Van'da Havalar Nasıl?

Deprem sonrası Van'da durum.

İkisi ciddi anlamda yıkıcı olmak üzere çok sayıda deprem ve onları izleyen binlerce artçı sarsıntı.

İlk sarsıntının etkisi ile hemen arabasına binip yollara düşenler, şehir, bölge değiştirenler ve binlerce sarsıntıya rağmen olduğu yerde kalanlar, gitmeyenler, gidemeyenler.

Gittikleri o uzak kentlerde internetten okudukları her artçı ile sarsılanlar; Van’da kaldığı halde internet erişimi olmayan ve artçı sarsıntıları kanıksamış olanlar.

En ufak bir sarsıntıda bildiklerini unutanlar, kalp atışlarının etkisini deprem sarsıntısı gibi yaşayanlar, psikolojileri hafif orta ve ağır hasarlı olanlar, ciddi anlamda yıkıma uğrayanlar.

Reklam
Reklam

Depremi gazetelerde ve radyo televizyon haberlerinde görenler ve yaşayanlar.

Depremden ve sonuçlarından onu yaşayarak ya da yaşamadan etkilenenler.

Deprem sürecinde meydana gelen krizleri yönetme durumundaki yetkililer, doğru ve yanlış yönetimlerin pozitif ve negatif sonuçları.

Çadır ve konteynır kuyruklarında yıprananlar, bilenenler; güç kaybedenler, güçlenenler.

Hasar tespit sonuçlarını beğenenler, beğenmeyenler. İtiraz edip de bin pişman olanlar, mutlu olanlar.

*

Van’da havalar düzeliyor gibi gözüküyor. Çarşı pazar faaliyete geçmiş, insan kalabalıkları yeniden Cumhuriyet Caddesinde dolaşıyor.

Orta ve ağır hasarlı olarak mimlenen apartmanlar bütün yalnızlıkları, zavallılıkları ve deprem izleriyle kentin merkezinde boş olarak bekliyorlar.

Hafif hasarlı olarak ilan edilen evlerde hummalı bir onarım faaliyeti var. İnsanlar evlerine taşınmaya başlamışlar. Tek katlı ve hasarsız evler çoktan kullanıma açılmış.

TOKİ inşaatlarında yoğun bir çalışma var. Hükümetin söz verdiği yeni konutlar hızla yükseliyor. Erciş’te, benim bulunduğum Karataş’lar mevkiindeki bölgenin dört tarafında inşaat çalışmaları olanca hızıyla sürüyor.

Reklam
Reklam

“Evime ağır hasar versinler TOKİ’ye yazılayım” diye çırpınanlar da var resimde, “benim evimde bir şey yok, yeniden incelensin orta ya da ağır hasar yanlış bir karar” diye kapıları aşındıranlar, yetkilileri yoranlar da.

Van’ın o güzel baharlarından biri çoktan geldi. Şamranaltı, Şabaniye, Bostaniçi, Edremit taraflarındaki bahçeler, ağaçlar çoktan yeşillendi.

Bu yıl öncekilerden farklı olarak insanlar aynı hızla yeşillenemedi. Konteynırlarda, Mevlana Evlerinde, derme çatma yerlerde yaşayanlar, konteynır sırasına yazılıp da alamayanlar, başka şehirlerdeki kamu kuruluşlarına yerleştirilmiş olup da orta ya da ağır hasarlı evlerine dönemeyenler henüz baharın etkisini tam olarak anlayamadı.

Hiç biri yarım dakikadan fazla olmayan depremler ve artçıları bölgeyi ve insanları çok ciddi şekilde etkiledi ve etkilemeyi sürdürüyor.

Yetkililerin ulaşıp çözebildikleri çok sayıda sorunun yanında farkında bile olmadıkları sorunlar da var.

Van’da havalar depremin etkisini üzerinden atıp işine gücüne dönenler için iyi. Kendileri sağlam ve sağlıklı ortamlarda yaşama şansı bulan yetkililer için de iyi.

