ANKARA (İHA) - Bakanlar Kurulu toplantısının ardından, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, basın mensuplarının sorularını cevapladı.
Bakan Şahin, vakıflarla ilgili düzenlemelerin neler getirdiği ve azınlıkların taleplerinin tam olarak karşılanıp karşılanmadığı sorusu üzerine, cemaat vakıflarının mülk edinmesiyle ilgili olarak, bundan önceki hükümet döneminde 1, kendi hükümetleri döneminde ise 2 değişiklik yapıldığını hatırlattı. Türkiye'de 161 cemaat vakfı bulunduğunu ve bunların mülk edinmesiyle ilgili herhangi bir engel olmadığını vurgulayan Şahin, cemaat vakıflarından ve AB'den zaman zaman uygulamayla ilgili şikayetlerin geldiğini hatırlattı. Bu tasarının, bu şikayetleri büyük ölçüde gidereceğini vurgulayan Şahin, tasarının, Türkiye'de yeni vakıf kurulması ile ilgili sorunları da ortadan kaldıracağını bildirdi. Vakıf kurma ile ilgili vatandaşları caydırıcı nitelik taşıyan bazı yasal düzenleme ve uygulamalar bulunduğunu tespit ettiklerini anlatan Şahin, vatandaşları caydırmak değil, teşvik etmek gerektiğini belirterek, tasarının bu yaklaşımla hazırlandığını ifade etti.
Tasarıda, 3. şahıslara ait gayri menkullerin cemaat vakıflarına devri ile ilgili bir düzenleme içerip içermediği sorusu üzerine, bir başkasının adına kayıtlı olan bir taşınmazın ondan bir yasal düzenlemeyle alınmasının, mülkiyet hakkının özüne müdahale anlamına geleceğini ifade eden Şahin, "Herhangi bir vakfın benim adıma tescil edin dediği bir gayrimenkul, bir özel şahsın adına kayıtlıysa iyi niyetli 3. şahısların hakkı korunmaktadır. Dolayısıyla 3. şahısların mülkiyetinde olan gayri menkullerin azınlık vakıflarına geçmesi sonucunu doğuran bir düzenleme içermiyor. Bu konuda talepte bulunanlar da bu yasal mevzuatı bilmelidir" şeklinde konuştu. Şahin, Hazine'ye ait malların vakıflara geçmesi ile ilgili bir maddenin ise tasarıda bulunduğunu bildirdi.
Şahin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Perşembe günü açıklayacağı terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan'la ilgili kararın, Bakanlar Kurulu'nda ele alınıp alınmadığı sorusu üzerine, bu konuyu hiç görüşmediklerini belirtti. Şahin, şu anda gerçekleşen bir durum olmadığını söyledi.
Şahin, Futbol İstihbarat Teşkilatı kurulması ile ilgili çalışmalara ilişkin bir soru üzerine bu konudaki çalışmanın bir emniyet mensubu tarafından Futbol Federasyonu ile işbirliği içinde yürütüldüğünü kaydetti.
Şahin, Mali Suçları Araştırma Kurumu'nun yeniden yapılandırılmasının gerekçesi ile ilgili bir soru üzerine ise şöyle konuştu:
"Bunun uzun bir gerekçesi var. 4208 sayılı kanun, tüm yükümlülük ihlalleri için hürriyeti bağlayıcı ceza öngörmektedir. Bunun yanında yeni hazırlanan kanun tasarısı, aykırı davranışların cezalandırılmasında ikili bir ayrıma gitmekte ve bazı yükümlülüklere ilişkin olarak idari para cezası uygulaması benimsenmektedir. Ayrıca bu tasarıyla terörle mücadele amacını güden mevzuatta terörizmin finansmanını açıkça suç sayan düzenlemeler bulunmadığından, Terörle Mücadele Kanunu'nda değişiklik yapılarak teröre maddi destek ve kaynak sağlanması suç olarak tanımlanmaktadır."