Ökten için ilk tören, Beyoğlu Sineması'nda gerçekleştirildi. Beyoğlu Sineması'nda düzenlenen vedaya Ökten’in ailesinin yanı sıra çok sayıda sanatçı dostu da katıldı.
Ökten’in uzun yıllar asistanlığını yapan, son yılların dikkat çeken yönetmeni Zeki Demirkubuz burada yaptığı konuşmada, Ökten’le 25 sene önce ilk karşılaşmalarında, onun Zeki Ökten olduğunu bilmediğini söyleyerek, “Benimle sohbet ederken ‘Sen içerden mi çıktın?’ dedi. ‘Neden öyle düşündünüz?’ dedim. ‘Sen içerden çıkan çocuklar gibi bakıyorsun’ dedi. O gün yalnızlık içinde mahalle arkadaşlarımın benden kaçtığı bir dönemde onun bunu bana sormasıyla asistanlık değil de ağabey kardeşlik gibi ilişkimiz başlamıştı” dedi.
-“BU ÜLKENİN ÇOCUKLARINA İŞKENCE EDENE SELAM VERMEM”-
Demirkubuz şöyle devam etti:
“Ses’ filmini çekmeye karar vermişti ve kimsenin sesini çıkartamadığı bir dönemdi. Gümüşlük’te filmi çekiyorduk. Bir gün akşam üstü kahvede otururken zamanın Milli Güvenlik Konseyi üyelerinden biri geldi ve bize selam verdi, Zeki ağabey başını çevirdi. O zamanlar insanlar bir onbaşının karşısında bile hazır ola geçiyordu. Biz endişelendik film için, Zeki ağabeye söyledik. ‘Ben bu ülkenin çocuklarına işkence edenlere selam vermem’ dedi. Film sonra yarıda kesildi zaten. Zar zor izin alınabildi daha sonra. Sosyalistti. İyi insan olunmadan iyi Beşiktaşlı olunmaz sözünün tam karşılığı bir adamdı. Hayatta tanıdığım en sağlam, son iki günde gördüğüm dirayetiyle hiç aklımdan çıkmayan Güler ablaya güç diliyorum.”
-“İSTANBUL İKİ GÜNDÜR SIRILSIKLAM”-
Tiyatro sanatçısı Rutkay Aziz de, kendisinin vefat etmesi halinde, Ökten’in susma hakkını kullanacağını ama kendisinin az da olsa konuşma hakkını kullanacağını söyledi. Aziz, “Ne acıdır ki şu anda İstanbul'un bir başka köşesinde Ali Taygun da anılıyor. Yine ne kadar acıdır ki farkındaysanız İstanbul iki gündür sırılsıklam… Bir ustaya sormuşlar; 'Senin için tatil nedir?' diye. O da demiş ki; 'Bizler zaten yaşamda tatile çıkmış izinli ölüleriz.' Zeki ve Ali bu izni kısa tuttular. Bu izin içinde barıştan emekten demokrasiden yana tutumlarını vurguladılar. Biz Zeki'siz ve kimsesiz kaldık” diye konuştu.
-RESMİ ÇEVREDEN KİMSE YOK-
Senarist Umur Bugay ise, törende resmi çevrelerden kimsenin olmamasına dikkat çekerek, “Olmaması daha iyi çünkü şimdi o en yüksek rütbede bizleri temsil ediyor. Hayata baktı çok güzel baktı ve bana hep şunu söyledi; ‘bazı insanlar insanların gözüne bakmadan konuşuyor. bunlar sahtekar’. O bunu çok güzel görmüş sinemacılığında da bunu çok güzel yansıttı” dedi.
-“EN İYİ YÖNETMEN”-
İstanbul'da 1941 yılında doğan Ökten, yönetmenliğe 1963'te “Ölüm Pazarı” filmiyle başladı.
Yönetmen ve senarist Ökten, ilk çıkışını ise 1973'te “Bir Demet Menekşe” filmi ile gerçekleştirdi. Yılmaz Güney'in senaryolarını yazdığı “Düşman” ve “Sürü” filmlerinin yönetmenliğini de yapan Ökten, “Sürü”yle, 1979'da Locarno Film Festivali’nde ve 1980'de 10. Uluslararası Antwerp Film Festivali’nde “En İyi Film” ödüllerini kazandı.
Ökten, Kemal Sunal'ın başrolünü oynadığı “Hanzo”, “Şaşkın Damat”, “Kapıcılar Kralı”, “Çöpçüler Kralı”, “Yoksul”, “Düttürü Dünya” gibi komedi filmlerine de imzasını attı. Ökten, 1977 Antalya Film Şenliği’nde “Kapıcılar Kralı”, 1983'te de “Faize Hücum” filmleriyle “En İyi Yönetmen” ödülünü aldı.
Ökten, öğle vakti Teşvikiye Camisi'nde kılınacak namazın ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda defnedilecek.
ANKA