Uludağ Ekonomi Zirvesi Başladı (7)

İPEK YOLU CANLANIYOR:ÇİN-TÜRK EKONOMİ İLİŞKİLERİNİN YARINI Uludağ Ekonomi Zirvesi İpek Yolu Canlanıyor: Çin-Türk Ekonomi İlişkilerinin Yarını adı altında düzenlenen oturumla devam

İPEK YOLU CANLANIYOR:ÇİN-TÜRK EKONOMİ İLİŞKİLERİNİN YARINI
Uludağ Ekonomi Zirvesi İpek Yolu Canlanıyor: Çin-Türk Ekonomi İlişkilerinin Yarını adı altında düzenlenen oturumla devam etti. Moderatörlüğünü Yönetici-Danışman Cahit Paksoy’un yaptığı oturuma konuşmacı olarak Citibank Genel Müdürü Serra Akçaoğlu, China Road and Brigde Construction Türkiye genel Müdürü feng xıoqıan, Çin AB Ticaret Odası Başkanı Joerg Wuttke, Chinapower Başkan Vekili Liu Xuefeng, Akkök Holding İcra Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü ve China UnionPay Başkanı Wenchao Shi katıldı.
Oturumun moderatörü Yönetici-Danışman Cahit Paksoy, ipekyolunun M.Ö. 200 yılından itibaren dünyada oluşan bir rota olduğunu belirterek, “Çin’in deniz kıyısından İstanbul’a ve oradan Avrupa’ya yayılan, ülkeler arasında gerçekleşen bir ticaret var. Medeniyetlerin gelişmesinde de bu rota büyük önem kazanmış. 16. yüzyıla kadar bu rota devam etmiş. Osmanlının en yukarıdaki noktasında deniz yollarının keşfi ve gemilerin hareket kabiliyetinin uzaklara genişletilmesi ve karadaki vergilerin çok yükselmesi ipek yolunun durmasına neden olmuş” dedi.
Türklerin ipek yolunda önemli rol oynadığını belirten Paksoy, “Ancak Türkler, alıp satan değil, köprü vazifesi görmüşler. Mallar insanların birbirlerini görmeden el değiştirmiş, kültür ve teknoloji değişimi ile karşı karşıya kalmışlar. 16. yüzyıldan sonra duran bu yolun günümüze geldiğimizde yeniden canlanması için projeler başlamış ve devam etmekte” diye konuştu.
“HER İKİ ÜLKENİN BANKACILIK SEKÖTRÜ ÇOK KUVVETLİ”
Oturumda söz alan Citibank Genel Müdürü Serra Akçaoğlu, 100 ülkede bankalarının ve 150 yıldır da Çin’de mevcudiyetlerinin olduğunu vurguladı. Yapılan araştırmaların, 2050 yılında dünyadaki ticaret aktivitelerinin yüzde 80’inin gelişmekte olan ülkelerden geleceği gösterdiğini ifade eden Akçaoğlu, başka bir araştırmaya göre de 2030 yılında dünyadaki en büyük Gayri Safi Milli Hasıla beklentisinin Çin’den olduğunu kaydetti. Akçaoğlu, “Bugüne baktığımızda da 2000’li yılların başlarında Çin ile ticaretimiz, 1 milyar doların altında. 2014 yılında 27 milyar dolar. Tabi bu hiç yeterli değil ama gelişme var. 27 milyar doların büyük çoğunlu ithalat. 3 milyar doların altında ihracat görüyoruz. 2020 yıllında iki ülke arasında 100 milyar dolar hedefimiz var” dedi. Her iki ülkenin en büyük avantajlarından birinin her iki ülkenin bankacılık sektöründe çok kuvvetli olduğuna değinen Akçaoğlu, “Her iki ülkenin kuvvetli olduğuz taraflar var. Altyapı yatırmalarına baktığımızda Çinli yatırımcıların ülkemizde büyük bir iştahı var. Ülkemize baktığımızda yabancı sermayeli firmalar, Türkiye’yi bölge merkezi haline getirmiş durumda. Bizim ihracatımızı artırma alanında baktığımızda gerek tarım gerek ilaç sektörü gerekse katma değeri olan ürünlerde Çin’de büyük potansiyel görüyoruz. Her iki ülkede dünyada parlayan yıldız. Alt yapı, enerji madencilik,bankacılık otomasyon çok önem kazanıyor. Çini iyi tanımamız lazım. Orta uzun vadeli stratejiler yapmak, orta uzun vadeli kar beklentileri içine girmenin önem arz ettiğini görüyoruz” dedi.
