PKK’nın Van bölgesinde 100-125 kişilik silahlı grubunun bulunduğu saptandı
Özellikle Van depreminden sonraki süreçte devletin kent ve çevresine yatırım yapmasına paralel olarak bölgede artan PKK eylemlerine yönelik araştırma yapan istihbarat birimleri önemli bir bilgiye ulaştı. İstihbarat birimleri, PKK yönetiminin talimatıyla daha önce sözde Hakkâri bölgesine bağlı olarak faaliyet yürüten Van bölgesinin, Hakkâri’den ayrılarak özerk bir sözde eyalet olarak tanımlandığını tespit etti. Bir süredir Hakkâri ile Van bölgesini içine alan ve sözde ‘Zagros’ eyaleti olarak adlandırılan bölgedeki sınır hattında yaşanan gelişmeleri yakından takip eden istihbarat birimleri, yeni yapılanmanın ipuçlarına ulaştı.
Sorumlusu Mehmet Guyi
Gerek yapılan tespitler, gerekse yakalanan ve teslim olan PKK’lıların ifadelerini değerlendiren istihbarat birimleri, örgütte söz sahibi olan Sofi Nureddin kod adlı Nureddin Muhammed El Halef ile Dr. Bahoz Erdal kod adlı Fehman Hüseyin’in talimatları sonrasında, Van kırsalına silahlı grupların kaydırılmaya başlandığını belirledi. Devam eden çalışmalar çerçevesinde, örgüt yönetimin daha önce Kandil’de faaliyet gösteren Mehmet Guyi kod adlı PKK’lıyı Van eyaleti sorumlusu olarak görevlendirildiği belirlendi.
Fehman Hüseyin’in kontrolünde
PKK’nın örgüt kadrolarına talimatların gönderilmesinde yararlandığı saha telsiz sisteminde Mehmet Guyi’nin sözde eyalet sorumlularının kullandığı telsiz çevrim kodunu kullandığı ortaya çıkarıldı. Yapılan çalışmalarda, örgüt yönetiminin, 2011 kışında Hakkâri bölgesinden bağımsız olarak Van’da sözde yeni eyalet kurulması kararı aldığı ve uygulamaya koyduğu anlaşıldı.
Van eyaleti, Zağros ve Hakurk eyaletiyle birlikte doğrudan Zagros Saha Komutanı Suriyeli Fehman Hüseyin’in kontrolüne girdi. Zagros eyaletinin sorumluluğunu Reşit Dostum kod adlı Can Gürhan, Hakurk eyaletinin sorumluluğunu ise Zeki Şengali kod adlı PKK’lı yürütüyor. Halen Van ve çevresinde 100-125 silahlı örgüt militanının bulunduğu tespit edilirken, söz konusu kuvvetin örgütün, Türkiye-İran sınırının hemen karşısında İran topraklarında yeralan Kelereş kampından gönderildiği belirlendi. Elde edilen bilgiler devletin üst kademesine özel raporlarla iletildi.