Dicle Üniversitesi’nde akademisyen bir babanın ve emekli bir annenin iki çocuğundan biriydi Görkem Emre Öz. 3 Ocak 2008 tarihinde PKK terörörgütünün bomba yüklü araçla askeri servis aracını hedef aldığı saldırıda terör mağduru oldu. Şu anda 27 yaşında olan Görkem Emre Öz, saldırının düzenlendiği gün Diyarbakır Fen Lisesi son sınıf öğrencisi olarak üniversite sınavına hazırlanmak için devam ettiği dershaneye gitti. Üç arkadaşıyla dershane önünde sabah grubunun çıkışını bekliyordu. Öz, bugün yıl dönümü olan terör saldırısına ilişkin şunları anlattı:
PATLAMA ANINI ANLATTI
“Normal bir gündü aslında. Okuldan çıkıp dershaneye etüde gitmiştik. Kantinde oturuyorduk. Kantin çok kalabalık olunca biz de ‘Dışarı çıkalım, hava alalım’ diye düşündük. Saat 16.50 civarıydı. 4 arkadaş dışarı çıktık. Dersteki öğrenciler 5 dakika sonra dağılacaktı. Malum patlama gerçekleşti. Sonra boş bir arazi vardı dershanenin önünde, 1-2 dakika sonra kendimizi orada bulduk. 1-2 dakika kadar bilinç kaybı yaşadım. Çok değişikti. Çok sıcaktı hava, patlamanın etkisiyle. Bir patlama daha olacak diye çekinip, arkadaşlarımdan beni geri çekmesini rica ettim. Hemen ambulanslar geldi. Daha sonra hastanelere dağıldık.”
Görkem Emre Öz’ün iki bacağı kırılmış ve dalağı da parçalanmıştı. Öz, 1 ayı hastanede olmak üzere 3-4 ay yatarak tedavi gördü. Bacaklarına platin takıldı ve dalağı da alındı. Öz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ne olduğunu anlayamadım. Kaldırımda arkadaşlarla sohbet ederken bir anda başka bir dünyaya geçiyorsunuz. Ben önce devlet hastanesine, sonra Dicle Üniversitesi’ne sevk edildim. İki bacağım kırıktı, dalağıma şarapnel girmişti.”
EVDE ÇALIŞTI ÜNİVERSİTEYİ KAZANDI
Görkem Emre Öz’ün hayali doktor olmaktı. Çok küçük bir adım kalmışken bu hayalinden vazgeçemezdi. Okula ve dershaneye gidemedi ancak evde derslerine çalışmayı sürdürdü. Saldırıdan birkaç ay sonra girdiği üniversite sınavında 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesini kazandı: “Geçmişe dönemiyorsunuz, bir şeyi değiştiremiyorsunuz. Önünüze bakmanız gerekiyor. Biraz da inanç gerekiyor. 3 Ocak’tan sonra çalışmaya başlamadım. Daha önce de bir emek verdiğim için o emeğin de boşa gitmemesi gerekiyordu. Şartlar zordu. Sağlık olarak ağrı, sızı, psikolojik olarak değişik duygular içinde oluyorsunuz ama bir şekilde hayatın da devam ettiğinin farkındasın. Dolayısıyla elimden geleni yapmaya çalıştım.”
SALDIRININ İZLERİNİ VÜCUDUNDA TAŞIYOR
Üniversitede kendi tercihiyle bir yıl hazırlık okuduğunu söyleyen Öz, "O yaşadıklarımızdan sonra biraz gezmek istedim. İzmir’de de çok mutluydum. Saldırıdan yaklaşık 10 ay sonra yeniden yürümeye başladım. Hâlâ zaman zaman ağrı oluyor. Zaten olayın izlerini her zaman vücudumda taşıyacağım. Bacaklarımda platin var. Şarapnel parçaları da hâlâ duruyor" dedi.
NİŞANLISI VAR, EVLİLİK PLANLIYOR
Görkem Emre Öz, mezun oldu ve hayali olan doktorluk mesleğine kavuştu. Mecburi hizmetini de tamamlayan Öz, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı’nda uzmanlık eğitimine devam ediyor. Öz, saldırının üzerinden 10 yıl geçmemiş gibi hissettiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Aslında hiç yaşanmadığını da düşünüyorum ama canınız ne zaman bir şeye sıkılsa, daha kötüsünü gördüğünüz için hayata tutunma açısından motive ediyor. Kayıplarımız var. Onları andıkça üzülüyoruz, unutmamaya, unutturmamaya çalışıyoruz. Kendimize dersler çıkarıyoruz. Şimdi nişanlım var. Bir evlilik planı yapıyorum. İleride güzel bir yuva kurmayı düşünüyorum. Bir mağduru olarak, bu ülkede terörün tamamen yok olmasını istiyorum."
OLAYIN GEÇMİŞİ?
Diyarbakır'da 3 Ocak 2008 tarihinde bomba yüklü aracın, askeri servis aracının geçişi sırasında patlatılması sonucu dershane öğrencileri Eren Şahin Eronat, Salih Ekinci, Melek İpek, Rıdvan Sürer, Ferhat Mutlu, Engin Taşkın ile öğrenci velisi Cengiz Kaya hayatını kaybetmiş, 66 kişi de yaralanmıştı.
Patlamada öğrencilerin ölmesi üzerine terör örgütü PKK, saldırıyı önce üstlenmemiş ancak olayın faili terörist yakalandıktan sonra örgüt üstlenmek zorunda kalmıştı. Bombalı saldırının bir numaralı faili olan PKK'lı Erdal Polat 9 kez ağırlaştırılmış müebbet ve toplam 75 yıl hapis cezasına çarptırılmış, 5 sanık yardım ve yataklık etmekten 6 yıl 3'er ay hapis cezasına mahkûm olmuştu.