Vali Koçak; “geldiğim Günden Beri Jeotermali Takip Ediyorum”

Aydın Valisi Ömer Faruk Koçak, Aydın’da göreve başladığı günden itibaren jeotermalle ilgili yaşanan tartışmaları yakından takip ettiğini belirtti.Aydın’ın jeotermalle tanışmasının ardından bir heyecan oluşmuş olduğunu ve zamanla bazı tartışmaların gündeme geldiğini belirten Vali Koçak, “ilk başta yaşanan heyecan belli süre sonra endişeye dönüşmüş ve bu durum şuan kamplaşmaya doğru gidiş var. Kamplaşmadan uzak, kamunun menfaatine düşünen kişi ve kurumların bu yönde çalışma yapması gerekiyor. Jeotermal konusunda yaşanan tartışmalarla bağlantısı olmayan ya da herkesin içinde olduğu kurum veya kurumların bu çalışmayı yapması gerekir. Böyle bir çalışma yapmayı düşünüyoruz. Modeli netleştirmek üzereyiz. Acele edilecek kadar vaktimiz yok. Acele edersek sorun kronikleşir ve daha kötü hale getiririz. Öncelikle güveni tesis edecek bir çalışma yapmalıyız. Herkes işin içinde olacaksa bir heyet oluşturularak bu çalışma yapılabilir. Bu heyetin ne kadar ehil olduğu tartışılabilir. İkincisi tamamen uluslararası kabul görmüş kimseyle bağlantısı olmayan tarafsız bir kuruma yaptırılabilir. Bunun maliyetini kimin karşılayacağı önemli olur. Bu maliyetin paydaşlar tarafından paylaştırılabilir. İkinci modele yakın duruyoruz. Bir fon oluşturulması ve paydaşları davet edebiliriz” dedi.“Jeotermalin kullanımı çeşitlendirilmeli”Önemli bir kaynak olan jeotermalin kullanım alanının çeşitlendirilmesi gerektiğini kaydeden Koçak, şöyle konuştu: “Jeotermal kaynakları açısından Türkiye’nin en zengin iliyiz. Bu kaynağı tek yönlü kullanıp sadece elektrik üretiyoruz. Kapasitemizi değerlendirdiğimizde burada konut ısınması, sanayide kullanılması, soğutma ve ısıtmada, seracılıkta olmak üzere entegre bir şekilde kullanıldığında bölgeyi bile değiştirebilecek kapasiteye sahibiz. Şuan tek yönlü kullanılması değişik yönlü kullanılmayacağı anlamı taşımaz. Bunun da oluşturulacak rapora konularak yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor. Bir yol haritası belirleyeceğiz. Acele etmeyeceğiz. Jeotermal bizim zenginlik kaynağımız, refah kaynağımız. Refahımıza ve mutluluğumuza hizmet edecek hayat kalitemize yükseltecek bir kaynakken mutsuzluğumuza sebep olan kaynak olmamalı”