EN EĞİTİMLİLER YURT DIŞINA GİDİYOR DÜŞÜNCESİ YANLIŞ"
KADEM Başkanı Sare Aydın Yılmaz ise projeyle mülteci kadınların hayatlarına ekonomik anlamda dokunmayı hedeflediklerini ifade ederek, şöyle konuştu:
"Genel olarak şöyle bir kanı var toplumda. Suriye'den veya diğer ülkelerden gelen mültecilerin en kalitelileri, en eğitimlileri ve sosyoekonomik açıdan en iyileri yurt dışına gidiyor, Türkiye'de kalanlar genelde hep sosyoekonomik açıdan eğitim düzeyi daha düşük sınıflar oluyor. Aslında bu bilgi çok doğru bir bilgi değil. İşte tam da bu bilgiyi test etmek üzere biz çok büyük bir saha araştırmasının içine girmiş bulunuyoruz. Daha önce yapmış olduğumu bir projede gördük ki aslında Suriye'den ve diğer ülkelerden, Irak'tan gelen Türkmen veya Arap fark etmiyor gördük ki aslında bunların içerisinde kendi ülkelerinde çok nitelikli hem eğitim sahibi, hem meslek sahibi kadınlarımız var. Ve biz aslında bu projede birazcıkta bu kadınları hedefliyoruz. Çünkü bu kadınların hayata katılımı, ekonomiye katma değer olarak girmeleri son derece önemli, entegrasyonu da böyle birazcık böyle başarabiliriz diye düşünüyoruz. Bir önceki projede matematik öğretmeni, Fransızca öğretmeni, endüstri mühendisi gibi birçok alandan kadın vardı. bugün de sahada gezerken birçoğuna sordum neredensiniz, ne eğitimi aldınız? Ve hemen hemen hepsinin gerçekten meslek yüksek okulun da dahil olmak üzere lise mezunu ya üniversite mezunu olduklarını görüyoruz ama bu oranı söylemek çok sağlıklı değil biz de yeni inmiş bulunuyoruz sahaya."
DHA