Uzay'da tarihi randevu: New Horizons, Plüton'a yakından bakacak

Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi NASA tarafından dokuz yıl önce uzaya gönderilen New Horizons adlı uzay aracı bugün, hakkında çok az şey bilinen cüce gezegen Plüton’a en yakın mesafeye ulaşarak dünyaya fotoğraflar gönderecek.

Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi NASA tarafından dokuz yıl önce uzaya gönderilen New Horizons adlı uzay aracı bugün, hakkında çok az şey bilinen cüce gezegen Plüton'a en yakın mesafeye ulaşarak dünyaya fotoğraflar gönderecek.

Tarihi geçişine hazırlanan New Horizons, dün sabahın ilk saatlerinde gezegene bir milyon 1.6 milyon 600 bin km yaklaştı.

Uzay aracı o kadar hızlı ilerliyor ki, durdurulması mümkün değil. (Nükleer yakıtla çalışan New Horizons, bir yolcu uçağından 100 kat daha hızlı olarak, ışık hızında hareket ediyor.)

Reklam
Reklam

Bu yüzden aracın Plüton'a paralel geçeceği için ayrıntılı fotoğraflar çekmek ve diğer bilimsel verileri toplamak için sadece bir şansı var. Uzay aracının gözlem için sadece bir kaç saati olacağı belirtiliyor.

Dünya'yla Plüton arasındaki mesafe yaklaşık 5 milyar km. Bu nedenle Plüton'dan gönderilen sinyallerin dünyaya ulaşması saatler alacak. Bu yüzden New Horizons, dünyadan gerçek zamanlı olarak yönlendirilemeyecek.

Bilim insanları, New Horizons'a komutlarının daha önce yüklendiğini ve yeni komutlar gönderilmeyeceğin söylüyor.

Uzmanlar, New Horizons'ın Plüton'la randevusunun uzay keşfinde tarihi bir anı temsil ettiğini belirtiyor. Böylece, klasik dokuz gezegenle ilgili "ön keşif” tamamlanmış olacak.

New Horizons en son dünyaya, Plüton'un en büyük uydusu Charon'ın fotoğraflarını göndermişti. Fotoğraflarda uydunun şimdiye kadar açıklanamayan karanlık kutbunun yanı sıra derin çatlaklar ve krateler de görünüyor. Bu fotoğraflarda Charon gri, Plüton da kızıl.

Charon ve Plüton'un çok eski bir çarpışma sonucu oluştuğu ve birçok ortak yönlerinin olması gerektiği düşünülüyor.

Reklam
Reklam

Ancak, projenin yöneticilerinden Alan Stern, "Fakat tamamen ikili bir görüntü var. İki farklı dünya gibi görünüyorlar. Sanki milyarlarca mil uzaklıkta oluşmuşlar gibi. Oysa öyle değil” dedi.

Anahtar Kelimeler: