Üniversiteliler Diyarbakır ve Trabzon'un 100 yıl sonraki halini tasarladı

Dicle ve Karadeniz Teknik üniversiteleri öğrencileri, "Gelecek ve Kent" konulu workshop çalışmasında fikir yürüterek, iki şehrin 100 yıl sonraki yaşam alanları ile mekansal ihtiyaçlarını planladı - DÜ Mimarlık Fakültesinde Dr. Öğretim Üyesi Berivan Özbudak Akça: - "Geleceği hiçbirimiz öngöremeyiz ama geleceğin tasarımlarını oluşturma adına belki de çarkın ilk dişlisi, bu atölyemizden çıkacak fikir olacaktır" - KTÜ Mimarlık Fakültesinde Dr. Öğretim Üyesi Aysun Aydın Öksüz: - "Bu tarz projelerin kurgulanmasının, halkın kentlerin geleceğine dair daha planlı olmasını sağlayacağına inanıyorum"

DİYARBAKIR (AA) - ŞÜKRÜ GÜNDÜZ - Dicle ve Karadeniz Teknik üniversiteleri öğrencileri, "Gelecek ve Kent" konulu workshop çalışmasında, Diyarbakır ve Trabzon'un 100 yıl sonraki yaşam alanlarını ve mekansal ihtiyaçlarını tasarladı.

Workshop çalışmasına her iki üniversitenin mimarlık fakültesinden katılan 7 öğretim üyesi ve 70 öğrenci, Diyarbakır'da bir araya geldi.

Gruplar halinde şehirde gerçekleştirdikleri gezinin ardından öğretim üyeleri ve öğrenciler, kentin 100 yıl sonra fiziksel, sosyal, kültürel değişimler sonucunda yaşam alanlarının nasıl şekillenebileceğine ilişkin plan yaptı.

Reklam
Reklam

DÜ Mimarlık Fakültesinde Dr. Öğretim Üyesi Berivan Özbudak Akça, AA muhabirine, iki farklı coğrafya ve kültürden öğrencilerin yer aldığı çalışma sonucunda somut ürün ortaya çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.

Bir asır sonrası için Diyarbakır ve Trabzon'da belirledikleri problemler üzerinden fikir yürüterek güzel bir çalışma ortaya koyduklarını dile getiren Akça, şöyle konuştu:

"Öğrencilerin geleceğe dair yorum yapabilmeleri için geçmişi iyi bilmeleri gerekiyordu. Bu anlamda her iki şehirde kent gezileri gerçekleştirdik. Aramızda Trabzon'u ilk kez gören öğrencilerimiz vardı. Önce kent için önemli noktaları bir rota oluşturarak gezdik. Bize Trabzon'un kentsel gelişimini anlatan seminerler verildi. Bu doğrultuda 100 yıl sonrası için problemler belirledik. Bu problemler çerçevesinde çözüme ilişkin senaryolar geliştirildi."

Akça, bu kapsamda öğrencilerin hazırladıkları görsellerle kendilerine sunum yaptığını anlattı.

İki farklı kültürde yaşamış mimarlık fakültesi öğrencilerinin kaynaşıp, bu kentler üzerinden geleceğe dair sorunları tartışıp bunlara yönelik çözüm önerisi geliştirmesinin önemine işaret eden Akça, "Geleceğe dair yapılacak çözümde bir çark var. Geleceği hiçbirimiz öngöremeyiz ama geleceğin tasarımlarını oluşturma adına belki de çarkın ilk dişlisi, bu atölyemizden çıkacak fikir olacaktır." dedi.

Reklam
Reklam

- "100 yıl sonra acaba bu iki kentte neler olacak"

KTÜ Mimarlık Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Aysun Aydın Öksüz de çalışmada iki şehrin bir asır sonra nasıl şekilleneceği, farklılaşacağına ilişkin görüşler ortaya konulduğunu belirtti.

Projenin hedefinin bugünü tartışmak olmadığını dile getiren Öksüz, şöyle devam etti:

"Atölyenin temel hedefi, kentin 100 yıl sonra hangi senaryolarla nasıl şekillenebileceğini tasarlamak. Bu şekillenme içerisinde de insanların nasıl yaşamlar sürdürebileceğine dair çözümler bulmak. Kentlerin geleceğine yönelik bu tarz projelerin kurgulanmasının, halkın kentlerin geleceğine dair daha planlı olmasını sağlayacağına inanıyorum. Yapılan çalışma öğrencilere, tasarlama, senaryo yazma, mekan yaratabilme etkinlikleri bakımından çok ciddi katkı sundu."

Öksüz, çalışmanın devamında buna ilişkin kitap çıkarmayı planladıklarını, bunun kentlerin bir asır sonra nasıl senaryolarla şekillenebileceğini anlatmak adına kıymetli olacağına inandığını ifade etti.

- "Bizi daha bilinçli hale getirdi"

Reklam
Reklam

KTÜ Mimarlık Fakültesi öğrencisi Ebranur Yılmaz, yapılan çalışmanın kendilerine büyük katkı sunduğunu belirterek, "Hevsel Bahçeleri'nde tarımsal üretim nasıl artırılabilir, bunları düşündük. Bunlarla ilgili çalışma yapıyoruz. Gelecekle ilgili bir şeyler düşünmek, geleceği tahayyül etmek aslında bizi daha bilinçli hale getirdi." şeklinde konuştu.

DÜ Mimarlık Fakültesi öğrencisi Sedat Aslan da bu çalışmada yer almaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Arkadaşlarımızla bir asır sonra sonra Suriçi'nde turistlerin konaklayacağı alanlar tasarlamayı, tarihi yapıları tamamen ortaya çıkaran bir yaya aksı ortaya çıkarmayı planlıyoruz." dedi.