“EN FAZLA TİCARETTEKİ DENGESİZLİK ETKİLİYOR”
Akkök Holding İcra Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü ise Çin’in dünyanın en büyük ekonomileri arasında olduğunu hatırlatarak, Çin’in, dünyanın 10 trilyon doların üzerinde GSMH’sı olan bir ülke olduğunu vurguladı. Yeni ipek yolu projesinin daha iyi noktaya gelmesi için atılması gereken adımlar ile ilgili değerlendirmede bulunan Dördüncü, “Geçmişte pek çok savaşlar olmuş, devletler kurulmuş. Bugün yolun eskisi gibi enerjiyi bir uçtan bir uca taşıyarak daha stratejik bir öneme sahip olacağını düşünüyorum. Türkiye ile Çin arasındaki ilişkilere baktığımda biraz üzülerek baktığımı söylemem gerekiyor. Çin’in ihracatı 2.3 trilyon dolar. 2 trilyon dolara yaklaşan ithalatı var. Bizim ülkemizin cari açığının çok önemli kısmı ithalattan geliyor. Aldığımızın sattığımızdan daha fazla olmasından geliyor. Beni en fazla ticaretteki dengesizlik etkiliyor. Türkiye olarak Çin’den daha çok ileri teknoloji ürünleri almaktayız. Bunun karşılığında biz de onlara katma değeri düşük ürünler satıyoruz. Dengelemek adına yapmamız gereken şey katma değeri yüksek ürünler satıyor olabilmemiz gerekiyor” dedi.
“ÇOK PARLAK BİR GELECEK BİZİ BEKLİYOR”
China Road and Bridge Construction Türkiye Genel Müdürü Fang Xiaoqıan ise Türkiye ve Çin’in henüz birbirini çok iyi tanımadığını söyledi. Kapadokya’yı çok iyi bilmeyen Çinlilerin olduğunu belirten Xıaoqıan, “Türk vatandaşlar için de aynı şey söz konusu. Çin çok büyük bir ülke. Çokta uzun tarihsel gelişimi var. Fakat 1970’lerle birlikte Çin’de büyük değişimler oldu. Bu iki ülke aslında ortak bazı dertlere ve ortaklıklara sahip. Misafirperverlik i açısından her ülkenin vatandaşının muazzam olduğunu söylemeliyim. İlişkilere çok önem veririz. Şunu söyleriz. Bir iş yapacaksınız normal ilişkinizin olduğu bir kişiyle yapın’ deriz Çünkü önce birbirimizi daha iyi tanıyalım, sonra güvenelim ve güvenince birlikte iş yapalım. Çok parlak bir gelecek bizleri bekliyor olacak” dedi. İnşaat sektörünün Türkiye ve Çin’de de çok kuvvetli sektörlerden biri olduğuna değinen Xıoqıan, bu bağlamda her iki ülkenin uluslararası çapta rakip olduklarını ifade etti.
