Sosyal Destek Kampanyası kapsamında Sosyal Destek Gönüllüleri tarafından düzenlenen "Verem ve Verem Savaş" konulu konferans, Atatürk İlköğretim Okulu'nda yapıldı. Yoğun bir katılımın ve bayan izleyicilerin çoğunlukta olduğu konferansın açılışında konuşan Vali İsa Küçük'ün eşi Emine Küçük, geçtiğimiz yıldan bu yana vatandaşlarla en geniş biçimde temas ve iletişim kurarak ve onların karşılaştıkları sorunları tespit ederek çözüm yolları bulmak için çalıştıklarını ifade etti.
Tedbir alınmazsa gelecekte Osmaniye açısından çok önemli sağlık sorunu olarak herkesi yoracak bir hastalık olarak gördükleri verem hakkında vatandaşları bilgilendirmek amacıyla bu konferansı düzenlediklerini belirten Küçük, "Genel olarak bu sinsi hastalık hakkında hepimizin birazcık da olsa bilgi sahibi olduğunu biliyorum. Bu sorun hepimizi, çocuklarımızı bile tehdit eden bir düşman ise o sinsi düşmanı iyi tanımalı, onu ortaya çıkaran sebepleri, onunla mücadele etmenin yollarını ve yöntemlerini iyi bilmeliyiz. Şunu unutmamalıyız ki verem hastalığı sadece doktora gidince tedavi edilerek yok edilecek bir hastalık değildir. Birey ve toplum olarak bu hastalıkla mücadele etmeli, bu alanda görev alan sağlık çalışanlarına mutlak destek vermeliyiz. Bu hastalık ilimiz genelinde her yıl ortalama 150 kişilik bir artış göstermektedir. Hastalığın bulaşıcı özelliğinden dolayı, 1 hastanın 10 veya 20 kişiye bulaştırma riski dikkate alındığında, tehlikenin büyüklüğünü görebiliriz. Biliyoruz ki hastalık mutlak surette doktor kontrolünde ve yetkili bir sağlık kuruluşunda tedavi edilebiliyor. Bununla beraber hastalığın ortaya çıkışı, sinsice saklanması ve hızlı yayılma özellikleri dikkate alındığında konunun toplumsal, ekonomik ve psikolojik boyutları olduğunu da görüyoruz. Toplum olarak bize, bu hastalıkla özellikle bu alanlarda topluca mücadele etme görevi düşmektedir." dedi.
Verem Savaş Dispanseri'nde görevli Dr. Yüksel Oğuz ise, veremin öksürükle bulaşan bir enfeksiyon hastalığı olduğunu belirterek, "Genel olarak öksürükle bulaşan verem kan, yeme-içme, cinsel ilişki, tokalaşma ve elbiseler yoluyla bulaşmıyor. Veremde risk grubunu, veremli hastanın ailesi, veremli hasta ile 72 saatten uzun bir süre aynı ortamda kalanlar, küçük çocuklar, cezaevlerinde kalanlar, bağışıklık sistemi zayıf olanlar oluşturuyor. Vücut direnci güçlü olanlar hastalığı kolay yenebiliyorlar. Veremin belirtileri ise balgam, gece terlemesi, öksürük, zayıflık, ateş, nefes darlığı, yan ağrısı, balgamdan kan gelmesi şeklinde ortaya çıkıyor. 2-3 haftadan uzun süre bu belirtilerin görülmesi halinde hastanın mutlaka Verem Savaş Dispanseri'ne başvurması gerekiyor" diye konuştu.
Osmaniye'de Verem Savaş Dispanseri'nin Raufbey Mahallesi Metin Tamer Sitesi arkasında olduğunu ve verem tedavisinde kullanılan ilaçların tamamen ücretsiz olarak verildiğini ifade eden Dr. Oğuz, konferans bitiminde katılımcıların sorularını yanıtladı.
(İHA)