Savaş'ın partiye katılımı nedeniyle düzenlenen törende konuşan Başbakan Ecevit, Savaş'ın Yargıtay Başsavcılığı görevini büyük başarı ve saygınlıkla yürüttüğünü belirterek, kendisini DSP'de görmekten özel bir mutluluk duyduğunu söyledi. Ecevit, 'ulusal sol' kavramını gündeme getirdikleri bir dönemde Savaş'ın bunu takdirle karşıladığını ve DSP'ye katılmayı tercih ettiğini ifade etti.
Savaş ise konuşmasında, "Son iki yılda beni en çok rahatsız eden şey dış güçlerin ekonomimizi ve siyasetimizi dizayn etme çabalarıydı. Özellikle bu siyaseti dizayn etme çabalarında büyük mesafe aldılar. Atatürk'ün partisi dahi tanınmaz hale geldi" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin ulusal bir çağrayı ihtiyacı olduğunu hep düşündüğünü kaydeden Savaş, bu çağrının Başbakan Ecevit'ten geldiğini söyledi. Savaş, bu kararının, hayatında verdiği en güzel kararlardan biri olduğunu ifade etti.
Başbakan Ecevit de milletvekili adaylığı kaydını bugün yaptığını belirterek Savaş'la birlikte kayıt formunu imzaladı.
Basın mensuplarının sorularını da cevaplayan Başbakan Ecevit, örtülü ödenek konusunda yaşanan tartışmalar hatırlatılarak, 'bir usülsüz kullanım mı sözkonusu?' sorusunun yöneltilmesi üzerine, "Ortada fol yok yumurta yok. Nedense bir gazete bu konuyu gereksiz bir şekilde gündeme getirdi. Bu da bir merak ve huzursuzluk meydana getirdi. Ama artık ciddiyeti olmayan bu konu kapanmış sayılabilir. Örtülü ödenek konusunda eski arkadaşlarımızı da ilgilendiren herhangi bir olumsuzluk olmadı. Onun için ben bu konunun kamuoyunda yer tutatacak bir tarafı olmadığı kanısındayım" değerlendirmesinde bulundu. Ecevit, 'Örtülü ödenek belgelerinin Başbakanlık'tan çıkmasına ilişkin hukuksal sonuç doğuran bir durum var, bu konuda harekete geçecek misiniz?' sorusuna, "Ben bu konuya karışmak istemiyorum. Sayın Özkan kendisi yanıtlarını kendi anlayışına göre açıklıyor. Bunlara birşey eklemeyi doğru bulmuyorum" karşılığını verdi.
Ecevit, Kuzey Irak'la ilgili olarak son günlerde Kürt liderlerin yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine, "Bu açıklamalar özellikle Barzani'den geliyor. Tabi ciddiye alınacak tarafı yok ama kayıtsız da kalamayız. Bu gruplara, özellikle Barzani'nin başında bulunduğu gruba gereken yanıtları elbette vereceğiz. Ama ortalığı karıştırmadan, bölgemizde bir siyasal harekata yol açılmadan. O bölgede huzuru ve sükunu gerçekleştirebileceğimize inanıyorum. Barzani'nin ifadeleri tabi son derece de çirkin, yakışıksızdır. Kuzey Irak'taki Kürtler yıllardan beri Türkiye'nin gölgesi altında huzur içinde yaşıyorlar." dedi. Ecevit, ABD Başkanı Bush ile İngiltere Başbakanı Blair'in Irak konusuna ilişkin yaptıkları zirveye ve Irak konusunda yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmelerinin sorulması üzerine, bugünkü ABD yönetiminin bu konuda henüz bir açıklığa ulaşamadığını, bu konuda yönetim içinde farklı görüşlerin hakim olduğunu belirterek, Türkiye'nin çok dikkatli davrandığını, ABD ile bir çelişkiye girmeyi istemediklerini ancak bölgede bir savaş da istemediklerini söyledi.
Ecevit, Baykal'ın DSP ve YTP'ye yönelik çağrılarının hatırlatılması üzerine, "Aslında bize bir çağrıda bulunmuyor. Partinizin kapısını kapatıp bize katılın anlamına gelen ifadelerde bulunuyor ve benim de siyasi hayatımın CHP çatısı altında sona ermesinin uygun olacağını ifade ediyor. Yani samimiyetten çok uzak. Hatta biraz yakışıksız üslupta yapılmış bir çağrı. Ciddiye alınacak bir tarafı da yok" diye konuştu.
Ecevit, Recep Tayyip Erdoğan hakkında Diyarbakır 4 nolu DGM'nin verdiği sicil kaydının silinmesine ilişkin kararın değerlendirmesinin sorulması üzerine, "Tabi bu bir hukuksal sorun. Biz hukukun kararlarına her zaman saygılı olduk. Dini anlayışları bakımından tehlikeli bulduğumuz çevrelerle ilgili hukuka sahip çıktık. Onun için fazla birşey söylemek istemiyorum. Önemli olan önümüzdeki seçimlerde vatandaşlarımızın, özellikle Atatürkçü vatandaşların bölücülüğe ve din istismarcılırana oy vermemelerini bekliyoruz" değerlendirmesinde bulundu. Vural Savaş ise bu kararın itiraz üzerine verilen bir karar olması sebebiyle CMUK'a göre kesin olduğunu ancak 312'yi ilgilendirdiği için silinen sicil kayıtlarının bile Yüksek Seçim Kurulu'na bilgi olarak sunulması gerektiğini söyledi. Savaş bu konuda takdirin YSK'ya ait olduğunu ve sırf evrak üzerinde verildiği için prosedür gereği kaydın silinmesi için 5 yıl sürenin geçmesi gerektiğini ifade etti. Savaş, "Son kararı YSK verecek. YSK'nın verdiği kararlar da kesin olduğu için hepimiz saygı duymak zorundayız" dedi.
Savaş, 'Özellikle son iki yılda dış güçlerin Türk ekonomisini ve Türk siyasetini dizayn etmeye çalıştığını söylediniz. Bu sözlerin muhatabı Kemal Derviş ve uygulanan IMF programı mı, eğer öyleyse programı uygulayan programın başında Başbakan Ecevit var, Derviş'i de Türkiye'ye davet eden Ecevit. Siz şimdi DSP'ye katıldınız, bu sözlerinizi biraz açar mısınız?' sorusu üzerine kendisinin, parti disiplininin önemine inandığını, şimdiye kadar DSP'nin oluşturduğu politikalara kendisinin hiçbir katkısının olmadığını söyledi. Bundan sonra yapacağı işin, sorulduğunda fikrini söylemek, milletvekili olursa seçildiği bölgede çalışmak olacağını kaydeden Savaş, "Ama bu konuda şunu söyleyeyim. Kemal Derviş'in hangi şartlarda getirildiği veya gönderildiği yönünde pek çok iddia var. Fakat Kemal Derviş DSP'ye girseydi ben DSP'ye girmezdim" diye konuştu.