Bilim insanlarına göre dönüş hızında yaşanan değişimler ne kadar küçük olsa da (günün uzunluğuna etkisi sadece milisaniye), bu değişim yeraltında büyük miktarda enerjinin açığa çıkmasına yol açabilir.
Gazete Karınca'nın haberine göre sismik hareket ve Dünya’nın dönüş hızı arasındaki ilişki geçtiğimiz ay Colorado Üniversitesi’nden Roger Bilham ve Monta Üniversitesi’nden Rebecca Bendick tarafından yapılan çalışmada da vurgulanmıştı.
The Guardian’a konuşan Bilham, ilişkiyi şöyle açıklamıştı: "Dünya dönüşü ve depremetkinliğinin korelasyonu oldukça güçlü. Bu da gelecek sene içerisinde şiddetli depremlerin yaşanabileceğine işaret ediyor."
1900 yılından itibaren büyüklüğü 7 ve üzeri olan depremleri inceleyen iki araştırmacı, Dünya’nın dönüş hızının şimdiki gibi yavaşladığı 5 döneme rastlamış.
Bu dönemlerden sonra ise büyük depremlerin sayısında artışların yaşandığı zaman dilimine girildiğini ortaya çıkarmış.
Bilham’a göre her şey oldukça anlaşılır: "Dünya bize 5 yıl önceden gelecekteki depremler hakkında uyarı veriyor."
Bu bağlantının 2018 yılı için önemli olmasının nedeni ise Dünya’nın dönüş hızında periyodik yavaşlamaların görülmesinin 4 yıl öncesine denk gelmesi.
Ekvator’da etkili olması bekleniyor
2017 yılı içerisinde şu ana kadar sadece 6 büyük deprem görüldüğünü belirten Bilham, gelecek yıl bu depremlere benzer en azından 20 deprem görülebileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Ancak araştırmacılar gün uzunluğundaki azalma ve deprem arasındaki ilişkiyi hala açıkça ortaya koyabilmiş değil.
Bir tahmine göre Dünya’nın çekirdeğindeki küçük değişikliklerin her iki olaya da neden olabildiği yönünde.
Öte yandan gelecek yıl yaşanacağı beklenen depremlerin nerede olacağının tahmini oldukça zor olsa da Bilham, yine de bu değişimden en çok etkilenecek bölgenin yaklaşık 1 milyar insanın yaşadığı Ekvator çevresi olduğu görüşünü taşıyor.