Varis hastalığı, kronik süreçli bir hastalıktır. Başlangıç ve erken dönem belirtileri çok ciddi olmamakla birlikte, dikkat edilmez ve uygun tedavilerle ilerleyişi durdurulmaz ise bacaklarda yara açılması ve hatta bacakların kesilmesine dek ilerleyebilecek önemli sonuçlara neden olabiliyor.
Toplardamarlardaki genişlemeler ve kapakçık bozuklukları gibi yapısal sorunların yanında bu sorunlara bağlı toplardamar akım problemleri ile karakterize varis hastalığında tedavi, mevcut fiziki muayene bulguları ve doppler ultrasonografideki damar akım, yapı özellikleri kadar hastanın şikayetine göre de şekillendirilmelidir.
İlaç ve çorap tedavisi hastalığın seyrini yavaşlatıp durdurabilen ve şikayetlerin ortadan kaldırılmasını sağlayabilen bir yöntem olmakla birlikte, varis çorabı kullanımının getirdiği zorluklar ve kullanılan ilaçların kısıtlı etkileri nedeni ile özellikle ileri dönem varislerde sonuçlar pek yüz güldürücü olmamaktadır.
20 yıl öncesinde sıklıkla kullanılmakta olan klasik cerrahi yöntemler, günümüzde oldukça seyrek uygulanmakta olsa da gerekli olduğunda kullanılabilmektedir. Lazer, radyofrekans ile ablasyon yöntemleri, yapıştırıcı uygulamaları ise günümüzde varis tedavisinde sıklıkla kullanılmakta olan, yan etki profili düşük ve orta-uzun dönem sonuçları oldukça iyi olan tedavi yöntemleridir.
Dr. Cem Arıtürk, tüm bu tedavi yöntemlerinin yanında varis oluşumunu önlemek ve varis hastalarında ilerlemeyi durdurmak/yavaşlatmak için şu 7 yöntemi öneriyor:
Aerobik egzersizler: Koşu, yürüyüş, bisiklete binme ve yüzme gibi bacak kaslarını sürekli çalışmasını sağlayan sporlar, bacaklardaki kanın kalbe doğru akışını hızlandıracağı için faydalıdır.
Topuklu ve babet ayakkabılardan uzak durmak: Topuklu ve babet ayakkabı ile yürürken bacak kasları tam olarak kullanılamayacağı için, bacak bölgesindeki toplardamarların kaslar tarafından yeterince sağılamaması söz konusu olacak ve bu bölgede toplardamar akımı yavaşlayacaktır. Bu nedenle uzun süreli ve sürekli topuklu/babet ayakkabı giyilmesi varis oluşumunu hızlandırır.
Dinlendirici varis çorapları: Özellikle masa başı çalışanlar, hostes, öğretmen gibi sürekli ayakta, sabit çalışanlar için gün içinde dinlendirici (profilaktik) varis çorabı kullanımı bacaklarda toplardamarlarda kan göllenmesini engellemek ve uzun dönemde varis oluşumunu önlemek açısından faydalıdır.
Kan akımını bozabilecek kıyafetlerden uzak durmak: Beli sıkı pantolonlar, çok sıkı taytlar ve korseler karın içi basıncı arttırıp, bacakta zaten pasif olarak gerçekleşmekte olan toplardamar akımının önünde artı bir engel oluşturacağı için varis gelişimini kolaylaştırabilirler.
Çeşitli bitkisel ilaçlar: Bitkisel ilaçlar tek başına varis tedavisinde etkili değildir. Ancak uygun medikal tedavinin yanında damar düzenleyici özellikleri kanıtlanmış bazı bitkisel ilaçlar hastalığın seyrini yavaşlatmak veya şikayetleri hafifletmek için faydalı olabilmektedir. At kestanesi özütü, üzüm çekirdeği ekstraktı, gingko biloba ve tavşan kirazı bu özellikleri ile bilinen bitkiler arasındadır. Ancak bu tedavi yöntemine başvurmadan önce mutlaka bir damar cerrahına muayene olmanız gerekmektedir.
Kilo vermek: Şişmanlık, karın içi yağ miktarının artışına ve dolayısı ile karın içi basıncın artmasına sebep olacaktır. Artan karın içi basınç da bacaklardaki toplardamar akımının bozulmasına neden olabilmektedir. Bununla birlikte şişmanlık, hareketsiz bir yaşama da sebep olabileceğinden varis hastalığının oluşum ve gelişimi açısından önemli bir risk faktörüdür. Fazla kiloların verilmesi ise varis oluşum ve gelişimini önlemede en önemli adımlardandır.