"Uyursan ölürsün!"

İnanılmaz benzerlik! 4 askerimizin ölümüne neden olan komutan cezası, Nefes filminin olay yaratan içtima sahnesini hatırlattı...

17 Ağustos’ta Türkiye Elazığ’da el bombasının patlamayla 4 Mehmetçiğin kaza sonucu şehit olduğu haberiyle sarsılmıştı. Ancak askerlerin kazayla ölmediği ortaya çıktı. Tim komutanı, nöbette uyuyan askere ceza olarak pimini çektiği el bombasını tutmasını emretti... Mandalı 45 dakika elinde sıkan erin, gücü tükenince bomba patladı... 4 askerimizin ölümüne neden olan cezayı veren Teğmen Mehmet Tümer tutuklandı!

[**

**](https://www.mynet.com/sok-haberde-flas-gelisme-110100467354)

Bu olay, akıllara henüz vizyona girmeyen ancak fragmanı internet sitelerinde binlerce kişi tarafından izlenen Nefes filminin içtima sahnesini getiriyor. Filmdeki yüzbaşı tıpkı Elazığ'daki tim komutanı gibi "Uyursan Ölürsün" mesajını birliğine bakın nasıl anlatıyor...

Reklam
Reklam

[**

**](https://www.mynet.com/trend/sinema-tv)

[**

**](http://aktuel.mynet.com/galeri/kultur-sanat/uyursan-olursun/4134/99970/sayfa/1/)

Taraf Gazetesi'nde Mehmet Baransu imzasıyla yayınlanan haber Türkiye gündemine bomba gibi düşerken, yaşanan olay Levent Semerci’nin ilk sinema filmi Nefes'i akıllara getirdi. Güneydoğu’da bir yüzbaşının komuta ettiği 40 kişilik timin hikâyesini anlatan ve Ekim ayında vizyona girecek olan filmin içtima sahnesi, paylaşım sitelerinde tıklanma rekoru kırmıştı. Tim'den bir askerin uyuduğunu gören komutanın içtima sırasında yaptığı konuşma ile verdiği cezayla 4 askerin şehit olmasına neden olan Teğmen Mehmet Tümer arasındaki fikri benzerlik dikkat çekici.

**İŞTE O ÇARPICI DİYALOG:

Yüzbaşı:** Kamil Ateş sen öldün! Karın var mı?

Asker: Var komutanım.

Yüzbaşı: Lojmanda mı kalıyor?

Asker: Evet komutanım.

Yüzbaşı: Söyle hemen yeni ev arasın. Lojmanda çok fazla tutmayacaklar. Çünkü sen öldün. Anan, baban hayatta mı?

Reklam
Reklam

Asker: Evet komutanım.

Yüzbaşı: İyi cenazeni ona göndeririz. Sen!

Asker: Hakan Atakan, Hatay. Emret komutanım!

Yüzbaşı: Öldün sen Hataylı. Annenizin gözü yaşlı, hüngür hüngür ağlıyor kadın.
Komşularınızın kolları arasında.
Bileklerini ovuyorlar kolonyayla. 'Evladım' diye ağlıyor.
Babanız da ağlıyor.
Göstermiyor ama yıkılmış bir köşeye içten içe ağlıyor adam.
Ama ağzında bir cümle, 'Vatan sağolsun, memleket sağolsun, bir oğlum olsa onu da gönderirim' diye ağlıyor.
Aldılar hepinizi, aldılar.
Gönderdik cenazeleri ailenize, kurşun izlerini silerler, yıkarlar sizi.
Bir güzel de bayrağa sararlar.
Böyle öldü.
En değer verdiğim adam böyle öldü.
Ama uyuduğu için değil, buraya erken gelelim diye.
Koydular helikoptere, gönderdiler memleketine.
Televizyona bile çıkarsınız. 45 saniyeliğine kahraman olursunuz.
Çıkar süslü bir karı, hüzünlü sesle anlatır.
Hekim Bulut, karakol baskınında şehit düştü.
45 saniye.
Sonra da magazin haberleri.
Kahramanca mı savaştınız? Hayır.
Bu adam uyuduğu için öldünüz.
Kızmayın ona.
Kızmayacaksınız.
Kendinize kızın.
Burası bir birlik.
Arkadaşınla hareket edeceksin.
O uyusa bile uyumayacaksın.
Uyurken ölemeyeceksin! Uyursan ölürsün! Ölürsünüz! Sen uyursan herkes ölür.
Bak 'Hazırım' yazıyor.
Neye hazırsınız?
Uyurken ölmeye hazırsınız.
Uyumayacaksınız! Yemeyeceksiniz, dinlenmeyeceksiniz.
Sizin cesetlerinizi, sizin cenazelerinizi ailenize göndertmeyeceğim.
Ölmenizi yasaklıyorum.
Bir kişiyi hata yaparken görürsem yemin ederim kendi ellerimle vururum. Altına da imzamı atarım 'eğitim zaiyatı' diye
Anlaşıldı mı asker?

Reklam
Reklam

Asker: Emredersiniz komutanım

Özgür UĞUR / HABERTURK.COM