Uzmanlardan kansızlık uyarısı

Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) Eskişehir Bölge Hastanesi Hematoloji Uzmanı Vahap Aslan, kansızlığın unutkanlık, aşırı sinirlilik, el ve ayaklarda uyuşma, denge kaybı, bazen de şuur bulanıklığı ile kendini gösterdiğini söyledi.

Vahap Aslan, yaptığı açıklamada, halsizlik, yorgunluk, çarpıntı, nefes darlığı, baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, saç dökülmeleri ve tırnaklarda çabuk kırılma ve düzleşmenin kansızlığın en önemli belirtileri olduğunu belirterek, "Hastanın yüzü, avuç içi ve göz kapağının iç yüzü soluk görünümdedir. Kansızlık doğurganlık çağındaki kadınlarda daha sık görülür. Ülkemizdeki kadınların yaklaşık üçte birinde demir eksikliğine bağlı kansızlık görülmektedir. Bunun nedeni, adet kanamaları ve sık yapılan doğumlardır. Ayrıca, gebe ve emzikli kadınlarda da kansızlık görülmektedir. Bu durumdaki kadınlara, kansızlık gelişmemesi için demir içeren ilaçlar verilmelidir. Çünkü, annede kansızlık varsa bebeğin anne karnındaki fiziksel ve zihinsel gelişimi olumsuz olarak etkilenebilmektedir" dedi.

Reklam
Reklam

Doğurganlık çağındaki kadınların yılda bir kez demir eksikliğine bağlı kansızlık açısından incelenmeleri gerektiğini kaydeden Aslan, "Bu tür hastalara ağızdan demir içeren ilaçlar verilmelidir. Kansızlığın tedavisinde çok özel durumlar dışında kan naklinin yeri yoktur. Enjeksiyon şeklinde uygulanan demir çeşitlerinin de yan etkileri görülebildiğinden tercih edilmezler" diye konuştu.

Hematoloji Uzmanı Vahap Aslan, kansızlığın bazen kanserlerin ilk bulgusu da olabildiğini ifade ederek, şunları söyledi;

"Bu sebeple kansızlığı olan hastalarda bunun sebebi mutlaka araştırılmalıdır. Bunun yanında hemoroidler ve mide ülserleri başta olmak üzere her türlü kanama kansızlıkla sonuçlanabilmektedir. Bu durumlarda kaybedilen kan miktarı fazla olduğunda, hastaya acil olarak müdahale edilmesi gereklidir. Kansızlık gelişiminde beslenmenin önemi oldukça fazladır. Başta kırmızı et olmak üzere yeterince hayvansal gıda alamayanlarda sık gelişmektedir. Özellikle gelişme çağındaki çocuklara bu tür gıdaları tüketmeleri önerilir. En önemli demir kaynaklarından biri de anne sütüdür. Bu sebeple yeni doğan çocukların en az 6 ay süre ile emzirilmeleri önerilmektedir. Erken sütten kesilen çocuklara ise demir desteği verilmelidir".

Reklam
Reklam

Aspirin ve anti-romatizmal ilaçların da uzun süre kullanılması sonucu demir eksikliğine bağlı kansızlıkların görüldüğünü kaydeden Aslan, "Bunun sebebi, bu ilaçların mide-bağırsak mukozasını tahriş ederek küçük küçük kanamalar oluşturmasıdır. Bu ilaçları uzun süre kullanan hastaların periyodik olarak kan sayımlarının yaptırmaları gerekir. Kansızlığın bir diğer nedeni de vitamin B12 eksikliğidir. Gıdalarla alınan vitamin B12'nin yeterince emilememesi sonucu oluşur. Halsizlik, yorgunluk, nefes darlığı, çarpıntı gibi bulguların yanında unutkanlık, aşırı sinirlilik, el ve ayaklarda uyuşma, denge kaybı, bazende şuur bulanıklığı ile kendini gösterebilir. Bu hastalara erken dönemlerde vitamin B12 verilmesi tedavide başarı şansını artırmaktadır. Bu durum daha çok 40 yaş üzerinde kişilerde görülmektedir" şeklinde konuştu.

Anahtar Kelimeler: