Acı olay, geçen cuma gecesi saat 23.00 sıralarında, Konak ilçesi Güney Mahallesi 1158 Sokak'ta meydana geldi. 5 aylık hamile Sezen Ünlü, sokakta yürüdüğü sırada arkasından gelen Anıl Yolum tarafından bıçaklandı. 16 bıçak darbesi alan Ünlü, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Anıl Yolum ise, sevk edildiği adliyede tutuklandı.
Cinayetin ardından isyan eden baba Serdar Ünlü'nün anlattıkları ise, Sezen'in yaşadığı dramı ortaya çıkardı. Acılı baba, karnındaki bebeğiyle ölen kızının, kati zanlısının cinsel saldırısı sonucu hamile kaldığını, bu nedenle dini nikah kıyarak birlikte yaşamak zorunda bırakıldığını söyledi. Katil zanlısı Anıl Yolum ise ifadesinde, "İki aydır sorunlarımız vardı. Konuşmak için gittim. Eşime ait sosyal medya hesabında, başka kişilerden gelen mesajları gördüm ve sinirlendim. Bundan dolayı aramızda tartışma çıktı. Sonra eşimi bıçakladım ve olay yerinden kaçtım" dedi.
Baba Serdar Ünlü, kızının mezarını ziyaret edip, gözyaşı söktü. Vasiyeti üzerine kızının kornealarını bağışlayan baba Ünlü, "Kızımı kendi ellerimle gömdüm. Allah bunların belasını versin, bu cana kıyanların Allah belasını versin. Kızımın gözlerini bağışladık. Bana, 'Baba, eğer ben ölürsem benim organlarımı bağışlayın' diye vasiyeti var kızımın. İnşallah kızımın gözleriyle başkaları görür dünyayı, kızım göremedi bari başkaları görsün. İnşallah cennette yatar" dedi.
Ünlü, kızının hayat dolu bir insan olduğunu, çevresindeki herkes tarafından sevildiğini anlatarak, "Hayat doluydu benim kızım. Aslında dertli biriydi. Annesiz büyüdü. Onu halası büyüttü. Ancak derdini anlatmayan bir insandı. Kızım anne şefkati görmedi ama halası onun annesi oldu. Hiçbir zaman şikayetçi olmadı. Benim kızım okuyordu, sağlık meslek lisesine gidiyordu. Hemşire olup, hastalara bakacaktı. Devlete, millete faydalı bir insan olacaktı. Olmadı. Yapma kızım, etme dedim. Bu adamla evlenme, bu adam senin sonunu getirir dedim. Böyle sevgi mi olur, böyle kıskançlık mı olur" şeklinde konuştu.
Serdar Ünlü, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Bu çocuk kızımı taciz ve tehdit ediyordu. Kızımın çıplak fotoğraflarıyla şantaj yapıyordu. Kızım da tehdit ve şantajla evlendi. Ben yapma desem de, kızım evlendi. Kızıma, 'Evlenmezsen kardeşini öldüreceğim' diyordu. Bana da telefonda, 'Senin oğlunu öldüreceğim' dedi. Kızımı dövdü. Kızımı birçok defa uyardım, ancak beni hiç dinlemedi. Mahallede düğün yaptık.
Ablamın kızı gittiğinde önce göstermemişler. Yeğenim ısrar edince göstermişler, kızım işaretle 'beni alın' demiş. Hemen gidip kızımı aldım. Gözleri, beli ve bacakları mosmordu. Darp raporu aldık ve şikayetçi olduk. Çocuk hakkında uzaklaştırma kararı verildi ancak karara rağmen bu olay meydana geldi."
Yeğenini 1.5 yaşından itibaren büyüten ve Sezen'in 'anne' diye hitap ettiği hala Saniye Gevşekler ise, "Sezen, 'yapma annecim' dedim. Dinlemedi; 'Anne, sizin bildiğiniz, bilmediğiniz şeyler var' dedi. 'Senin okuman lazım. Hemşirelik okuyorsun, yapma Sezen'im' dedim. Benim kızım onlarda yaşamaya başladı. Sonra bu adam, kızıma her yerde dayak atmaya başlıyor. Sonra kızım, korkudan okula bile gitmemeye başladı. Çok korkuyordu çocuğum. Mecbur bıraktılar bizi. Benim çocuğum hemşire olmak istiyordu, benim bebeğim daha çok küçük. Benim kızımın 17 yaşına girmesine 4 ay var. 16 yaşında benim çocuğum, her yaşı için bir bıçak sokmuş" dedi.
Sezen'în mezaeına hamileliği için aldığı elbiseyi serip, feryat eden Gevşekler, "Annesi, Sezen'i 1,5 yaşındayken hastanede bırakıp, gitti. Ben annesiyim. Benim içim yanıyor, benim içimde yangın var. Ben evimde oturamıyorum. Kadınlara kalkan eller kırılsın. Duysun beni tüm erkekler, kadınlara kalkan eller kırılsın. Bana Sezen, ölmeden önce 'Anne ben artık çok korkuyorum' dedi. Hepimiz mahvolmuş durumdayız" şeklinde konuştu.
DHA