Uşak Üniversitesi’nde Gençlik Ve Şehadet Konferansı

Uşak Üniversitesi Genç Gönüllüler Topluluğu tarafından “Gençlik ve Şehadet” adlı konferans düzenlendi.Mustafa Kemal Paşa Amfisi’nde yapılan konferansa Başbakan Başdanışmanı ve Mavi Marmara Şehidi Furkan Doğan’ın babası Ahmet Doğan, Belediye Başkanı Nurullah Cahan, Rektör Prof. Dr. Sait Çelik, Vali Yardımcısı Halil İbrahim Ertekin, İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Nacar, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Sayın Dalkıran ile Prof. Dr. Cengiz Soykan, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.Konferansın açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Sait Çelik “Gençlik ve Şehadet” isimli konferansa konuşmacı olarak katılan Başbakan Başdanışmanı ve Mavi Marmara Şehidi Furkan Doğan’ın babası Ahmet Doğan’ı üniversitemizde ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Rektör Çelik Batının türedi şımarık çocuğu İsrail’in, İslam dünyasının sırtına saplanmış hançer gibi durduğuna dikkat çekerek “ Ortadoğu’da İsrail’ e kardeş bir türedi devlet daha oluşturmak istiyorlar. Ülkemizin de dâhil olduğu İslam dünyasında akan kanın, dikkatli bir gözle bakıldığında bu proje ile yakından ilgili olduğu görülür. Ülke olarak bu projeyi kabul etmeyip direndiğimiz için bizi hedef seçmişlerdir.”dedi.-Rektör Çelik: “Tarih Mayıs 2010. Büyük bir acı. Tekrar şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Mavi Marmara olayı bizim için İndikatör niteliği taşımaktadır. Eğitim gönüllüsü olarak bildiğimiz hareketin başından, İndikatör niteliğinde Mavi Marmara’ ya karşı, Siyonist rejim yanlısı, katliamı haklı gören açıklama geldi. Böylece şehitlerimizin kanları, küresel güçlerin besleyip büyüttüğü bir casusluk şebekesinin farkına varılmasına vesile oldu. Mavi Marmara’ dan sonrada şehitlerimizin kanı vesilesiyle, dirayetli yönetimimiz sayesinde Siyonist rejim ilk defa özür dilemişti.”Belediye Başkanı Nurullah Cahan ise bu ülkenin tarih boyunca devleti, milleti ve dini adına şehitler verdiğine dikkat çekerek Mavi Marmara şehitlerinin de şehadete erdiklerini söyledi.Konferansın konuşmacısı Başbakan Başdanışmanı Ahmet Doğan ise yaptığı konuşmada Mavi Marmara, Filistin ve Gazze ile ilgili yaşananları aktardı. Mavi Marmara Gemisi’nde yaşamını yitiren oğlu Furkan Doğan’ı ve onun ideallerini anlatan Ahmet Doğan “Bir baba olarak evladımı anlatmak zor. Ama bir şehidi anlatır gibi anlatınca rahat ediyorum. Furkan’ın nezdinde Filistin meselesini ve İsrail’in acımasızlıklarını anlatmak istiyorum. Sizler, gençlerimiz 2010 yılında henüz 13-14 yaşlarındaydınız. Kiminiz bu olayları araştırdı ve biliyor olabilir ama kiminiz ise farkında bile değildiniz. 32 farklı ülkeden yaklaşık 700 kişi Mavi Marmara Gemisi ile yola çıktı. Mavi Marmara Gemisi’ne 6 tane yük gemisi eşlik ediyordu. Bu filo Filistin’e, Gazze’ye insani yardım götürüyordu. İsmi de Özgürlük Filosu idi. Furkan, insani yardım filosunda yer almak için başvurmuştu. Kendisini her zaman mazlumların yanında olacak şekilde yetiştirdiğimiz için başvurduğunu ve gitmek istediğini söylediğinde itiraz etmedik. Gemiye binmek için çok mücadele etti ve başvurusu kabul oldu. Kayseri’den gidecek 9 kişi arasındaydı ve Mavi Marmara Gemisi’ndeki en genç isimdi. 31 Mayıs 2010 tarihinde sabaha karşı İsrail ordusu, uluslararası sularda olan Mavi Marmara Gemisine saldırdı. Furkan gemide fotoğraf ve görüntü çekmekle de görevliydi. Saldırı anında da çekim yapıyormuş, çekim yaparken vurmuşlar. Şehitlik Furkan’ın çocukluk hayaliydi. Furkan şehadetinden sonra pek çok insanın Müslüman olmasına vesile oldu. ”dedi.-Başbakan Başdanışmanı Ahmet Doğan: “Mavi Marmara Gemisine yapılan saldırı sonrası Türkiye’de, sağcı, solcu, inanan, inanmayan, her kesim birlik ve bütünlük içinde tek vücut olmuştur. Ancak Amerika’dan gelen açıklamayla bu bütünlük bozuldu. ”Ahmet Doğan Mavi Marmara Gemisi’ne yapılan saldırının ardından Türkiye’de, sağcı, solcu, inanan, inanmayan, her kesimin birlik ve bütünlük içinde tek vücut olduğunu ancak Amerika’dan gelen açıklamayla bu bütünlüğün bozulduğunun altını çizdi. Ahmet Doğan konuşmasında Filistin ve Gazze hakkında da bilgi verdi. Gazze’ye denizden, karadan ve havadan ulaşımın sağlanamadığını, İsrail tarafından her türlü engellemenin yapıldığını ifade eden Ahmet Doğan, İsrail’in yapmış olduğu haksızlıklara sadece Müslümanların değil, her dinden karşı olan insanlar olduğunu belirterek Filistin’e giderek İsrail buldozeri tarafından öldürülen Rachel Corrie’yi örnek verdi.