“BU YOLDA BİRLİKTE OLDUĞUMUZU UNUTMAMAK LAZIM”
Chinapower Başkan Vekili Liu Xuefeng ise eski ipek yolunun altında bir sır olduğunu dile getirerek, ipek yolunun ülkeler arasında hiç kopmayan bir iletişim sağladığına dikkat çekti. İpek yolunun her iki tarafında yer alan ülkelerin,birbirlerinin eksiklerini tamamlandıklarını söyleyen Xuefeng, ”Globalleşen dünyada mesafeler daha kısalmaya başladı. İpek yolunun canlandırılması için beraber çalışmamamız lazım. Bu yolda birlikte olduğumuzu unutmamak lazım. Sıradan bir tüketici bir bakış açısıyla şunu söyleyebilirim. Türkiye’de çok kalite ürünler var. Deri ürünler ve yiyecek konusunda. Bunları Çin’de göremiyoruz. İlk önce birbirimizi öğrenmemiz lazım. birbirimizi tanıyalım ki bu yolda daha olumlu adımlar atabilelim” diye konuştu. Çin pazarının muazzam olduğuna değinen Xuefeng, Türk işadamlarının, Çinli işadamlarının taleplerini anlayabilirlerse başarılı olabileceklerini belirtti. Turizm konusunda Türkiye’nin çok güzel yerleri olduğuna değinen Liu Xuefeng, “Turizm Türkiye’nin en iyi kartlarında biri. Çinliler Türkiye’ye turizm için gelirlerse, iyi bir deneyim sahibi olurlarsa türkiye’nin turizminin patlamasına neden olacak. Çinli turistler Türkiye’ye gelsinler iyi zaman geçirsinler iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler daha sağlam bir zemine oturacaktır. Birbirimizi zaman içinde daha iyi tanırsak , iki ülke arasındaki ticari ilişki gelişecek” diye konuştu.
“SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR TİCARİ İLİŞKİ DENGESİ”
UnionPay Başkanı Wenchao Shi, Çin olarak Türkiye’den ihracat yaptıklarını ama bunun Türkiye için yeterli olmadığına değinerek, “Ancak elbette ki ticari anlamda cari açığınızı kapatacak kadar ihracat almıyoruz sizden. Bizde aynı şekilde Türkiye’den yapılan ihracatın artmasını istiyoruz. Sürdürülebilir bir ticari ilişki dengesi oluşturursak, iki ülke olarak bunun faydasını görebiliriz” dedi. Geçmişte Çin’in de sorunun cari açık olduğunu söyleyen Wenchao Shi, “Eğer sorunu çözmek istiyorsak atılması gereken adımlar dan biri denge kurmaktır. Çin hükümeti yeni ipek yolunu bir çıkış yolu olarak görüyordu. Bu fikir üzerinden yıllar geçtikten sonra Çin hükümeti bir dizi altyapı çalışmaları yaptı ve İpek Yolu fonu oluşturdu. Türkiye’de yine alt yapı anlamında adımlar atabilirse, bizi ihtiyaç duyuluyorsa, burada olacağız. Bu durumda sermaye akışı kendiliğinden gelecektir” diye konuştu.
“İPEK YOLİ ÇİN’İN GLOBALLEŞMESİNİ SAĞLAYACAKTIR”
Çin AB Ticaret Odası Başkanı Joerg Wuttke ise Avrupa ülkelerinden Çin’den gelen ürünlere büyük bir talep olduğunu ifade eden Wuttke, “Avrupa olarak Çin’e istediğimiz kadar satış yapamıyoruz. İpek yolu bir yanda zorlukları getirse de faydaları da olacaktır. Çin’in globalleşmesini sağlayacaktır. Bu projenin bir kanadına 40 milyar dolar yatırım yapıldı. Boru hatlarına bunun yanı sıra limanlara demiryollarına gidecek paradan söz ediyoruz. Peki neden bunu yapmak istiyorlar? Talebin artırılmasını istiyorlar diyebiliriz. Enerji üretimi alanında özellikle bir çok yüksek teknolojileri var. Daha da ötesine geçmek istiyorlar. Gelecekte mühendislik ve finans sektörlerinde de iddiaları var” dedi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: