Uludere'de İstihbaratın Abd'den Geldiği İddiası

İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, Wall Street Journal Gazetesi'ndeki haberde Uludere'de istihbaratın...

İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, Wall Street Journal Gazetesi'ndeki haberde Uludere'de istihbaratın ABD'den alındığına ilişkin bir bilgi olmadığını, sadece predetör görüntüsü olduğuna ilişkin bilgi olduğunu belirterek, yazının orijinal metninden okunması gerektiğini söyledi.

Üstün, Meclis'te gazetecilerin 34 kişinin öldüğü Uludere olayında istihbaratın ABD'den geldiği yönündeki Wall Street Journal Gazetesi'nde yer alan haberle ilgili sorularını cevaplandırdı. Komisyon olarak daha önce olaya ilişkin Heron görüntülerini izlediklerinin hatırlatılarak, ABD'ye ait predetör görüntülerinden haberleri olup olmadığının sorulması üzerine Üstün, predetör görüntülerini ABD'de bir köşe yazarının 'bana falanca bir kaynak, şöyle bir şey dedi' gibi zayıf bir haber olarak ortaya attığını söyledi. Yazıda bir predetör görüntüsünden bahsedildiğini belirten Üstün, şunları kaydetti:

Reklam
Reklam

"Predetör görüntüsü hangi zamanı içeriyor? Aslında artık kafilenin Irak'tan Türkiye'ye doğru geldiği anı anlatıyor. Oysa bizim izlediğimiz görüntülerde ve Türkiye'nin kontrolünde olan insansız hava aracı görüntülerinde bu zamanın çok öncesinden görüntüler var. Olay anı ve sonrası var. Dolayısıyla böyle bir prodetör görüntüsü olsa bile bizim açımızdan yeni bir veri değil bu. Bu görüntüler zaten bizim elimizde var. Bunu kim çekmiş? TSK'nın kullandığı heronlar çekmiş. O bakımdan yeni bir bilgi gibi sunmak gibi bir yanlış var. İkincisi o haberde istihbarattan bahsetmiyor. Bir görüntü diyor. Prodetörlerin de bir görüntü çektiğini iddia ediyorlar. Bugün gazetelerde manşetler 'İstihbaratı ABD verdi' diye. Bu basın dilinde haberi takla attırmaktır. Haber tam bir takla attırılmış, 'görüntü' olmuş 'istihbarat'. O görüntülerin de ne anlama geldiğini ben anlattım. Zaten o görüntülerin tamamı bizim elimizde var. Yeni ne var ki bir bardak suda fırtına kopartılıyor."

"KİMSE KARNINDAN KONUŞMASIN"

Reklam
Reklam

Türkiye'nin demokratik bir ülke olduğunu, Meclis'in objektif bir şekilde olayı araştırdığını belirten Üstün, "Kim ne iddia ediyorsa, kim ne biliyorsa lütfen karnından konuşmadan direkt olarak bilgisi varsa söylesin. Komisyona iletsin, biz bunu araştırmaya hazırız. Sanki çok önemli bir şey çıkmış gibi dünden beri farklı yorumlarla bunun yansıtılması bizim işimizi zorlaştırır" dedi.

Üstün, söz konusu gazetedeki yazının ana fikrinin, 'bu teknolojileri Türkiye gibi müttefiklerimize vermemiz gerekiyor mu, vermeli miyiz?' olduğunu belirterek, "O yazıyı yazanlar bir adım sonra şunu söyleyecektir; evet bu teknolojiler sağlıklı kullanılmıyor, öyleyse bir bu teknolojileri vermeyelim' diyeceklerdir. Oysa o görüntüleri izledik, gerçekten terörle mücadelede çok etkin kullanılabilecek bir araç, bir enstrüman insansız hava araçları. Dolayısıyla haberin ana teması bu teknolojileri vermeyelim üzerine kurulmuş bir yazı" diye konuştu.

"ORİJİNAL METNİ OKUYUN"

Üstün, söz konusu köşe yazısının orijinal metninden okunmasını da tavsiye etti. Bir gazetecinin, 'insansız hava araçları etkin bir araçsa, o 34 kişi neden bombalandı?' şeklindeki sorusuna ise Üstün, "Onu araştırıyoruz. Rapor bitmeden, raporun içeriği yönünde bizden bir beyan alamayacaksınız dedim baştan beri. Raporla birlikte detaylı görüşlerimizi yansıtacağız" dedi.

