HATAY (İHA) - Greenpace Akdeniz Ofisi Toksik Atık Kampanya Sorumlusu Banu Dökmecibaşı, St. Vincent bandıralı M/V Ulla gemisinin 2 bin 200 ton toksik atık yüküyle battığı yere dikilen fenerin, batık gemi ve içindeki atığın uzun süre orada kalacağının göstergesi olduğunu söyledi.
Greenpace Akdeniz Ofisi Toksik Atık Kampanya Sorumlusu Banu Dökmecibaşı, İskenderun Çevre Koruma Derneği (İÇKD) Başkanı Aylin Canpolat Ödemiş ve Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri (DAÇE) Ortak Sekreteri Oktay Demirkan, İÇKD binasında düzenledikleri basın toplantısında, M/V Ulla gemisine ilişkin açıklamalarda bulundular.
Dökmecibaşı, emniyet olarak gerekli görülen fenerin, batığın uzun süre oradan çıkarılmayacağının bir göstergesi olduğunu vurgulayarak, "Zira bu kadar büyük maliyetleri geçici süreler için yapılacağını sanmıyoruz. En azından gemideki atığın tahliyesinin bir an önce yapılması şart. Aksi halde, hem Türkiye'nin uluslararası alanda aklanması daha da zorlaşacak hem buradaki insanların, balıkçıların mağduriyeti söz konusu" dedi.
Türkiye'de atık ticaretinin önemli çevre sorunları arasında yer aldığını belirten Dökmecibaşı, "M/V Ulla, suyun altında ve bir aydır bakanlığın ve ilgili tüm kurumların ilgisini beklemekte, ancak söz konusu kurumlar, 30 gün sonra batığın üzerine bir fener dikmekle yetindiler. Henüz kamuoyunu aydınlatıcı, net bilimsel açıklamalar yapılmadı. Yapılan açıklamalar da ne yazık ki bakanlık tarafından farklı yönlere çekilmekte" diye konuştu.
M/V Ulla'nın batmasının bütün dünyada skandala dönüştüğünü ileri süren Dökmecibaşı, batık ve içindeki atığın çıkartılmasının uluslararası platformda Türkiye'nin aklanması açısından önem taşıdığını ifade ederek, "Bunun en kısa zamanda tahliyesi, hem çevresel açıdan, hem de insan sağlığı açısından çok önemli bir yer teşkil etmekle birlikte, uluslararası platformda da Türkiye'nin aklanmasına neden olabilecek bir durumdur. M/V Ulla ve içerisindeki atık çıkarılmazsa, bundan sonra olabilecek bütün benzer vakalara da hükümet davetiye çıkarmış olacak" şeklinde konuştu.
"AB ÇİFTE STANDART UYGULUYOR"
Geminin battığı günlerde, Avrupa Birliği'nin (AB) Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günter Verheugen'in Türkiye'de olduğunu anımsatan Dökmecibaşı, AB'nin bu konuda, üyelik yolunda ilerleyen Türkiye'ye çifte standart uyguladığını iddia ederek, şöyle konuştu:
"Sayın Verheugen'in bu konuyla ilgili açıklamaları olmadı. Burada en büyük sorun, şu anda AB ve Kuzey Amerika, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeleri atık çöplüğü olarak görüyorlar. Bu yüzden de bu konuya girmek onların işine gelmiyor. Ama biz kendi yapılanmamızı yeterli bir şekilde oluşturamazsak, uluslararası konvansiyonlara taraf olmak yeterli değil. Bunun üzerine gitmek lazım. Mesela, bu ay sonu İsviçre'de Basel Konvansiyonu Taraflar Toplantısı var. Türk hükümetinin buna nasıl bir hazırlığı var? Oraya temsilci olarak kimler gidecek? M/V Ulla konusunu gündeme getirecekler mi? Bunlar hep önemli. Bizim tarafımızdan da ne yazık ki bu ülkelerle politik ve diplomatik ilişkileri bozmamak adına hiçbir zaman üzerine gidilmedi. Ne İtalya'nın ne de İspanya'nın üzerine gidilmedi. O yüzden, biz bu konuda bu kadar zayıf davranırsak, o çifte standardı tabi ki sürdürebilirler."
M/V Ulla'nın battığı yere dikilen fenerin, gemi ve içindeki atığın uzun süre orada kalacağının göstergesi olduğunu iddia eden Dökmecibaşı, "Fener gemi körfezin ortasına demirlediğinde dikilmesi gerekirdi, bu 4.5 yıl yapılmadı. Şimdi batığın üzerine bu kadar büyük maliyetlerle bu fenerin dikilmesi, tabiki soru işaretleri getiriyor. Emniyet olarak gerekli görülebilir ama bu, batığın en azından daha uzun süre oradan çıkmayacağının bir göstergesi. Çünkü bu kadar büyük maliyetleri geçici süreler için yapacaklarını hiç sanmıyoruz" dedi.
Batığın yerini belirlemek için dikilen fenerin, sorumsuzluğun simgesi olarak yanıp söneceğini dile getiren İÇKD Başkanı Aylin Canpolat Ödemiş ise "Olayın sorumluları hakkında hiçbir işlem yapılmaması düşündürücüdür. Yetkililerden gemiyle ilgili yapılanları, yapılacakları ve analiz raporlarını kamuoyuyla paylaşmalarını bekliyoruz ve İÇKD olarak, sorumluların takipçisi olacağımızı bir kez daha yineliyoruz" diye konuştu.