2023 cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda ATA İttifakı'nın adayı Sinan Oğan'ı destekleyen Ümit Özdağ, 2. tura günler kala Kemal Kılıçdaroğlu ile peş peşe yaptığı görüşmeler sonucu desteğini Kılıçdaroğlu'ndan yana açıklamıştı. Bu görüşmeler sürecinde Kılıçdaroğlu ile Özdağ arasında seçimi kazanmaları durumunda gerçekleşecek birtakım anlaşmalar da yapıldı. Özdağ'ın iddiasına göre bunlar arasında MİT Başkanlığı ve İçişleri Bakanlığı'nın yanı sıra 2 bakanlığın daha Zafer Partisi'ne verilmesi vardı. Özdağ kendisinin hangi göreve geleceğini de açıklarken Kılıçdaroğlu ile gizli anlaşmaları olduğunu söyledi.
Ümit Özdağ, seçimlerin 2. tura kalmasının ardından hem Cumhur İttifakı hem de Millet İttifakı ile görüşmeler yürütmüş, seçimlerin ardından sonraki süreçte ise bu görüşmelerde İçişleri Bakanlığı'nı istediğini dile getirmişti. Seçim sürecine dair t24'ten Cansu Çamlıbel'in sorularını yanıtlayan Özdağ, Kılıçdaroğlu ile yaptıkları yazılı mutabakata göre kendilerine 3 bakanlık sözü verildiğini şu sözlerle kaydetti:
"Söz vermek değil, yazılı mutabakatımız var. Biz İçişleri Bakanlığı dahil üç bakanlık ve Millî İstihbarat Teşkilâtı konusunda Kemal Bey'le mutabık kaldık."
Özdağ, "Yani kamuoyuna açıkladığınız yol haritası dışında bir de gizli mutabakat yaptınız. Doğru mu?" sorusuna ise "Var tabii, o açıklanmadı. Ben de şimdiye kadar hiç açıklamadım" yanıtını verdi. Özdağ, MİT Başkanlığı'nın da mutabakata göre Zafer Partisi'ne verileceğini ifade ederken "Ama o sözlü anlaşmaydı. Bakanlıklar yazılı mutabakatta vardı." sözleriyle devam etti.
Özdağ, kendisinin ise İçişleri Bakanı olarak görev yapacağı konusunda anlaşmaya varıldığını belirtti ve şunları söyledi:
"Süreci İçişleri Bakanlığı yönetecekti. Fakat Kemal Bey, zerre kadar oy faydası olmayan altılı masadaki ortaklarının İçişleri Bakanlığı'nın Zafer Partisi’ne verilmesine tepki göstereceğini bildiği için benim bu konuda anlayışlı davranmamı rica etti. “Bunu çok vurgulamayın” dedi. Ben de kabul ettim. Ama ortakları tarafından Kılıçdaroğlu’ndan istenen şey yanlıştı. Kılıçdaroğlu bu seçimi kazanabilirdi eğer ortakları engellemeseydi."
Kılıçdaroğlu'nun, kazanmaları durumunda Özdağ'ın bakan olacağını söylemesinin seçim sonucunu değiştirebileceğini savunan Özdağ şöyle konuştu:
"1 milyon 300 bin oy farkını kapatmak çok zor değildi. Ve Türk halkının en fazla arzu ettiği şekilde sığınmacıların vatanlarına yollanması ve bu konuda da Türk halkı, Zafer Partisi'ne güveniyor, “yaparsa Zafer Partisi yapar” diyor. Bu seçimde bu halkın birinci önceliği olmadı. Değişik nedenlerle olmadı. Erdoğan'ı yollamak en azından muhaliflerin daha fazla önceliği oldu. Ama bu da yanlış şekilde yapıldı. Yanlış yöntemlerle yapıldı. Bugün Zafer Partisi'ne oy veren hiçbir seçmen pişman değil ama vermeyenlerin içinde büyük pişmanlık olduğunu da görüyorum."