Uyku efsanelerine kanmayın

Acıbadem Atakent Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Aksu, uyku ile ilgili toplumda ‘doğru’ bilinen ‘yanlışları’ ve bunların yol açtığı sorunları anlattı.

"Gece uyuyabilmek için gündüz çok yorulmalıyım…" "Sekiz saatlik bir uyku ertesi güne hazır olmam için yeterli…" "Öğleden sonra içeceğim kahve ile çayın gece uykuya dalmama olumsuz bir etkisi olmaz…" Toplumda yerleşmiş olan bu tür ‘uyku efsaneleri’ nedeniyle sağlıklı uykudan uzaklaşıyoruz. Bunun sonucunda da hem kalp krizi, beyin felci, diyabet ve obezite gibi ciddi sağlık sorunlarının gelişme riski artıyor hem de gündüz kendimizi dinç ve aktif hissedemiyoruz.

Acıbadem Atakent Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Aksu, uyku ile ilgili toplumda ‘doğru’ bilinen ‘yanlışları’ ve bunların yol açtığı sorunları anlattı

Reklam
Reklam

YANLIŞ: Sekiz saatlik bir uyku ertesi güne hazır olmam için yeterli.

DOĞRUSU: Uykunun dinlendirici olmasını belirleyen iki faktör, süresi ve kalitesidir. Dolayısıyla sadece uykunun süresinin yeterli olması, bu uykunun sizin için iyi ve yeterli olduğu anlamına gelmez. Nitekim bazı geceler 8 saat veya daha uzun uyumuş olsanız bile ertesi gün kalktığınızda kendinizi hâlâ uykunuzu alamamış hissedersiniz. İşte bu tür gecelerde uykunun kalitesi bozuktur.


YANLIŞ: Kaliteli uyku deliksiz uykudur.

DOĞRUSU: Biz aslında uykuya daldıktan sonra uykunun kalitesini ancak sabah uyandığımızda anlarız. Kaliteli uykudan kastımız her uyku döneminin yeterli süre ve oranda yaşandığı uykudur. Yani siz aslında gece çok fazla uyanmasanız da, uykuya çabuk dalsanız da, eğer tüm uyku evrelerini yaşamamışsanız uykunuz kaliteli değildir ve sizi güne hazırlamaz.


YANLIŞ: Gece iyi uyumak için gündüz çok yorulmalıyım.

DOĞRUSU: Yatağa fiziksel olarak ne kadar yorgun girerseniz uykuya dalmanız da o kadar zorlaşır. Çünkü sanılanın tam aksine geç saatte yapılan egzersiz programları ve ağır ev işleri uykuya dalmayı zorlaştırıyor. Bu nedenle, yorucu fiziksel aktiviteleri öğleden önceki saatlerde veya uykudan en az 4-5 saat önce sonlandırmanızda yarar var.

Reklam
Reklam

YANLIŞ: Öğleden sonra içeceğim kahvenin ve çayın gece uykuya dalmama etkisiz olmaz.

DOĞRUSU: Kahve, çay veya kafein içeren diğer içeceklerin uykunun başlamasını bozan etkisi var. Bu etki de 12 saate kadar uzayabiliyor. Yani öğleden sonra alacağınız kafein gece uykuya dalmayı zorlaştırabiliyor. Bu nedenle sabah istediğiniz kadar çay, kahve için ama öğlen saatinden sonra bu tür içeceklerin tüketimini sınırlandırın. Burada önemli bir başka nokta da, kafeinin çok çeşitli gıdalarda bulunduğunu bilmeniz. Örneğin enerji içecekleri, bazı meşrubatlar, hatta bazı hazır gıdalar yoğun miktarda kafein içerebiliyor.


YANLIŞ: Gece uyuyamadığım zaman uyuyana kadar yatakta kalmalıyım.

DOĞRUSU: Gece uyuyamadığınızda ve uykuya dalmakta zorluk çektiğinizde, yataktan kalkmak ve mümkünse başka bir odada 30 dakika kadar başka bir şeyle ilgilenmek, en iyi çözüm. Sonra tekrar yatağa girip uyumayı denemelisiniz. Ama bu durum sürekli oluyorsa, son bir ayın en az 15 gününde böyle bir sorun yaşıyorsanız bir uyku tıbbi uzmanına başvurmalısınız.

Reklam
Reklam

YANLIŞ: Geceyi uykusuz geçirdim ama ertesi gün gündüz birkaç saat uyumak beni zinde tutar.

DOĞRUSU: Geceyi ne kadar uykusuz geçirirseniz geçirin, ertesi gün uyku saatiniz gelene kadar uyumamak, uyku uyanıklık ritminin bozulmaması için önemli. Eğer uykusuz geçen bir gecenin ardından gündüz birkaç saat uyursanız, bir sonraki gece yine uykuya dalmanız çok zor olur. Bu da uyku-uyanıklık ritminin bozulmasına ve uykusuz gecelerin çoğalmasına yol açar.


YANLIŞ: Horlamak herkesin yaşadığı zararsız bir durum.

DOĞRUSU: Horlamak, uykuda nefes durmalarıyla seyreden ve Uyku Apne Sendromu denilen bir uyku hastalığının habercisi olabiliyor. Bir de horlamayla birlikte gündüz uyku hali, halsizlik veya yorgunluk varsa, sabahları uykunuzu almış olarak uyanmıyorsanız, gece terlemeleriniz oluyorsa sizde Uyku Apne Sendromu olma olasılığı çok yüksek. Uyku Apne Sendromu mutlaka tedavi edilmesi gereken bir durum. Aksi taktirde çok ciddi kalp hastalıkları, beyin damar hastalıkları ve hipertansiyon nedeni olabiliyor.

Reklam
Reklam