İSTANBUL (İHA) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, "Kıbrıs'ta iki halkın eşit ve ayrı ayrı söz sahibi olacağı bir anlaşma imzalanması gerekir" dedi.
Denktaş, "Kıbrıs'ı yaşatmak namus meselesidir. Uzlaşma gösterdiğimiz için bütün dünya bizi okşuyor. 'Şimdi anladık, uzlaşmayı Rum tarafı istemiyormuş. Onları kınıyoruz' diyorlar. Ama Rum idaresini meşru hükümet kabul ettiler" şeklinde konuştu.
İstanbul Barosu'nun Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampusu'nde düzenlediği "Son Gelişmeler Işığı'nda Kıbrıs" adlı panele, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Süheyl Batum, Prof. Dr. Sevin Toluner, Yeditepe Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haluk Ülman, Yeditepe Üniversitesi Kamu Yönetimi Başkanı Prof Dr. Hasan Köni konuşmacı olarak katıldı.
Panelde konuşan Rauf Denktaş, Kıbrıs'ta iki halkın eşit ve ayrı ayrı söz sahibi olacağı bir anlaşma imzalanması gerektiğini belirterek, 1960 yılından bu yana Kıbrıs'ta yaşananları değerlendirdi. "Kıbrıs yapay bir anlaşmayla Yunan'a bırakılsın denemez" diyen Denktaş, "Ben Kıbrıs meselesini anlatırken 1960 anlaşmasını dile getiririm her zaman. 'Bu meselenin temeli uluslararası anlaşmalardır, hukuktur' diye söze başlarım. Buna karşılık bana 'Kıbrıs hukuki değil, siyasi bir meseledir. Kıbrıs treni AB'ye gidiyor, artık trene atlayın' diyorlar. Eğer hukuki hak varsa ve birileri size 'Unut, biz siyasi kararı verdik' diyorsa, demek ki sizin hukuki hakkınız gasp ediliyor. 1964'te Kıbrıs Türkleri toplu mezarlara gömülürken, 103 köy yakılıp yıkılırken, Türkler bir yerden diğer tarafa gidemezken, yüzde 30'dan fazla olan bölge yüzde 3'e indirilirken, 11 yıl sıkıntılar devam ederken, Rum idaresine insan hakları demokrasi nerede demeyenlerin, kendi çıkarları açısından bir bildikleri vardır. İnsan haklarını gasp edenler, meşru Kıbrıs hükümeti olarak her yerde kabul görüyorlar. Çünkü Kıbrıs'ı Yunan'a verme planı devam ediyor. Bağımsızlıktaki haklarımıza sahip çıkmak suç oldu, uyuşmazlık oldu. Bugün bize Annan Planı'nı kabul edin diyen Amerika ve İngiltere'nin planı Kıbrıs'ı Yunan'a vermekti. Bugün de hala aynı plan devam ediyor" dedi.
Türkiye'nin uluslararası anlaşmalarla aldığı stratejik hakkının ortadan kaldırıldığını belirten Denktaş, "Neticede bir oldu bittiyle karşı karşıya bırakıldık. Türkiye, 'Annan Planı'nı kabul edelim' dediği gün ben ne yapacağımı bilemedim. Karşı propagandaya başladım. Ama biz 40-50 yıldır halkımıza 'Türkiye ne derse odur' diyoruz. Evet deme yoluna gittik. Evet denirse Türkiye'nin önünden bütün engeller kalkacak sanıldı. Sonuçta Türkiye'ye 10-15 yıl yürüyeceksin, ama istediğini verip vermeyeceğimizi o gün söyleyeceğiz dendi. Şimdiden Ermeni sorununu konuşmaya başladılar. Kıbrıs'ı koy bakalım önümüze diyorlar" şeklinde konuştu.
"KIBRIS'TA TÜRKLER'E KARŞI 40 YILLIK HAKSIZLIK DEVAM EDİYOR, AVRUPA ADALETİ VE İNSAN HAKLARI NERDESİN?" Artık bütün dünyanın kendilerini okşadığını söyleyen Denktaş, "Şimdi anladık, uzlaşmayı Rum tarafı istemiyormuş. Onları kınıyoruz, diyorlar. Rum idaresine 'Meşru hükümetsin' dedikten sonra, artık ne diye taviz versinler. Alkışlar alıyoruz. Çok güzel havalar oluşturuldu. Bol bol hava alıyoruz. Diyorum ki uzlaşmadan yana olduğumuzu ispat ettik. Hangi uzlaşmayı istiyoruz? Kırmızı çizgi nedir? Bağımsızlıktan vazgeçerek uzlaşma mı yapacağız? Halkımızı koloni idaresinden devlete yükselttik. Kıbrıslılar istemiyormuş. Üç beş soysuzun söylediği ile Anadolu Kıbrıs'ı mukayese edemez. Bu devleti yaşatmak namus ve şeref meselesidir. Dünyaya açık konuşmak zamanıdır. Eşitlik Kıbrıs'ın kaderinde ayrı ayrı söz sahibi olan halklar arasında kurulacaktır. Eğer Kıbrıs görünecekse, Rum'un gün gelip 'Bu anlaşma olmadı' diyerek yırtıp atacağı bir anlaşmaya bizi mahkum etmeyin" açıklamasında bulundu.
Basın mensuplarının, "Avrupa Parlamentosu" ve "Kıbrıs Türkleri'ne mali yardım öngören karar tasarısı ve veto" ile ilgili sorularını yanıtlayan Denktaş, "Şaştınız mı? Ben şaşmadım. Hayret etmedim. Beklediğim şeylerdir bunlar. AB yaptığı yanlışı düzeltmedi. 'Kıbrıs'ta iki halk var. İki bağımsız devlet var. 'Bunlar eski ortak, Kıbrıs'ta hiç bir zaman meşru hükümet hakkınız değil' demedi. Sen onu bütün Kıbrıs'ın meşru hükümeti diye alırsan haksızlıklar sürmeye devam eder. Kıbrıs'ta Türkler'e karşı 40 yıllık haksızlık devam ediyor. Avrupa adaleti ve insan hakları nerdesin?" dedi.
Denktaş, halkan yoğun talep gelmesi durumunda da Cumhurbaşkanlığı'na aday olmayacağını da sözlerine ekledi.