Habertürk TV'de Ciner Medya Grubu Ankara Temsilcisi Muharrem Sarıkaya, Habertürk yazarı Nagehan Alçı ve Bizim TV Genel Yayın Yönetmeni Şaban Sevinç'in sorularını yanıtlayan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ görüşlerini açıkladı. 3 gün önce kendisiyle ilgili bir suikast ihbarı aldığını açıklayan Özsdağ şu ifadeleri kullandı: Benimle ilgili suikast hazırlığıyla ilgili 3 gün önce bir bilgi geldi. Ben gayri resmi öğrendim. Sizden gizleyen makam bunu doğrulamaz.
Özdağ'ın açıklamalardan öne çıkan başlıklar şöyle:
19 Mayıs'ta Anıtkabir'de yürüyüşümüze başladık. Hoca Ahmet Yesevi'nin dergahına Yesi'ye gittik. Yesi'nin sokaklarında yürürken birden karşınıza dev bir anıt çıkıyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün rölyefi bu. Daha sonra kısa Türkiye turu yaptık. Ardından Azerbaycan'a gittik. Zafer Partisi bir Türk dünyası partisi. Azerbaycan, Rumeli, Irak'tan parti üyelerimiz var. Bizim partimizde olanların hepsi Türk. 'Ne mutlu Türküm diyene' diyen herkes bizim partimize üye olabilir. Azerbaycan'a gitmemizin sebebi Azerbaycan-İran geriliminde Azerbaycan'ın yanında olduğumuzu göstermek içindi. Gence'de şehitliğe gittik. Orada ir kadının 15 dakika mezar taşıyla konuştuğunu gördük. Bundan sonra Kerkük'e gideceğiz. Oradaki seçimlerde çok büyük manipülasyonlar var. Biz siyaseti Türkiye'de yapıyoruz ama bütün bölgeyi yakından izliyoruz. Bir taraftan da Türkiye'de ziyaretlerimiz sürüyor. Torbalı'ya giden tek parti Zafer Partisi oldu. Şırnak'ın Silopi ilçesi Çalışkanlar Köyü'ne gittik. Orada 5 şehidimizin mezarlarında dua ettik. Kim Türkiye'de Kürt sorunu var diyorsa gelsin buradaki şehit mezarlarını görsün. Özetle Türkiye ve Türk dünyasını ziyaret etmeye devam ediyoruz. Partimizin Türk dünyasına gitmesi oy almak için değil bir misyonun gereğidir.
Parti kurarken sizin de tanıdığınız bir büyüğümüzü ziyaret ettim. Dedi ki 'Ümit Bey 25 milyon dolarınız var mı?' Bırakın 25 milyon doları, benim 1 milyon dolarım olmadı. Biz şirket kurmuyoruz. Siyasete proje getiriyoruz. Şu ana kadar harcadığımız para gerçekten çok az. Var da harcamıyor değiliz. Bulup, buluşturup harcıyoruz. Kurucular kurulumuzun katkıları ile yapıyoruz. Kitap satıyoruz. Önemli olan ülküyü, projeyi iktidara taşıyacak yapıyı ortaya koymaktır. Biz Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesini 21. yüzyıla taşımanın mücadelesini veriyoruz.
Türkiye kutuplaşmış vaziyette. Suriye'deki Selefi cihatçılar Türkiye'ye gelmiş ve yerleşmiş durumda. Türkiye'de sayısız İŞİD, El Kaide'nin güvenli evleri var. Toplum olağanüstü gergin ve kızgın. Böyle bir ortamda suikastlar dizisi başlayabilir mi? Başlayabilir. Benimle ilgili suikast hazırlığıyla ilgili 3 gün önce bir bilgi geldi. Ben gayri resmi öğrendim. Sizden gizleyen makam bunu doğrulamaz. Benim bir koruma polisim var. Tempo çok yüksek bir kişinin koruma gerçekleştirmesi mümkün değil. İçişleri Bakanlığı'na başvurduk ve hala bize bir cevap gelmedi. Bana milletvekili olduğum halde uyduruk bir gerekçe göstererek silah ruhsatı vermeyi reddettiler. Bunun üzerine Meclis Başkanı'na giderek 'iktidara geldiğiniz günden beri sizin iktidarlarınızdan hiçbir talepte bulunmadım, ama hakkımı istiyorum' dedim. Evraklara bakıp 'haklısınız' dedi. Sonra 1 hafta içerisinde silah ruhsatı çıktı. Evet Türkiye'de tansiyon çok yüksek. Türkiye'yi karıştırmak isteyen dış ya da iç mihraklar böyle bir sosyal zemini çok rahatlıkla karıştırabilir. Türkiye'de 8 milyon yabancı var.
Parlamenter demokrasiyi Zafer Partisi olarak seçimlerden önce düşünmüyoruz. Bu seçimlerle Erdoğan getirdiği sistemle gitmeli. Ondan sonra parlamenter demokrasiye nasıl geçer Türkiye? Yeni parlamentoyla geçer. Türkiye'nin seçimin engellenmesini hedefleyen bir zemine kaymayacağını düşünüyorum. Devlet aklı, toplumsal sağduyunun hakim olacağını, bu seçimi Türkiye'nin çatışmasız aşacağına inanıyorum. Biz 1 sene içerisinde Suriyelileri vatanlarına geri yollayacağız. Avrupa'ya tehdit aracı olarak da kullanmayacağız. Biz Anadolu Kalesi projesiyle 1 senede hepsinin ülkelerine geri dönmesini taahhüt ediyoruz.
İki tane büyük geriye göç hareketi var. Bir tanesi Pakistan'dan Afganistan'a. 4,5 milyon insan geri döndü. Afrika'da 1,5 milyon insan BM denetiminde geri döndü. 8 milyon insanın geri dönmesinden bahsediyoruz. Yeni bir hukuki düzenleme yapmadan yapacağız bunu. Suriye'de iç savaş bittiği zaman geçici koruma statüsü sona erer, geri dönüş esastır, diyor yönetmelik. Suriye'de savaşın bittiğine kim karar verir? Türkiye. Biz Beşar Esad rejimiyle görüşeceğiz. 'Bu insanlar dönüyor, ellerinden tapular alındıysa iade edilecek, evlerine el konulduysa evlerine iade edilecek. Rusya ve Türkiye'nin bu insanlara uluslararası güvenlik sağlamasını taahhüt altına alacağız'. Suriyeliler nereden geldilerse oraya dönecekler. Burada geçici statüleri sona erince sosyal yardımlar kesilecek, ekonomik yardımlar kesilecek. Bizim şu anda kontrolünü yaptığımız yerin yönetimini Esad'a vermemiz lazım öncelikle. İstisnai vatandaşlık yasaya aykırı olarak verilmişse iptal edeceğiz.
Kuvvet komutanları Genelkurmay Başkanlığı'na, Genelkurmay Başkanlığı Milli Savunma Bakanlığı'na bağlı olmakla birlikte doğrudan Başbakan'la görüşme hakkı olacak. Muhakkak askeri yargıyı tekrar oluşturacağız. Jandarmanın müzeye kaldırılan sancağını geri vereceğiz. İstanbul depreme doğru hızla ilerliyor. 20 milyon nüfus. Buranın yeniden yapılandırılması gerekiyor. Özbek ve Türkmen'ler Türk kökenli oldukları için isterlerse vatandaşlığı alıp kalırlar. Biz seçime tek başımıza gireceğiz. Türkiye'nin sanayi yapısının bütün Anadolu'ya yayılması gerektiğine inanıyoruz.