Reklam
Reklam

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin hiçbir döneminde rastlanmamış oranda ülkenin dört tarafındaki devlet misafirhanelerine yerleştirilmiş afetzedelerin durumu ise bir anlamda ortada. Onlar bir yandan kendilerine bu olanakları sağlayan devletimize sonsuz şükranlarını sunarken, beş vakit namazlarında dualar ederken diğer yandan yakında sona erecek misafirlikleri sonrası kendilerini Van’da bekleyen belirsizlikler için endişeli durumdalar. Van’da artık oturacak bir evleri yok. Çoğunun evleri ya yıkılacak ya da bürokrasi aşılabilir, para sağlanabilirse, site yönetimleri herkesi aynı noktada buluşturabilirse güçlendirilecek. Onları bekleyen önceden hazırlanmış konteynırlar ya da başkaca barınaklar da yok. Ufukta bu anlamda bir çalışma var mı, bilmiyorlar. Bu sorunlarının bir an önce çözülmesini sağlayacak açıklamayı dikkatle bekliyorlar.

Orta hasarlı bina sahipleri kimi yetkililerin “orta hasarlıların tümü yıkılacak” şeklindeki açıklamalarını farklı duygularla içselleştiriyorlar. Bir kısmı endişe ile bekliyor, bir kısmı isyan ediyor, bir kısmı da anlamaya çalışıyor.

Reklam
Reklam

Evlerinin hasar tespiti sonuçlarının yanlış olduğunu düşünenler ilk günlerde binlerce dilekçe ile Van AFAD dairesini doldurdular. AFAD’ın “prosedür gereği bundan sonraki başvuru mercii mahkemelerdir, biz hiçbir şey yapamayız” tarzı cevabı ile karşılaşan ve mahkeme yolunu bilmeyen, beceremeyen vatandaşlar tatmin olmadan, öfke ve acı ile geri döndüler. Onların bir kısmının hesabı bu dünyada görülemeyecek hale geldi.

Bu yazıyı okuyanların bir kısmı “mahkeme yolunu bilmeyen” ifadesine dudak kıvırabilirler ama ne yazık ki ülkemizde ve bölgemizde o insanlardan öyle çok var ki.

Tabii bir de deprem anlarının bebekten yaşlıya insanlar üzerinde bıraktığı türlü izler, etkiler var ki onları doğru dürüst incelemeye kalktığımızda ciltler dolusu bir içerikle karşı karşıya olduğumuzu anlarız.

Van zor bir dönemeçten geçiyor. Görünen kırıkların, zorlanmaların yanında görünmeyenleri de var.

Mevsim bahar. Yağmurlar yağıyor, ortalık yeşilleniyor. Akdamar Adasındaki bademlerin çiçek açma vaktidir.

İnsanlarımızın bir bölümü böylesi büyük bir afetten canlarını kurtarmış olmalarının mutluluğunu tam yaşayamadılar. Büyük bir şehrin üzerine düşen karanlığı gidermeye çalışanların, bunun için yer yer canla başla gece gündüz emek verenlerin ulaşamadığı noktalarda yalnız, umarsız kalanlar da oldu, yardım malzemelerini ve hizmetlerini kapışanlarla mücadele edemeyip açıkta kalanlar da.

Reklam
Reklam

Mevsim bahar, Van Depremi’nin yarası henüz açık ve kimi yerlerden mikrop kapıyor.

Umarım ve dilerim ki gelecek bahar durumlar çok daha iyi, umutlar çok daha fazla olur.

Umarım ve dilerim ki yetkililer şimdiye kadar fark edemedikleri eksikleri de görür giderirler varsa eğer yanlışları da düzeltirler. Bunu onur, gurur meselesi etmez, hep yaptıkları gibi fakir fukaranın yanında dimdik dururlar.

Doğu Anadolu’nun vaktiyle turistlerle dolup taşan bu güzide kenti, bu tarihi bölgesi tez zamanda eski coşkusuna, mutluluğuna kavuşur.

Umarım ve dilerim ki, sevgi, barış, kardeşlik içinde insanlar hem Van’ı, hem de Türkiye’yi büyütmek için el ele verip kırılanları onarır, yıkılanları inşa ederler. Bu büyük felaket sürecinde kendilerine Türkiye’mizin dört tarafından kucak açan, dua eden, yardım malzemeleri gönderen insanların yüreklerindeki aydınlığı alkışlar, günü geldiğinde de vefa borçlarını öderler.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz