Wolfgang Beltracchi; Yetenek mi, Ressam mı, Dolandırıcı mı?

Wolfgang Beltracchi ismini henüz duymamış olabilirsiniz, ama Beltracchi sanat dünyasını alt üst eden bir isim.

Kendisi en ünlü, en prestijli sanat galerilerine sızdı, müzelerin güvenlik duvarını alt üst etti, milyonlarca dolarlık vurgunlar yaptı. Ve bunları sadece fırçasıyla başardı.

Beltracchi ünlü ressamların ‘’yeteneklerini’’ kopyalama yeteneğine sahip. Üstelik bunu hiçbir ön hazırlık yapmadan, ressamların yaptıkları tablolara bakarak başarabiliyor.

Ölü ressamların ruhlarıyla konuştuğunu iddia eden ressam öyle yetenekli ki, galeri uzmanlarını, müzeleri ve sanat severleri yaklaşık kırk yıl boyunca kolaylıkla kandırabilmiş.

Reklam
Reklam

Beltracchi ünlü ressamların yapmış olduğu tabloları kopyalamıyor, onlara ait olduğunu iddia ettiği yepyeni tablolar yapıyor ve bunları müzayedelerde, sergilerde milyonlarca dolara satıyor.

Öncelikle eski tuvaller ve kağıtlar toplayan ressam, eğer taklit edeceği ressam solaksa, sol eliyle yapıyor resimlerini; ressam üç günde bitirdiyse o da üç günde bitiriyor. Bu özellikleri ve mükemmel kopyalama yeteneğiyle Beltracchi belki de gelmiş geçmiş en ilginç taklitçi olarak sanat tarihindeki yerini alıyor.

Asıl adı Wolfgang Fischer. 1992 yılında Wolfgang eşi Helene Beltracchi ile tanışır ve bir yıl sonra evlendiklerinde eşinin soyadını alır. İkili hem karı koca, hem de suç ortağı olurlar.

Sanat camiasına Helene’nin dedelerinden kalma dev bir resim koleksiyonuna sahip olduğunu açıklayan çiftin tabloları oldukça büyük ilgi görür.

Öyle ki, Max Ernst’e ait olduğu sanılan bir tablo aylarca Metropolitan Sanat Müzesinde sergilenir. En büyük dolandırıcılığı olarak ise Heinrich Campendonk’un ‘Landscape With Horses’’ tablosunu 700 bin euroya satması gösterilir.

Reklam
Reklam

Asıl gerçek 2008 yılında bir galeriye gelen şüpheli arama ile ortaya çıkacaktır. Bir müşteri iki yıl evvel yine sözde Heinrich Campendonk’a ait bir eser olan ‘’Rotes Bild mit Pferden’’ tablosunu satın almıştır. Üstelik, bu tablo o güne kadar satılan en pahalı Campendonk tablosudur.

Tablo ile ilgili şüpheleri üzerine galeri yetkilileri tabloyu tekrar inceler ve Titan Beyazı adı verilen bir pigmente rastlarlar. Oysa Titan Beyazı tablonun ait olduğu 1914 yılında henüz kullanılmamaktadır. Yani Beltracchi’yi kullandığı boya ele verir.

2010 yılında yakalandıklarında çift, resmi tutanaklara göre yaklaşık kırk yıl içerisinde ‘’ünlü ressamlara ait’’ 48 tablo satmıştır. Wolfgang öyle kurnazdır ki, karısı Helene’ye makyaj yaparak tabloların önünde Helene’nin büyük annesine ait olduğunu iddia ettiği fotoğraflar çeker ve bunları kanıt olarak kullanır. Ancak ceza almaktan kurtulamazlar. Wolfgang 6, karısı Helene 4 yıl hapis cezasına çarptırılır.

Hapisten çıktıktan sonra Wolfgang Beltracchi hem ilginç bir dolandırıcı, hem de inanılmaz bir yetenek olarak şöhrete kavuşur. Yapmış olduğu tablolar kendi imzasıyla satılmaya başlar, televizyonlar, dergiler onunla röportaj yapmak için sıraya girer. Hem karısı Helene, hem de Wolfgang hikayelerini anlatan kitaplar yazarlar.

Reklam
Reklam

‘’Biz Bonnie ve Clyde gibiydik’’ der Beltracchi, ‘’silahsız, sadece kalemlere sahip olan.’’

Wolfgang Beltracchi kendisini "Dünyada tabloları en çok sergilenen ressam’’ olarak tanımlıyor. Bir bakıma, hiç de haksız sayılmaz.