Yalçındağ: "Realist olmamız lazım"

ANKARA (İHA) - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, hükümetin krize karşı önlem paketi almada geç kaldığını belirterek, "Çok daha önce yapılabilirdi. Daha fazla gecikmeden, bir an önce yapalım" dedi.

TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Sheraton Otel'de düzenlenen 6. ETR Ödülleri ve Kongresi'nde verilen arada gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Moodys Yatırım Bankası'nın Türkiye'nin IMF ile anlaşmaması durumunda durgunluğa gireceği şeklindeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Yalçındağ, bu krizde iki önemli unsurun bulunduğunu, bunlardan birisinin likidite, diğerinin ise güven unsuru olduğunu söyledi. Likiditeyi bütün dünyada sağlayabilmek için bazı önlemler alınması gerektiğini belirten Yalçındağ, bunu uzun süredir söylediklerini, hükümetin bir hazırlık içinde olmasının da sevindirici olduğunu ifade etti. IMF ile bir köprü kredisi sağlayarak anlaşma yapmanın da onlardan birisi olduğunu dile getiren Yalçındağ, "Dünyada likidite bu kadar daralmışken, IMF ile yapılabilecek bir anlaşmanın tabii ki Türkiye için büyük bir faydası vardır. Onun dışında da likiditeyle ilgili mevduat güvencesi dedik. Orada bazı endişeler var sanıyorum. Faiz yarışı gibi. BDDK gibi bazı kurumlar bunu düzenleyebilir,

Reklam
Reklam

önleyebilir diye düşünüyorum. Merkez Bankası'nda da kredilerle ilgili olarak bir açılım var. Hükümet de bunu düşünüyor. Bankaların, Merkez Bankası'nda özellikle döviz kredileriyle ilgili ayırdığı karşılığı düşürmesi, yine finans piyasasını canlandırıp likidite akışkanlığını sağlayacak bir şeydir. Sanıyorsam orada da bir adım atılıyor. Tüm bunlar bir paket içinde piyasadaki likiditeyi rahatlatacak önlemler. Bunun faydası ne olacak? Finans sektörü daha fazla rahatlayacak. Ama reel sektöre olan kredi
alışverişi daha rahat bir seyre girecek" dedi.

Yalçındağ, likidite daralması ve sıkışıklığını önlemenin en önemli unsurlarından birinin güven ortamı olduğunu belirterek, "Reel sektörde firmalar, kar zarardan çok likit daralması ve sıkışıklığından batarlar. Bunu önlemek içinde bazı ufak tefek tedbirler alınabilir. Vergilerin belli bir süreye yayılması gibi. Ama tüm bunların ötesinde bir önemli unsur daha var. O da güven unsurudur. Tüketici, üretici, finans sektörü hep beraber aynı gemide olduğumuzu bilmeliyiz. Ve ne olursa olsun güvenimizi
kaybetmememiz lazım. Burada ekonomi yönetimine önemli görevler düşüyor. Aramızda büyük fikir ayrılıkları yok. Aynı şeyleri söylüyoruz. Bu konuşulan ve üzerinde durulan mutabakata varılmış önlemlerin böyle parça parça değil, bir bütün halinde, çünkü etkisi daha fazla olacaktır, bir plan dahilinde yürürlüğe konmasıdır. Bunu yaptığınız takdirde, o zaman piyasalarda biraz daha güven oluşacak. İç tüketimimizi biraz canlı tutmak çok önemli olacak. Sokağa çıkıp hara harcamazsak, malı alacağımız firma mal satamayacağı için üretimi düşecektir. Firmalar üretimi düşürünce, bu sefer işten çıkarmalar artacak, tüketim daha da azalacak ve böyle bir kısır döngü olacak. Onun için spekülasyon yapmamamız lazım. Realist olmamız lazım. Pembe tablolar da çizemeyiz. Bütün dünyanın yaşadığı ortada. Hep beraber soğukkanlılıkla tedbirleri geciktirmeden bu yolda devam etmeliyiz" ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

KDV'lerin indirilmesine ilişkin bir soruya ise Yalçındağ, KDV'nin indirilmesinin kesinlikle tüketimi arttırıcı bir işlevi olacağını söyledi. Hükümetin önlemler konusunda geç kalıp kalmadığının sorulması üzerine ise Yalçındağ, "Gecikildi tabii ki. Çok daha önce yapılabilirdi. Daha fazla gecikmeden, bir an önce yapalım" cevabını verdi. Başbakan Erdoğan'ın 'krizde tepe noktasına ulaşıldı, inişe geçiyoruz' açıklamalarının hatırlatılması üzerine Yalçındağ şunları kaydetti:

"Krizin tepe noktası, eğer bu bir temenniyse bütün kalbimle katılıyorum, ümit ediyorum tepe noktasını bulmuştur. Ama bu bir öngörü ya da görüşse katılmakta tereddüt ederim. Çünkü çok iddialı bir açıklama. Belki finans sektöründe böyle büyük dalgaları, o tatsız karamsar dalgaları yaşamayabiliriz artık. Bunun reel sektöre yansıması, büyümenin düşmesi, istihdam kaybının yaşanması olabilir. Ben bunu söylemem. Çok iddialı olur. Tepe noktasını geçtik diye bir öngörüde bulunamam. Temenniyse tüm kalbimle katılırım."

Başbakan Erdoğan'ın paket konusunda kendisine bir daveti olup olmadığının sorulması üzerine de Yalçındağ, "Hayır. Başbakan'dan böyle bir davet yok. Ekonomi bakanlarıyla çeşitli toplantılar yaptık. Ama Başbakan'la olmadı" cevabını verdi.

Reklam
Reklam