"Ümmet Bilinci Konferansı"

 Rabia Platformu Sözcüsü ve gazeteci yazar Abdurrahman Dilipak, "Neden darbe yaptılarsa (Mısır'da) onun şu an hiçbir gerekçesi kalmadı, her şey düne

Rabia Platformu Sözcüsü ve gazeteci yazar Abdurrahman Dilipak, "Neden darbe yaptılarsa onun şu an hiçbir gerekçesi kalmadı, her şey düne göre bugün daha kötü durumda" dedi. ENSAR Vakfı Ordu Şubesi tarafından Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Ümmet Bilinci" konulu konferansta konuşan Dilipak, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Mısır'daki son duruma ilişkin değerlendirmelerde bulunan Dilipak, direnişin artık tek bir meydanda değil, her cuma günü değişik camilerin etrafında sürdüğünü söyledi. Direniş karşısında rejimin baskılarını sürdürdüğünü ifade eden Dilipak, şöyle konuştu. "Bu böyle devam ettiği sürece Mısır'daki halkın tepkisi, öfkesi dinmeyecek. Neden darbe yaptılarsa onun şu an hiç bir gerekçesi kalmadı, her şey düne göre şimdi daha kötü durumda. Batı'nın çifte standardı ortaya çıktı. Demokrasi iddialarının gerçek olmadığı, insan hakları konusunda taleplerinin gerçek olmadığı hatta Nobel Barış Ödülü verdikleri kişiyi bile bir darbeciye çırak yaptılar. Bir darbeye bile 'darbe' diyemediler. Batı, bu anlamda suç üstü oldu. Aynı zamanda içimizdeki bazı hain, iş birlikçileri tanımış olduk. Bu da önemli bir kazançtı. Direniş devam ediyor, talepler değişmedi ve tarihi geriye doğru akıtmak da mümkün değil." - Mavi Marmara olayı - İsrail'in uluslararası sularda "Mavi Marmara" gemisine yaptığı baskına da değinen Dilipak, Filistin'de mazlum Müslümanlara yönelik işlenen cinayetlere karşı çıktıklarını ve çıkmaya da devam edeceklerini vurguladı. Hangi coğrafyada kim bir insanlık suçu işliyorsa karşısında olacaklarına dikkati çeken Dilipak, şöyle devam etti. "Mavi Marmara'nın gayesi, orada bir insanlık trajedisi yaşanıyor bunun sona ermesiydi. Eğer tazminat karşılığı bu ilişkiler düzeletilecekse burada sadace kendimiz için bir şey talep etmiş oluruz. Bizim öncelikli talebimiz oradaki ablukanın sona erdirilmesi. Bu, kırmızı çizgimiz, olmazsa olmazımız. Biz, bunu onlar Yahudi olduğu için ya da bunlar Arap veya Müslüman kardeşimiz olduğu için değil tabi sonuçta kardeşimiz normal şartlarda karşı çıkacağızda ama eğer Müslümanlar orada Yahudilere karşı böyle bir katliam yapmış olsalardı bizim haklıdan yana haksıza karşı olmamız gerekiyordu. Biz, orada Arapçılık, İslamcılık yapmıyoruz. Biz, Müslüman'ız ve Allah'ın emrettiği gibi davranıyoruz. Oradaki bir siyonist dayatmaya karşı mazlum Filistin halkına karşı işlenen cinayetlere karşı çıkıyoruz. Yoksa başka birisi başka bir topluluğa karşı aynı şeyleri yapsaydı, biz o başka topluluğun yanında olurduk." - "Gelişmeler doğru yolda ilerliyor" - Dilipak, Mavi Marmara olayının ardından yaşanan gelişmelerin doğru yolda ilerlediğini belirterek, "Bizim hedefimiz buradaki trajedinin dünyaya duyurulmasıydı. Hedef bu anlamda gerçekleşti. O günden bu güne o günkü gibi bir abluka sürdürülemiyor. Bu da bir ölçüde bütünüyle bizim taleplerimiz yerine gelmese de eskiye göre daha iiyi bir pozisyon söz konusu. İsrail'e karşı birçok dava açıldı ve o katliamdan sorumlu tutulan kişiler birçok Avrupa ülkesine dahi gidemiyor" ifadesini kullandı.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: