“Üniversitelerde yasak, anıtkabir’de bol”

Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimleri ve Başkent Ankara İsrail’in Jerusalem Post gazetesinde yayımlanan geniş bir makaleye konu oldu.

KUDÜS (ANKA) – Atatürk’ün gerçekleştirdiği “büyük değişikliler”e dikkat çekilirken Arap alfabesinden Latin alfabesine geçiş üzerinde durularak, “Bu reformda Atatürk tam başarı sağladı” denildi. Makalede ayrıca, türban üniversitelerde yasakken Anıtkabir’deki kalabalığın arasında çok sayıda başörtülü kadının bulunmasına vurgu yapıldı.

Gazeteci, yazar ve öğretim üyesi Danny Rubenstein imzasını taşıyan makalede Atatürk tarafından gerçekleştirilen, “büyük değişiklikler”in hala geçerli olup olmadığı sorusuna yanıt arandı. Bu çerçevede Ankara ve Anıtkabir’e yaptığı ziyareti anlatan yazar, Anıtkabir’den çok etkilendiğini belirtti.

Reklam
Reklam

-“ANITKABİR’DE ÇOK SAYIDA GELENEKSEL AİLE”-

Anıtkabir’de kendisi ilk şaşırtan unsurun büyük kalabalık ve müzenin dopdolu olduğunu belirten Rubenstein, şunları yazdı:

“Hemem hemen hiç turist yoktu, sadece Türkler vardı ve geleneksel Müslüman başörtüsü kullanan kadınlara bakınca, dindar gibi görünen ziyaretçilerin çokluğu beni şaşırttı. Türk üniversitelerinde kadınların yüzlerini veya başlarını kapatmaları yasak. Halbuki, burada, Ortadoğu’nun laiklerinin en mükemmel örneğinin mezarında çok sayıda geleneksel aile, saygı duruşunda bulunuyordu.”

Anıtkabir’i ziyareti sırasında Atatürk’ün “zarif kıyafetleri”nin de dikkat çektiği belirtilirken “Bugünkü dünyada liderlerinin giysilerinden çok şeyler öğrenmek mümkündür. İran Cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinejad, örneğin, hiçbir zaman kravat takmaz. Bu sadece, Batı’ya bir meydan okuma işareti değil. Çünkü, bize anlatıldığına göre, İran Cumhurbaşkanı, kendisine Hıristiyan hacını anımsatan kravatlardan hoşlanmıyor” diye yazıldı.

“Bir başka ilgi uyandıran bir konu ise, Arap alfabesinden Latin alfabesine geçiştir. Bu reformda Atatürk tam başarı sağladı” diyen yazar, Türkiye’de Osmanlı İmparatorluğu’nda asırlarca kullanılan Arapça yazısının müzelerin dışında görünmediğini belirterek, “O kadar eski bir geleneği değiştirme, aslında silme, cesaretini anlatmak çok zor. Osmanlı İmparatorluğu hükümdarlarınca kullanılan fes ve giysileri kaldırmaktan çok daha anlamlıdır” yorumunu da yaptı.

Reklam
Reklam

Yahudilerin de, Atatürk’ün yaptığı gibi Latin alfabesine geçmesini sağlamaya yönelik girişimlerin yapıldığı, ancak bu girişimlerin başarısızlıkla sonuçlandığını belirten Rubenstein, 80 yıl kadar öncesi kadar bugün konuşulan İbranice’yi modernleştirenlerin de bu yöndeki bir geçişin yapılmasını önerdiklerini ancak bugün bu tür çabaların adeta unutulduğunu kaydetti.

Danny Rubenstein, makalesine son verirken, “Atatürk, laik, Batı’ya dönük bir İslam’ı yaratmak istemişti. Başarılı olup olmadığı henüz belli değil, zamanla anlaşılacak” ifadelerini kullandı.