Uyku bozukluğunun neden ve çözümleri

İSTANBUL (İHA) - Zaman zaman herkes uyku bozukluğu yaşayabilir. Ancak bu devamlı bir hal alır ve uykuda fiziki hastalık belirtileri oluşursa muhakkak bir uzman hekime başvurmak gerekiyor.

Uykuda zorluk çekme ya da yetersiz uyku izlenimi bırakan durumun "insomnia" şeklinde adlandırıldığını belirten Doç. Dr. Serdar Dağ, her yaşta görülebilen bu rahatsızlığın belirtilerini, "Uykuya dalmada zorlanma, huzursuzluk, sinirlilik ve genelde depresif olma hali" şeklinde sıralıyor. Dağ, sabahları erken uyanma durumunda hastanın normal olarak uykuya daldığını, ancak çok erken uyanarak tekrar uyuyamadığını söylüyor.

Reklam
Reklam

Uyku ritminin tersine dönmesi durumunun özellikle yaşlı kimselerde çoğu zaman uykusuzluğa çare olarak bilinen ilaçların uygun olmayan bir şekilde kullanılmasına neden olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Dağ, bu rahatsızlığa sahip kişilerin sabahları dalgın olduklarını ve günün büyük bir bölümünü uyuklayarak geçirirken geceleri ise

kesintili olarak uyuduklarını veya uyuyamadıklarını kaydediyor.

En sık görülen uyku problemlerini "gece korkuları, uyku apnesi, narkolepsi" şeklinde sıralayan Dağ; gece korkularının genellikle çocuklarda görüldüğünü ve buna uykuda gezmenin eşlik edebildiğini söylüyor.

Çocuklarda kendi kendine düzelme eğiliminde olan bu hastalık yetişkinlerde ise genellikle psikolojik sorunlarla veya alkolizmle beraber kendini gösteriyor.
Dağ, uyku apnesi rahatsızlığının ise, hava yolu tıkanması veya beyindeki nörolojik hasara bağlı olarak gelişen uyku sırasında nefesin geçici durması ve buna bağlı ani uyanmalar ile karakterize olduğunu belirterek, "Bazen apnenin (uykuda nefes durması) uzaması hastanın hayatını tehdit eder" diyor.

Reklam
Reklam

Dağ, rahatsızlığın, altta başka bir problem yoksa genelde şişmanlarda görüldüğünü ve kilo vermeyle semptomların geçtiğini kaydediyor.

Bir diğer rahatsızlık olan narkolepsinin tekrarlayan uyku nöbetleri ve kas gücünün birden bire kaybolması, yani uyku felciyle ortaya çıktığını ve genellikle uykunun başlangıç dönemini kapsayan bir hastalık olduğunu bildiren Dağ, "Nedeni tam bilinmez. Genelde adolesans veya genç erişkin çağında başlar. Kadınlarda daha fazla görülür" açıklamasında bulunuyor.

Yaşam kalitesini etkileyen bu hastalıkların mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini vurgulayan Dağ, "Tedavi için uyku sorununun hangi türe girdiğini iyi tespit etmek gerekir. Aksi takdirde tedavi uygun sonuç vermez" uyarısında bulunuyor.

Dağ, hastalığın ayırıcı tanısının iyi yapılması gerektiğinin altını çizerek "Örneğin bazı epilepsi türleri (sara hastalığı) bu uyku hastalıkları ile karışabilir. Bunun için gerekli tetkikleri yapılır (örneğin uyku EEG'si). Hastalığın türünü belirleyip tedaviyi etkin yapmak gerekir. Hastalığın tedavisi hastanın yaşam kalitesini arttırdığı için hayati önem taşıyan kötü sonuçlardan korur" şeklinde konuşuyor.

Reklam
Reklam