Reklam
Reklam

'İstihbaratın ABD'den geldiğini siz kabul etmiyor musunuz? Orada ayrıntılı bir sorgulama da var. Yakın görüntü de verelim diye teklif de sunmuş' şeklindeki soru üzerine de Üstün, şöyle konuştu:

"Bunu diyen önümüze bir bilgi sunar. Bizim elimizde böyle bir bilgi yok. Şu anda medyada geçen 'istihbaratı ABD verdi' denen lafların da ABD'deki yazılar köşe yazısına dayandığını, köşe yazısına baktığımızda da istihbaratın i'sinin dahi geçmediğini, prodetördeki bir görüntüden bahsettiğini, görüntünün de bir istihbarat olamayacağını size aktardım. Kaldı ki o görüntünün de insansız hava aracının çekiminden sonraki bir zamanı ifade ettiğini de açıkladım. Daha fazlası bizim elimizde var. Dolayısıyla ben orada görüntü var mı yok mu merak bile etmiyorum."

"GÖRÜNTÜ İSTİHBARAT DEĞİLDİR"

Görüntünün olmasıyla görüntüyü yorumlamak, değerlendirmek ve bir karar sürecine götürmenin farklı olduğunu kaydeden Üstün, "Prodetördeki görüntünün altında şu şudur bu budur yazmıyor. O görüntünün benzeri bende varsa, ne ifade ediyor prodetördeki görüntü?" dedi.

Reklam
Reklam

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, grup konuşmasında sınır ötesi harekatın siyasi iradenin kararıyla gerçekleştiği ve kararı da hükümetin verdiği yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Üstün, "Biz siyasetçilerin bu tür yorumlarına cevap yetiştirecek değiliz. Şu an İnsan Hakları Komisyonu olarak bir teknik inceleme yapıyoruz. Hatta bu tür erken beyanlardan da bizim komisyonumuzun etkilendiğini, bilgi akışının da yavaşladığını söyledim. Sınır ötesi harekat yetkisi veren de Meclis'tir. Bu mantığı mı çıkaracağız o zaman. Bu oylamayı yapan herkes mi sorumlu? Bunu mu diyeceğiz yani? Böyle bir mantık yürütülebilir mi? Meclis karar almıştır, Meclis hükümete vermiştir. Hükümet de bu yetkinin gereğini yapması için ilgili kurumlara vermiştir. Sayın Başbakanımız bunu açıkladı zaten; 'biz yetkimizi devrederiz, zaman zaman bize sorarlar, zaman zaman sormadan bunu kullanırlar' demiştir. Dolayısıyla o mantıkla yürürseniz, şu anda bu yetkiyi veren veya kararın oluşması için oy veren bütün milletvekilleri sorumludur dememiz lazım ki, bu yanlış bir mantıktır" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

'İstihbaratın kesin olarak ABD tarafından verilmediğini söyleyebiliyor musunuz?' sorusu üzerine Üstün, "İstihbaratı verdi diyenlerin bunu açıklaması lazım" karşılığını verdi.

Genelkurmay'ın 'istihbaratın milli kaynaklardan' alındığına ilişkin açıklamasını teyit edip etmediklerinin sorulması üzerine de Üstün, "Görüntüyle istihbaratı hala karıştırdığınızı görüyorum. İstihbarat artık yorumlanmış ve kesinliğe yakın bir bilgidir. Görüntü ise ham üründür. Bu ürünü değerlendirecek olan elbette yetkililer vardır. Ama bu görüntülerin dışında zaten olayla alakalı istihbarat bilgilerimiz de var. Onlar dosyamızda. Raporu açıkladığımızda zaten göreceksiniz; istihbarat var mı yok mu, nereden gelmiş… Burada bahsedilen görüntü" dedi.

Görüntülerin istihbarat değilse, predetör ve heronların neden Türkiye semalarında dolaştığı yönündeki soruya da Üstün, görüntülerin istihbaratın çok küçük bir bölümü olduğunu söyledi.

"Öyleyse, sadece görüntülerden yola çıkılarak bombalama yapılmamıştır diyorsunuz" ifadesi üzerine Üstün, ABD'de çıkan haber üzerine konuştuğunu daha fazlasının komisyon çalışmalarına engel olacağını söyledi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz