Ünlü tablodaki o kadın bakın gerçekte kimmiş!

Picasso, Klimt, Modigliani, Matisse ve diğer ünlü ressamların tablolarında gördüğümüz kadınların gerçek hallerini hiç merak ettiniz mi? Hazır olun! İşte meşhur tablolardaki kadınların gerçek halleri...

Pablo Picasso, 17 yıl boyunca eşi Rus balerin Olga Khokhlova’nın portrelerini çizmiştir. İlişkilerinin başlarında Picasso Olga’yı gerçekçi bir şekilde resmetmiş, ancak ilişkilerinin sonlarına doğru portreler sürreal bir hale dönüşmüştür. Picasso sürrealist portreler çizmeye başladıktan sonra, resmedilen kişinin aynı kadın olduğunu anlamak bir hayli zor. Tıpkı Picasso gibi çoğu ünlü ve büyük ressamın resimlerinde kullandığı modeller genellikle sevgilileri, ilham perileri veya eşleridir. Peki birçok ünlü tabloda gördüğümüz kadınların gerçek hallerini, ne iş yaptıklarını, vs. hiç merak ettiniz mi? İşte dünyaca ünlü tabloların gerçek modelleri...

Reklam
Reklam

Gustav Klimt’in modeli Adele Bloch-Bauer

Adele Bloch-Bauer ünlü Bourgeois ailesine mensuptur. Babası Bank Union of Vienna’nın CEO’sudur. Daha 18 yaşında bir sanatsever ve kendisinden bir hayli yaşlı olan Ferdinand Bloch-Bauer ile evlenmiştir. Adele, Gustav Klimt’in 4 önemli tablosu için modellik yapmıştır. Bunlardan en önemlisi aşağıda göreceğiniz Adele Blouch-Bauer’in Portresi I isimli tablodur.

Bu tablonun ilginç bir hikayesi vardır: Adele’nin kocası Adele ile Klimt arasında romantik bir yakınlaşma olduğuna inanıyordu. Klimt’in eşine olan ilgisinin azalmasını sağlamak için Klimt’ten karısının bir tablosunu yapmasını istedi. Bu sayede karısının Klimt ile çok fazla vakit geçireceğini ve zaman içerisinde Klimt’in karısından sıkılacağını düşünmüştü. Klimt tablo için 4 yıl çalıştı ve 100’e yakın taslak çalışma yaptı. Gerçekten bir ilişkileri vardıysa bile bu süre içinde yaşanıp bitmiş olması muhtemel.

Amedeo Modigliani’nin modeli Jeanne Hébuterne

Jeanne Hébuterne özel bir sanat okulu olan Colarossi Akademisi’nde eğitim görmüştür. Burada, modellerini akademi öğrencileri arasından seçen İtalyan ressam Amedeo Modigliani ile tanışmıştır. Kısa süre içinde ikili ilişki yaşamaya başlamıştır, Jeanne Modigliani’nin yanına taşınmıştır ve tablolarında ana model olarak yer almıştır. Modigliani, Jeanne’in yaklaşık olarak 25 portresini yapmıştır.

Reklam
Reklam

Çiftin bir çocukları olmuştur, Modigliani 1920 yılında 35 yaşındayken menenjit sebebiyle öldüğünde Jeanne 2. Çocuklarına hamileydi ve kocasının ölümünün ertesi günü intihar etti. Amedeo ve Jeanne’in kızı ressamın ablası tarafından evlat edinilip yetiştirilmiştir.

Auguste Renoir, Henri de Toulouse-Lautrec ve diğer ressamlar için modellik yapan Suzanne Valadon

Fransız sanatçılar sendikasına kabul edilen ilk kadın olan Fransız sanatçı Suzanne Valadron, bir çamaşırcının evlilik dışı doğmuş kızıdır. Auguste Renoir, Henri de Toulouse-Lautrec ve Edgar Degas gibi pek çok ünlü ressam için modellik yapmıştır. Dance at Bougival ve Dance in the City gibi iki meşhur Renoir tablosunda modellik yapmıştır.

Ancak Henri de Toulouse-Lautrec Suzanne’ye çok farklı bir açıdan yaklaşmıştır: Sanatçının üstte gördüğünüz tablosunda üzgün bir yüze, karanlık ve boş bakışlara ve büzülmüş dudaklara sahiptir. Suzanne’nin çalışmalarını ilk defa gören ve onu resim yapmaya devam etmesi yönünde teşvik eden Toulouse-Lautrec’tir. Ona ressam ismi olan Suzanne’yi veren de Toulouse-Lautrec’tir. Doğduğunda Suzanne’nin ismi esasen Marie-Clementine’dir. Suzanne hala hayattayken başarıyı yakalamış ressamlardan biridir.

Reklam
Reklam

Renoir’in modeli oyuncu Jeanne Samary

Jeanne Samary, Fransız komedi tiyatrosunda oyuncudur. Evlenmeden önce Pierre-Auguste Renoir’in atölyesinin yakınlarında oturuyordu ve sık sık poz vermek için yanına uğruyordu. 1877-1878 yılları arasında Renoir, Jeanne’nin 4 portresini yapmıştır. Bu dört tablonun her biri kompozisyon ve boyut bakımından birbirinden farklıdır. Ressamın en meşhur tablolarından biri olan “Jeanne Samary’nin Portresi” isimli tablosu Moskova’da bulunmaktadır.

Toulouse-Lautrec’in modeli Jane Avril

Jane Avril, Paris Moulin Rouge’da kankan dansçısıydı ve ressam Toulouse-Lautrec’in arkadaşı ve favori modeliydi. Jane, 1889 yılında Moulin Rouge’un ilk açılışında sahne almış ve bir hayli popüler olmuştu. Avrupa’da 19’uncu yüzyılda kankan dansının popüler olmasını sağlayan Avril’dir, daha sonrasında Fransız kabaresinin de aranan dansçılarından olmuştur. Toulouse-Lautrec, Jane’in 15 çizimini ve 20 tablosunu yapmıştır. Onu sadece dans ederken değil, gündelik yaşamında da resmetmiştir.

Alphonse Mucha’nın modeli oyuncu Sarah Bernhardt

Çek ressam Alphonse Mucha, Fransız drama oyuncusu Sarah Bernhardt ile yaptığı iş birliği sayesinde meşhur olmuştur. Bu ilişki Mucha’nın, Gismonda gösterisi için Bernhardt ve Rönesans tiyatrosu için poster çizmesiyle başladı. Son derece popüler olan bu posteri Bernhardt da çok sevdi ve ressamla 6 yıllık sözleşme imzaladılar.

Reklam
Reklam

Bu yıllar boyunca ressam hem tiyatro için hem de Sarah için çok sayıda poster çizdi. Bu posterlerde Mucha kendi kişisel tarzına ait pek çok şey çizdi, mozaik arka plan, süslemeler, ana karaktere ait harika saçlar ve kafasının üstündeki çember bunlar arasındadır.

Salvador Dali’nin karısı, ilham perisi ve modeli Gala Dalí (Elena Diakonova)

Elena Diakonova veya kendisine verdiği isimle Gala, Salvador Dali’den 10 yaş küçüktü. 1919 yılında tanıştıklarında Gala, Fransız şair Paul Eluard ile birlikteydi. Eluard’dan ayrıldı ve ölene kadar 53 yıl boyunca birlikte olacağı Dali ile bir araya geldi.

Gala, Dali’nin karısı, ilham perisi ve modeliydi. Sanatçının bütün mali işlerine o baktı ve sanatta kar edilebileceğini gösterdi. Dali, Gala’nın çok sayıda portresini yaptı.

Pablo Picasso’nun modeli Sylvette David

1950’lerin ortasında Picasso Güney Fransa’da yaşadı ve çalıştı. Bir keresinde gözü atölyesinin hemen tanındaki stüdyonun terasında duran sarışın genç kıza takıldı. Kızın haberi olmadan bir portresini çizdi ve ona gösterdi. Picasso ondan kendisi için modellik yapmasını istediğinde sadece kafasını sallayarak cevap veren bu genç kızın adı Sylvette David idi.

Reklam
Reklam

Picasso ve Sylvette David’in iş birliği sonucunda çok sayıda çalışma ortaya çıktı. Bu çalışmaları David’in sarı saçlarından çok net tanırsınız. Picasso, Sylvette’nin 60’tan fazla resmini çizdi. Bu tablolardan birini Sylvette’ye hediye etti, daha sonra Sylvette bu tabloyu satarak Paris’te oturduğu daireyi satın aldı.

Picasso’nun eşi ve modeli Olga Khokhlova

Rus balerin Olga Khokhlova, Pablo Picasso’nun eşidir. Khokhlova ve Picasso’nun Paulo isminde bir oğulları vardır. 17 yıl boyunca birlikte yaşayan ikili daha sonra ayrılmış, ancak Olga ölene kadar 37 yıl boyunca Picasso’nun karısı olarak kalmıştır. Bunun sebebi Picasso’nun resmileri de dahil mallarının bölünmesini istememesidir. Çünkü ikili evlenmeden önce evlilik sözleşmesi yapmışlardır.

Bu zorlu ilişki Picasso’nun resimlerin de yansımıştır. İlişkinin başlarında yapılan çizimlerde Olga daha gerçekçi bir şekilde görünürken, ilişkinin sonlarında Picasso kendisini daha gerçek dışı bir şekilde resmetmiştir.

Picasso’nun eşi ve modeli Jacqueline Rouque

Jacqueline Rouque, Picasso’nun ikinci eşidir. Picasso kendisini ilk gördüğünde Jacqueline 26, kendisi ise 72 yaşındadır. Tanışmalarından 6 yıl sonra evlenmişlerdir. İlişkileri Picasso’nun ölümüne dek 11 yıl sürmüştür. Picasso, Jacqueline’in 400’den fazla portresini yapmıştır. Herhangi bir modelini veya sevgilisini resmetmesinden çok daha fazla bir sayıdır bu. Picasso’nun ölümü Jacqueline’i çok sarsmıştır ve 13 yıl sonra kendisini vurarak intihar etmiştir. “Jacqueline With Crossed Hands” Picasso’nun çizdiği en meşhur Jacqueline Rouque portrelerinden biridir.

Reklam
Reklam

Henri Matisse’nin modeli Lydia Delectorskaya

Lydia Delectorskaya, Rus tercüman ve Fransız ressam Henri Matisse’nin sekreteridir. Matisse ile, Nice’deki bir otobüs durağında, Matisse’nin bir yardımcı aradığını yazan ilanı okumasının ardından tanışmıştır.

22 yaşındaki Lydia Delectorskaya, Matisse’nin 63 yaşındaki annesinin bakıcısı olmuştur. Daha sonra Matisse onun mükemmel bir model olduğunu fark etmiştir. Lydia bir hemşireydi, Matisse’nin sekreteriydi ve günde 3-4 saat onun için poz verirdi. Yılda 2 defa Matisse ona resimlerinden birini hediye ederdi, bu sayede Lydia’nın çok güzel bir hayatı oldu. Ressamın ölümünün ardından Lydia, Matisse’den kendisine kalan resimleri Hermitage ve Pushkin Eyalet Güzel Sanatlar Müzesi’ne hediye etmiştir.

Marc Chagall’ın karısı ve modeli Bella Rosenfeld

Chagall’ın çalıştığı süre boyunca resimlerinde görünen tek bir kadın olmuştur, o da eşi Bella Chagall’dır. Ressam “Bella ile birlikte olduğumda, yürümüyorum adeta uçuyorum” demiştir. Bellanın yüzünü sanatçının yüzlerce eserinde görmek mümkündür. 1944 yılında Bella’nın ölümünün ardından ressam bir yıl boyunca hiç resim yapmamıştır. Ölümünün ardından bile resimlerinde eşini çizmeye devam etmiştir.

Reklam
Reklam

Raphael öncesi pek çok ressamın modelliğini yapan Jane Morris

1857’de, Jane ve kız kardeşi birlikte bir tiyatroya gittiklerinde ressamlar Dante Gabriel Rossetti and Edward Coley Burne-Jones kendisini fark eder. Her ikisi de Jane’in güzelliğinden çok etkilenir ve onu poz vermeye ikna ederler. Daha sonra kendisine evlilik teklifi yapan William Morris ile evlenir ve ona modellik yapmaya başlar.

Evlenmeden önce Jane çok eğitimli biri değildir, ancak evliliğin ardından özel dersler almaya başlar ve İtalyanca ve Fransızca öğrenir ve piyano çalmaya başlar. Bir düşünceye göre Jane, Bernard Shaw’un Pygmalion oyunundaki Eliza Doolittle’ın bir prototipidir. Yukarıdaki tablo Rossetti’nin 1898 yılında yaptığı “The Blue Silk Dress” isimli tablosudur.

Auguste Rodin’in sevgilisi ve öğrencisi Camille Claudel.

Camille Claudel, kadınların güzel sanatlar fakültelerine girmesine izin verilmediği yıllarda özel Colarossi Akademisi’ne gitmekteydi. Burada, heykel dersleri veren Rodin ile tanışır. Kısa süre sonra öğretmeninin atölyesinde çalışmaya başlayan Camille, Rodin’in modeli, sevgilisi ve ilham kaynağı olur. Eleştirmenler Camille Claudel’in bir heykeltıraş olarak yeteneklerini takdir etmekte ve onun sıra dışı çalışmalarını alkışlamaktadır.

Reklam
Reklam

Camille hayatının son 30 yılını bir akıl hastanesinde geçirir. Yaptığı tüm çalışmalarını parçalar ve birçok yaratıcı fikrini Rodin’in çaldığını iddia eder.

Anahtar Kelimeler: